Bugün her şeye ulaşmak insanlık açısından çok kolay olabilir ancak insanlık tarihinin çok büyük bir bölümünde bu imkansıza yakındı. İnsanlık, bu zorlukları aşmak için sürekli gelişti ve bu gelişme serüveni boyunca birçok olay yaşadı. Yaşanan bu olaylar, insanlık açısından çok fazla etkiye sahip. İşte onlardan bazıları…
1. İnsanlık, 6 milyon yıl önce maymunlardan ayrıldı ve serüven başladı…
İnsanlık tarihinin en önemli noktalarından biri burada yaşandı. Hominini (İnsansılar) oymağında ikiye ayrılıp yoluna homo kolundan devam eden insanoğlu, birçok evrim sürecinin sonunda günümüzden 200.000 yıl önce Homo Sapiens, 50.000 yıl önce de Homo Sapiens Sapiens’e evrildi.
2. İki ayak üstünde durmaya başlamak, insanlık tarihi açısından bir dönüm noktası oldu.
Atalarımızın iskeletleri, milyonlarca yıl boyunca dört ayağı üstünde yürüyen ve görece küçük kafası olan bir canlıdan evrilmiştir. Dik bir pozisyona geçmek büyük bir zorluktu, özellikle de iskeletin çok geniş bir kafayı desteklemesi gerektiğinde. İnsanlık geniş görüş açısının ve becerikli ellerinin bedelini sırt ağrıları ve boyun tutulmalarıyla ödedi.
Kadınlar daha da fazlasını ödemek zorunda kaldı. Dik bir duruş daha dar kalçalar demekti ve bu da doğum kanalını daraltıyordu, üstelik aynı anda bebeklerin de beyni giderek büyüyordu. Doğumda ölüm, dişi insanlar için ciddi bir sorun haline geldi. Bebeklerin kafası ve beyni daha küçük olduğundan, erken doğum yapan kadınlar daha çok hayatta kaldılar ve daha çok çocuk sahibi oldular; doğal seçilim bu şekilde erken doğumlara hayatta kalma şansı verdi. Elbette böylelikle diğer hayvanlara kıyasla insanlar, pek çok hayati öneme sahip sistemleri henüz tam olarak gelişmemişken erken doğar hale geldiler. Bir tay doğumundan kısa süre sonra yürüyebilir, bir yavru kedi birkaç haftalıkken annesi yiyecek arayışı sırasında onu yalnız bırakabilir ancak insan bebekleri yıllar boyunca yardım, bakım, koruma ve eğitim için büyüklere muhtaçtır.
3. İnsanlık gelişti. Gelişti ama bu gelişme sürecinde tamamen yalnız değildi.
Köpekler hem avlanmak hem de savaşmak, ayrıca vahşi hayvanlara ve davetsiz misafirlere karşı da bir alarm sistemi olarak kullanılıyordu. Nesiller boyunca, iki tür
birbirleriyle daha iyi iletişim kuracak şekilde birlikte evrildi. İnsanların ihtiyaçlarına ve duygularına en çok dikkat eden hayvan olan köpekler, insanlar tarafından diğer
hayvanlara göre daha çok ilgi görüp beslendiler, bu yüzden de hayatta kalma şansları daha yüksekti. Eşzamanlı olarak köpekler de, insanları kendi ihtiyaçları için manipüle
etmeyi öğrendiler. 15 bin yıllık bağ, insanlarla köpekler arasında, insanlarla diğer hayvanlar arasındakinden çok daha derin bir yakınlık ve karşılıklı anlaşma yarattı hatta bazı durumlarda köpekler de tıpkı insanlar gibi törenle gömüldüler.
4. Denizciliğin gelişimi ile beraber diğer kıtalara yolculuklar başladı.
45.000 yıl kadar önce Endonezya takımadalarında ilk denizci toplulukları ortaya çıktı. Bu denizciler, okyanusa açılabilecek gemiler inşa ederek birçok yeni keşif yaptılar. Bu keşiflerin yanı sıra balıkçılık ve tüccarlık da gelişti. Keşiflerin sonucunda insanın yaşam tarzında ve becerilerinde eşi görülmedik bir değişim başladı. Bu değişim ve Avusturalya’nın keşfi, yeni göç yollarını da ortaya çıkardı.
5. Tarihi değiştiren dönüm noktalarından biri: Tekerleğin icadı…
Tekerlek fikri ilk olarak yan yana yatırılmış ağaç gövdeleri üzerine konulan nesnelerin ittirilerek hareket ettirilmesinden ortaya çıkmıştır. Tekerlek ile ilgili en eski kayıt milattan önce 3.500 yıllarına dayanmaktadır. Birbirine tahta mıhlarla iliştirilmiş yan yana üç kalasın yontularak yuvarlaklaştırılması yöntemiyle üretilmiştir.
6. Tekerleğin icadını, yazı ve alfabenin icadı takip etti…
Arkeolojik bulgular ışığında Sümer yazı sistemi “bilinen” en eski yazı sistemidir. Sümer rahipleri yazıyı, tapınak ve depolarda bulunan malları kaydetmek amacı ile kullanmışlardı. Bu kayıtları tutarken bu işlemleri gerçekleştirenlerin isimlerini belirtme sorunu doğmuştu. Bunun üzerine kişi isimlerinin heceleri nesne adlarına benzetilerek ilgili nesnenin resimleri çizildi. Kısa zamanda o nesnelerin işaretleri nesneyi değil, o nesnenin adındaki sesleri belirtmeye başladı. Bu şekilde, hecelerin seslerini simgeleyen işaretler kullanılarak kayıtlar tutuldu. Böylece zamanla günlük konuşmaların seslerini belirten işaretler ortaya çıkmış oldu.
7. Demirciliğin bir zanaat haline gelmesiyle savaşlar daha da kanlı geçmeye başladı.
Demircilik, eski toplumlarda sadece bir meslek değildi. Hemen her toplumda demirciler saygın bir yere sahiptiler. Bu, halkların mitolojisine de yansımıştır. Örneğin, Yakutların geleneğine göre, Yakutların ilk atası Elliei ilk demircilerdendi. Sibirya halklarında da demirci epey yüksek bir toplumsal konuma sahiptir ve demircilerin özel ruhlar tarafından korunduğuna inanılır. Şamanın kıyafetindeki demirleri demirciler yapar ve demir döverken kötü ruhları dövdükleri söylenir. Ayrıca Moğol boylarının destansı şiirlerinde ve Türklerde demirci, “Kahraman” olarak nitelendirilmişti.
8. Roma İmparatorluğu’nun Hristiyanlığı kabul etmesiyle beraber Hristiyanlık tüm Avrupa’ya yayıldı.
Pagan olan Roma İmparatoru Diocletianus, başlangıçta bir süre tolerans gösterdiyse de imparatorluk içinde sayıları sürekli artan Hıristiyanlardan rahatsızdı. Bu nedenle onları Nero’dan beri görülmemiş bir şekilde cezalandırdı. Bu, tarihte Hıristiyanlarıın maruz kaldığı en büyük zulümlerden biriydi. 311 yılında ise Galerius Hıristiyanlara yönelik zulme resmen son verdi ve Konstantin 313 yılında Milano fermanıyla Hıristiyanlığı yasal hale getirdi. Hıristiyanlık fermanı ile beraber Avrupa’da büyük bir dinsel değişim süreci başladı.
9. Hz. Muhammed’in doğması ve İslam’ın ortaya çıkışı.
İslamiyet 7. yüzyılda peygamberi Hz. Muhammed aracılığıyla Mekke ve Medine şehirlerinde din olarak kabul görmüştür. Hz. Muhammed’in ölümünden sonra İslam Devleti’nin başına Dört Halife geçmiştir, bunlar sırasıyla: Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ali’dir. Dinin Arap Yarımadası’nda yayılma süreci de bu dönemden sonra başlamıştır. Emeviler döneminde İspanya’ya kadar uzanan İslamiyet, dünya tarihi açısından büyük değişimler ortaya çıkarmıştır.
10. Dünya tarihinin belki de en önemli tarihsel olayı: Kavimler göçü.
350-800 yılları arasında süren ve Avrupa’ya şiddetli bir şekilde göçün yaşandığı bu dönem Kavimler Göçü olarak adlandırıldı. İki dönem halinde gerçekleşen bu göç dalgasının ilk döneminde Roma İmparatorluğu ve Hunlar arasındaki yoğun sınır değişiklikleri yaşandı. İlk göçmenler Hunlar, Slavlar ve Alanlar tarafından Batı’ya doğru sürülen Gotlar, Anglo-Saksonlar, Vandallar ve Franklar gibi Cermen kabileleriydi. İkinci dönem göçleri de Kuzey Afrika, Anadolu ve Avrupa’da derin değişimlere sebep olmuştur.
11. İstanbul’un fethi, Bizans’ın da sonu oldu.
Hristiyanlığın ana merkezi olan İstanbul’un düşmesi, Hristiyan alemi açısından da büyük sonuçlara yol açtı. Bunun en önemli örneği, Bizans İmparatorluğu’nun sona ermesi oldu. Karadeniz ve Akdeniz ticaret yolununun denetiminin tamamen Osmanlı’ya geçmesi, Müslümanların dünya çapındaki otoritesini de arttırdı. Hristiyan aleminin yanı sıra, İstanbul’un fethi Osmanlı içinde de karışıklıklara yol açtı. Fetih sırasında Bizans’a yardım ettiği iddia edilen Çandarlı Halil Paşa, görevinden azledildi. Saygın bir ailenin mensubu olmasına karşın idam edilen Çandarlı Halil Paşa, son sözlerinde “Zağanos’un bayramı olsun, ahirette iki elim yakasındadır.” dedi. Çandarlı’nın yerine Zağanos Paşa getirildi.
12. Adalet ve eşitlik alanında büyük bir ilerleme: Fransız Devrimi
Fransız halkının bilinçlenmesi ve sarayın denetiminden büyük oranda çıkmasıyla beraber aileler çocuklarını üniversitelere göndermekte, kitaplar yaygınlaşmaktadır. Yükselen kültür seviyesi, kitlesel bilinçlenmeye yol açmakta ve bu koşullar da toplumsal değişimin temellerini oluşturmaktadır. İşte Fransız Devrimi’nin başlangıcı buraya dayanmaktadır. Ayrıcalıklarını korumaya çalışan soylular, burjuvaların yükselişini engellemeye çalışmaktaydı. Kültürel ve ekonomik açıdan yükselen burjuvalar yönetimde söz sahibi olamayınca olayların ilk ateşi fitillenmiş oldu. Fransız devriminin sonucunda yıkılamaz denilen, egemenlik hakkını Tanrı’dan aldığı iddia edilen mutlak krallıkların yıkılabileceği ortaya çıktı. Eşitlik, özgürlük ve adalet ilkeleri yaygınlaşmaya başladı.
13. Benzinle çalışan ilk otomobilin üretilmesiyle ulaşımda insan gücü azaldı.
Tekerleğin icadı, insanlık için en önemli gelişmelerden biri demiştik. Benzinle çalışan otomobil ise bu icadı çok ilerilere taşıdı. Ulaşım çok daha kolay hale geldi ve insan gücü devreden çıkmış oldu. Benz tarafından ilk içten yanmalı ve benzinli otomobil yapıldı. Ayrıca Carl Benz, Mercedes Benz’in atası olan Benz Şirketinin de kurucusuydu.
14. 1917 Rus devrimiyle beraber komünist bir devlet ortaya çıktı!
1917’de gerçekleşen Rus devrimleri, Rusya’da Çarlık otokrasisinin yıkılıp yerine Sovyetler Birliği’nin kurulmasıyla sonuçlanmıştır. Şubat 1917’de yaşanan ilk devrimde Çarlık yönetime son verilmiş ve siyasi egemenlik Geçici Hükümet’e bırakılmıştır. Aynı yıl Ekim ayında gerçekleşen ikinci devrim ise Geçici Hükümet’i ortadan kaldırmış ve Komünist hükümet kurulmuştur.
15. Dünya tarihinin en büyük savaşı : 1. Dünya Savaşı.
28 Temmuz 1914’te başlayan ve yaklaşık 4 yıl süren bu büyük savaşta 10 milyona yakın insan hayatını kaybetti. Hatta erkek nüfusun hızla azaldığı bu dönemlerde İngilizlerin en çok sevdiği spor dalı olan futbolu da kadınlar ele geçirmişti. İngiltere liginin dondurulmasıyla birlikte kadınlar profesyonel takımların sahalarında futbol oynayarak erkekleri aratmıyordu. Savaştan sonra da devam eden bu süreç, 1921 yılında getirilen yasak ile bitti.
16. Nükleer silahlar birçok ölüme sebep oldu ve görünen o ki olmaya da devam edecek…
2. Dünya Savaşında birçok silah üretildi. Kimyasal, biyolojik kitle imha silahları arasında en kötüsü nükleer silahlardı. Bir kenti, hatta bir ülkeyi canlı cansız demeden komple yok edebilecek güçte olan bu silah günümüzde çoğu devletin envanterinde de bulunmaktadır. 2. Dünya savaşının son günlerinde ABD tarafından iki kez kullanılan bu silah ile 100.000’den fazla insan saniyeler içerisinde yok olmuştur. Bu silahlarda uranyum ve plütonyum gibi ağır elementlerin parçalanabilir izotopları, süperkritik kütle denilen belli bir ağırlık limiti üzerinde bir araya getirildiğinde zincirleme reaksiyona girerek çok büyük bir enerji üretirler. Bu enerjinin açığa çıkmasıyla da nükleer silahlar işlevini gerçekleştirerek birçok insanın ölümüne sebep olur.
17. Tüm Arap coğrafyasını etkileyen Arap Baharı, Arap dünyasında eşi benzeri görülmemiş bir değişime yol açtı.
Tunus, Mısır, Libya’da devrilen hükümetler; Ürdün, Umman, Yemen ve Kuveyt’te yenilenen hükümetler; İran, Irak, Fas gibi devletlerde de büyük çaplı protestoların yanı sıra Suriye’de yaşanan iç savaş çok fazla ölüme neden oldu. Arap dünyasının yaşadığı en büyük kalkışmada yaklaşık 150.000 kişi hayatını kaybetti. Suriye’de devam eden iç savaş, dahil olan diğer devletler ile birlikte içinden çıkılamaz bir hal aldı.