Bazı yiyeceklerin yalnızca tadı değil, taşıdıkları hikayeler de büyüleyici. Adlarını tarihten, özellikle ilham verici bireylerden alan bu lezzetler, sofralarımızı süslerken aynı zamanda geçmişe açılan bir pencere sunuyor adeta. Sezar salatadan Margarita pizzaya, her biri kendi öyküsüyle damaklarımızı şenlendirirken, tarihin tozlu sayfalarına küçük ama unutulmaz bir dokunuş bırakıyor. İşte, insanların isimlerini taşıyan yiyecekler ve ilginç hikayeleri!
1. Sezar salata
Adı İtalyanca gibi gelse de Sezar salatası aslında Meksika’da doğdu! İtalyan asıllı Amerikalı şef Caesar Cardini, 1924 yılında Tijuana’daki restoranında yoğun bir hafta sonunda mutfakta kalan malzemelerle yaratıcı bir çözüm aradı. Sıfırdan hazırladığı sos ve eldeki malzemelerle yaptığı bu salata, kısa sürede müşteriler arasında bir efsane haline geldi. Bugün dünyanın dört bir yanında sofraları süslüyor!
2. Sandviç
Sandviçin hikayesi 18. yüzyıl İngiltere’sinde başlıyor. Sandwich Kontu John Montagu, kumar masasında saatlerce vakit geçirirken, yemeğe ara vermek istemedi. Çözümü, uşağından iki dilim ekmek arasına et koymasını istemekte buldu. Hem eli boş kalmadı, hem de oyununa devam edebildi. Bugün, sandviç milyonlarca çeşidiyle hayatımızın vazgeçilmez bir parçası!
3. Margarita pizza
Margarita pizzanın hikayesi 1889’da başlıyor. Napoli’de bir fırıncı, İtalya Kraliçesi Margherita’yı onurlandırmak için İtalyan bayrağının renklerinden oluşan bir pizza hazırladı. Kırmızı domates, beyaz mozzarella ve yeşil fesleğenle süslenen bu lezzetli pizza, kraliçenin adıyla anılmaya başladı. Bugün hem İtalya’nın hem de dünya mutfaklarının gururu!
4. Dr. Pepper
İlk olarak Teksas’taki Morrison’s Old Corner Eczanesi’nde üretilen bu içecek, 1885’te satışa sunulduğunda büyük beğeni topladı. Eczane sahibi Wade Morrison, içkiye Dr. Charles Pepper’ı onurlandırmak adına “Dr. Pepper” adını verdi. Charles Pepper, Morrison’ın bir zamanlar aşık olduğu bir kızın babasıydı.
5. Pavlova
Avustralya ve Yeni Zelanda, Pavlova tatlısının kökeni konusunda hala anlaşamıyor! 1920’lerde ünlü Rus bale dansçısı Anna Pavlova’nın tül gibi kostümünden ilham alınarak yaratılan bu tatlı, iki ülkenin de gururu. Hafif yapısıyla hem göze hem damağa hitap eden Pavlova, tartışmalı kökenine rağmen herkesin favorisi!
İlginizi çekebilir:
Japonya’dan Fransa’ya: Dünyanın Dört Bir Yanından 9 Sağlıklı Beslenme Alışkanlığı
6. Beşamel sos
Beşamel sos, Fransız mutfağının temel taşlarından biri. Sütün tereyağı ve un karışımıyla birleşmesinden oluşan bu kremsi sos, Adını Fransa’daki Kral Louis XIV’in baş kahyası Louis de Béchamel’den aldı. 17. yüzyılda Fransız mutfağına kazandırılan bu tarif, yemek kitaplarına “Béchameil Sosu” olarak geçti ve günümüze kadar popülerliğini korudu.
7. Mandalina
İngilizcede Clementine adıyla bilinen mandalinalar, 20. yüzyılın başlarında Cezayir’de keşfedildi. Tatlı portakalın doğal bir melezi olan bu lezzetli meyve, Fransız bir misyoner olan Clément Rodier’in adını taşıyor. Tatlı mı tatlı aromasıyla gönülleri fethetmeye devam ediyor!
8. Nachos
Bugün sinema salonlarından partilere kadar her yerde karşımıza çıkan nachos, aslında bir doğaçlama sonucu ortaya çıktı. 1940’larda, Meksika’nın Piedras Negras kentindeki Victory Club restoranının şefi Ignacio “Nacho” Anaya, mutfak kapalı olmasına rağmen gelen misafirlere ikram edecek bir şeyler hazırlamak zorunda kaldı. Elindeki artan tortillaları üçgen şekilde kesti, çıtır çıtır olması için kızarttı. Ardından üzerine eritilmiş peynir ve dilimlenmiş jalapeño biberlerini ekleyerek servis etti. Hem pratik hem de lezzetli bu atıştırmalık, kısa sürede ün kazandı ve Nacho’nun adıyla özdeşleşti.
9. Carpaccio
Carpaccio, ince dilimlenmiş çiğ et veya balığın zeytinyağı ve limon suyu ile tatlandırılmasıyla hazırlanan zarif bir İtalyan lezzeti. Bu özel yemek, ilk kez Venedik’teki ünlü Harry’s Bar’da sunuldu. Barın kurucusu Giuseppe Cipriani, çiğ etin renk tonlarından ilham alarak bu yemeğe Rönesans ressamı Vittore Carpaccio’nun adını verdi. Ressamın tablolarındaki kırmızı ve beyaz tonların, carpaccio’nun çarpıcı görünümüne benzediği söyleniyor.
10. Fettuccine Alfredo
Fettuccine Alfredo’nun hikayesi, 20. yüzyılın başlarında Roma’da Alfredo di Lelio adlı bir restoran sahibine dayanıyor. Yerel halk arasında popüler hale gelen bu lezzet, 1920’lerde restoranı ziyaret eden turistlerle Amerika’ya taşındı. Yemeğin adı, bu şefin mirasına bir övgü olarak “Fettuccine Alfredo” olarak anılmaya başladı.
İlginizi çekebilir:
Mutluluk Hormonu Olarak Bilinen Serotonini Doğal Yollarla Artıran 7 Besin
11. Beef Stroganoff
Beef Stroganoff, yumuşacık sığır eti, mantar ve kremalı sosun mükemmel uyumunu sunan klasik bir Rus yemeği. İsmini, 18. yüzyılda yaşayan zengin ve nüfuzlu Stroganoff ailesinden, spesifik olarak Kont Alexander Grigorievich Stroganoff’dan alıyor. Günümüzde oldukça sevilen bu yemek, Rus mutfağının sembollerinden biri haline geldi.
12. Graham krakerleri
19. yüzyılın başlarında Sylvester Graham adlı bir papaz, temiz bir yaşam tarzını savunuyor ve sağlıklı beslenmenin önemine inanıyordu. Graham unu adını verdiği buğday unu ile sağlıklı bir kraker geliştirdi. Başlangıçta sade bir tarif olarak sunulan graham krakerleri, zamanla bal ve pekmezle tatlandırılarak günümüzdeki halini aldı.
13. Eggs Benedict
Eggs Benedict oldukça zor sosu ile biliniyor. Peki, bu ilginç yumurta adını nasıl aldı? Rivayete göre 1894 yılında New York’ta bir borsacı olan Lemuel Benedict, akşamdan kalmalığına çare ararken Waldorf Oteli’ne girdi ve eşsiz bir kahvaltı istedi. Otelin şefi, İngiliz muffinlerinin üzerine haşlanmış yumurta, Kanada pastırması ve hollandaise sosu ekleyerek bu benzersiz yemeği yarattı. Otelin menüsüne giren Eggs Benedict, bugün kahvaltı sofralarının yıldızlarından biri.
14. Beef Wellington
İnsanların isimlerini taşıyan yiyecekler yazımızın sonuna geldik. Bu klasik İngiliz yemeği, sığır etinin mantar ve hamurla kaplanıp pişirilmesiyle hazırlanıyor. Adını, 1815’te Waterloo Savaşı’nda Napolyon’u mağlup eden İngiliz askeri lider Arthur Wellesley, yani Wellington Dükü’nden aldı. Etkileyici görselliği ve lezzetiyle yıllardır şıklığın simgesi olarak kabul ediliyor.
Kaynak: 1