İpek Yolu, Çin ve diğer uzak doğu ülkelerini Anadolu ve Akdeniz aracılığıyla Avrupa’ya bağlayan dünyaca ünlü bir ticaret yolları ağıdır. Bu yol sadece tüccarların değil aynı zamanda bilginlerin, askerlerin ve misyonerlerin de doğudan batıya, batıdan da doğuya ulaştığı bir yoldur. Dolayısıyla kadim ticaret ağında sadece egzotik malların alım satımı yapılmamış aynı zamanda eski uygarlıkları yeniden şekillendiren bilgi, teknoloji ve dini inanışlar da farklı medeniyetlere aktarılmıştır. Bu yolda binlerce yıl boyunca ticareti yapılan ürünler; dinler ve kültürlerin izlerini taşımakta ve olağanüstü bir tarihsel zenginlik sunmaktadır. Gelin İpek Yolu’nda en fazla ticareti yapılan 8 ürüne birlikte bakalım.
1. İpek
İpek, Batı dünyası için İpek Yolu üzerinde taşınan en sıra dışı ve değerli maddedir. Öyle ki bu madde ticaret yoluna ismini bile verdi. İlk kez M.Ö. 3000 gibi erken bir tarihte Çin’de üretilen ipeğin, oldukça fazla tüketicisi vardı. Tüccarlar ve diplomatlar ipeğe erişebilmek için binlerce kilometre yol katetti. Erken dönemlerde kervanların taşıma kapasitesi oldukça kısıtlıydı. Bu nedenle tüccarlar en değerli ve en hafif maddeyi ülkelerine götürmek istiyordu. İpek ise bu özelliklerin hepsine tam anlamıyla uyuyordu. Yüksek değerli ve düşük ağırlıklı bu ürün çok yönlü olduğu için birçok alanda kullanılabiliyordu. Bu nedenle ipek, tüccarların en fazla taşıdığı ürünlerden biri oldu.
2. At
Atlar ilk defa M.Ö. 3700 civarında Orta Asya bozkırlarında evcilleştirildi. Ardında Çin, Hindistan, İran ve Akdeniz ülkelerinde yaşayan göçebe kabileler atları evcilleştirmeye başladı. Tarım toplumları, atın ulaşımda kullanılabileceğini keşfettikten sonra at aranan bir ulaşım aracı haline geldi. At karşılığında ipek ticareti, İpek Yolu üzerindeki en önemli ve uzun süreli alışverişlerden biriydi. Çinli tüccarlar, Moğol bozkırlarından ve Tibet platosundan gelen iyi yetiştirilmiş atlar karşılığında ipekle ödeme yapıyordu. Buna karşılık göçebe toplumlar ise ipeği giysi yapımında kullanıyordu. Aynı zamanda ipekle ihtiyaç duydukları diğer ürünleri satın alabiliyorlardı.
3. Kağıt
M.S. 2. yüzyılda Çin’de icat edilen kağıt, Budizm’in yayılmasıyla birlikte tüm Asya topraklarında kullanılmaya başladı. 751 Talas Savaşı’nda Arap kuvvetleri Tang Hanedanlığı ile çatıştığında kağıt kullanımı İslam dünyasında da yaygınlık kazandı. Halife Harun el-Rashid’in Bağdat’ta bir kağıt fabrikası inşa etmesiyle 12. yüzyılda bu ürün Avrupa’ya ulaştı. İpek Yolu’ndaki tüccarlar, göçebe toprakları geçmek ya da geceyi bir kervansarayda geçirmek için pasaport işlevi gören kağıt belgeler taşıyordu. Ancak kağıdın en önemli işlevi; fikirleri, düşünceleri ve dinleri dünyanın geri kalan bölgesine aktarmasıydı. İpek Yolu’nun en önemli özeliklerinden biri, farklı kültürlerin bu bölgede etkileşime girmesi. Kağıt ise etkileşimleri yayan önemli bir kanal olarak hizmet ediyordu.
4. Baharatlar
Güney Asya’dan gelen baharatlar, Sri Lanka’dan gelen tarçın ve Çin’de üretilen Çin tarçını, Batı’nın en fazla imrendiği ticari ürünlerdi. Baharatlar sadece yemekleri muhafaza etmek için kullanılmıyordu. Aynı zamanda dini törenler ve ilaç yapımı için de oldukça değerliydi. İpek böceği canlı tutulabildiği takdirde dünyanın her yerinde ipek üretilebilirdi. Ancak baharatlar sadece çok özel ortamlarda yetişen bitkilerden elde edildi. Bu nedenle hepsi lüks tüketim kategorisinde olan baharatlar oldukça değerliydi.
5. Yeşim
İpek Yolu diye bir şey var olmadan yüzlerce yıl önce Çin, batı komşularıyla Yeşim Yolu adı verilen bir ağ üzerinde ticaret yapıyordu. Yüzyıllar boyunca mücevherat yapımında kullanılan bu değerli taş, Çin ritüel kültürünün merkezindeydi. Çinliler için yeşim taşı sağlık ve uzun ömrü temsil ediyordu. Çin’deki bu inanış zamanla dünyanın diğer bölgelerine yayıldı. Bu nedenle yeşim, İpek Yolu’nda en fazla ticareti yapılan ürünlerden biri oldu.
6. Züccaciye
İpek Yolu ticareti dediğimiz zaman Doğu’nun egzotik mallarının Batı’ya gittiğini varsayıyoruz. Ancak İpek Yolu’ndaki ticaret sadece Doğu’dan Batı’ya akmıyordu. Örneğin; Çin, Kore, Tayland ve Filipinler’deki mezar höyüklerinde kazı yapan arkeologlar, Asya seçkinlerinin mezarlarında Roma’da yapılan cam eşyalar buldular. Vazo, bardak, tabak gibi pek çok züccaciye ürünü, İpek Yolu aracılığıyla Avrupa ülkelerinden Asya ülkelerine gidiyordu.
7. Kürkler
Tayga, Sibirya’dan geçen ve Kuzey Amerika’dan Kanada’ya uzanan, yaprak dökmeyen ağaçların bulunduğu dünyanın en geniş ormanlık alanlarından biridir. İpek Yolu ticaretinin en canlı olduğu dönemlerde, Tayga ormanlarında tilki, samur, kunduz ve ermin postları toplayan cesur insanlar vardı. Bu insanlar, Doğu’nun seçkinlerine lüks paltolar ve şapkalar yaparak geçimini sağlardı. Kısa bir süre sonra Sibirya’nın meşhur kürkleri, Avrupa toplumlarında da lüks tüketim ürünleri arasına girdi. İpek ve baharat kadar ticareti yapılmasa da kürk statü sembolü olduğu için İpek Yolu’nun en değerli ürünlerinden biriydi.
8. Köleler
Köleleştirilmiş insanlar, ne kadar trajik olsa da İpek Yolu’nun en yaygın “ticaret malı”ydı. O dönem de tıpkı baharat, kürk ya da ipek gibi köleler alınıp satılıyordu. Ancak buradaki köle ticareti, hiçbir zaman Afrika’daki kadar ciddi boyutlara ulaşmadı.
Bu listemiz de ilginizi çekebilir:
Dünya Tarihini Şekillendiren 8 Antik Ticaret Yolu
Kaynak: 1