Günümüzde ‘ideal erkek vücudu” şişkin pazular, six pack ve uzun boy gibi özelliklerle belirtiliyor genellikle. Fakat durum her zaman böyle değildi. Nasıl ki bilim, sanat, kültür gibi kavramlar değişime uğrayabildiyse zaman içerisinde, ideal vücut tanımında da aynı durum geçerli oldu.
Örneğin; 1870’lerde,’ideal erkek vücudu’ tanımı, geniş bel ve hafif göbek ile temsil ediliyordu. Çünkü bu özellikler erkekte zenginlik ve refahı simgeliyordu. Bu yüzden insanlara çekici geliyordu.
1930’larda ideal vücut, ne iri ne zayıf olmalıydı. Kamuoyu hep bu tip adamlara yoğunlaşmaya başlamıştı. Hollywood aktörlerinin sahip olduğu ölçüler özellikle buna uygun oluyordu.
1960’lı yıllarda ise durum bambaşkaydı. Bunun sebebi yine ‘Hollywood’ çılgınlığına bağlanıyordu. Aktörler, kameralar karşısında daha uzun ve büyük görünmek adına zayıflıyordu. Bu sayede insanların algısında, ideal erkek vücudunun zayıf olduğu düşüncesi oluşmuştu.
1980’lerde, spor salonları ve sağlık kulübü popülerliğinin yükselmesi ile birlikte, ideal erkek vücudunun aşırı kaslı olması gerektiği algısı oluştu. En somut örnekleri ise Arnold Schwarzenegger ve Sylvester Stallone gibi aktörlerdi.
İşte yıllar içinde değişen ‘ideal erkek vücudu algısı’ ve temsilcileri. Peki sizce en ideali hangisi?
5 farklı döneme ait ‘ideal erkek vücudu’ profilleri
1870’lerin ideal erkek tipi; şişman adamlar kulübü
Geniş bel ve hafif göbeği ile çekiciliğin ana şubesi kabul edilmiş adamlardı.
Bu fotoğraf 1870’lerin durumunu daha iyi anlatıyor;
1930’larda ‘ne iri ne zayıf’ anlamına gelen Mezomorf Vücut Tipi benimsenmişti.
Mezomorf vücüdun en önemli temsilcisi John Wayne olmuştu şüphesiz
Charles Atlas’ı da belirtmemek olmaz tabii
1960’lar tahtı zayıf erkeklerin kaptığı zamanlardı
Mick Jagger pek çoklarının hayalini kurduğu bir vücuda sahipti o dönem
Şöyle de bir durum var, 1960’ların algısındaki seksilik, vücut ölçülerinden ziyade, saç şekilleri, giyim, özgürlüğüne düşkün imaj çizen adamlar üzerinde yoğunlaşmıştı.
Bir örneği de John Lennon…
1980’lerde kas kütlesi adamların akımı başladı
O dönemin kuşkusuz en çok akla gelen isimlerinden biri Arnold Schwarzenegger
Spor salonlarının patlama yaptığı dönemlerdi. Film konularının belirlenmesinde de büyük rol oynuyordu kas kütlesi adamlar
Sylvester Stallone’un efsaneleşen “Rambo” filmi çok ses getirmişti.
1990’lardan günümüze kadar olan süreçte ise “The Everyman” diye adlandırılan fizik yapısı, saltanatını sürdürmeye devam ediyor.
The Everyman; Yapılı kollara, aşırıya kaçmamış göğüslere, belirgin karın kaslarına sahip olan, kısacası fit görünümlü erkek tiplerine deniyor.
Brad Pitt’in ‘Fight club’ filmindeki vücudu bu tanıma bire bir örnek olarak gösterildi
Milli Brad Pitt’imiz Kıvanç Tatlıtuğ’un, Kuzey Güney dizisindeki sahnesi de uzun süre konuşulmuştu
Bakalım ilerleyen yıllarda ‘ideal erkek vücudu’ toplumun algısında nasıl bir değişim gösterecek…
Kaynak;1