Leonardo Da Vinci 15. yüzyılda yaşamış olsa da fikirleriyle, resimleriyle ve düşünceleriyle bugün bile herkesin saygı duyduğu bir dahi. Kendisine saygı duyanlardan biri de Dünya’nın en büyün soykırım manyaklarından biri olan Adolf Hitler idi. Adolf Hitler Da Vinci’nin bir tablosunu özellikle istiyordu. İçerisinde Hitler’in de olduğu bazı insanlar, Da Vinci’nin kendi otoportresi olan bu tablonun ona bakan kişiye güç bahşedeceğine inanıyordu. Ancak bu tablo 2. Dünya Savaşı boyunca Hitler’den gizlendi.
Tarihin en büyük dahilerinden Leonardo da Vinci‘ye ait olan bu hassas ve kırmızı tebeşirle çizilmiş, 500 yıllık portre hakkında bugün çok az şey biliniyor. Ancak Hitler bu portreyi kendisi için özellikle istemekteydi.
Hitler ‘in portreyi istemesinin nedeni mistik güçlere sahip olduğuna inanmasıydı. Leonardo da Vinci‘nin kendi kendisini resmettiği bu otoportredeki bakışların muazzam yoğunluğunun onu gözlemleyen kişiye büyük bir güç bahşedeceğine inanıyordu.
Leonardo Da Vinci’nin otoportresi o yıllarda Torino’da bulunan Kraliyet Kütüphanesi’nde muhafaza ediliyordu. Ancak Torino’da muhafaza edilmesi riskli olduğundan Hitler’in eline geçmesinden korkuluyordu.
Hitler’in tabloyu ele geçirip daha fazla güç kazanmasından korkulduğu için portre istihbarat örgütünün çalışmaları sayesinde mutlak gizlilik sağlanarak Torino’dan Roma’ya kaçırıldı.
Portrenin Roma’ya taşınma süreci kadar, tutulduğu yer de çok gizliydi. Hiç kimse ünlü portrenin Roma’da nerede tutulduğunu bilmiyordu
Ancak zor koşullar altında gizlenen portre, o dönemde muhafaza konusunda yeterli bilgi ve tecrübenin olmamasından ötürü bu seyahatten pek olumlu etkilenmemiş. Nitekim çizimin en alt sol köşesinde kırmızı tebeşirle Leonardus Vincius yazan imza artık yerinde değil. Ayrıca kağıdı oldukça hasar almış ve renkleri solmuş.
Güçlenmesin diye Hitler’den yıllarca gizlenen resim 1998 yılında Roma’dan Torino’ya geri gönderildi. Yeniden restore edilmek istenilen tablo kağıdının çok hassas olması nedeniyle restore edilememiş ve olduğu haliyle koruma altına alınmış.
Bugün Torino’daki Kraliyet Kütüphanesinde muhafaza edilen resim 1998 yılından bu yana, daha da kötüleşmeden saklanılabilmiş. Bugün oldukça iyi koşullar altında muhafaza edilmekte. Tarihin en ünlü otoportresi olan resim ortalama 500 yıllık ve büyük badireler atlatarak bugünlere gelebilmeyi başarmış.
Tablonun bu kadar hassas olmasının nedeni ise sıradan bir kağıda çizilmiş olması. Da Vinci muhtemelen bu otoportreyi can sıkıntısından defterine karalamıştı.
Resim bugün hiçbir doğal ışığın giremediği sadece fiberoptik teknoloji ile ışıklandırılmış, Oda sıcaklığının devamlı 20 derecede ve nem oranının da yüzde 55 düzeyinde sabit tutulduğu özel bir odada koruma altında.