“Ege’nin İncisi” İzmir… Denizin kıyısına konumlanmış, havasına ve kızına güven olmayacağı konusunda dedikodular türemiştir. İnsanları güler yüzlü ve yardımseverdir. İnsanlarının tanışmasalar dahi günaydınlaşmaları ve birbirlerine güler yüz göstermeleri ile nam da salmıştır. Gevrek, çiğdem, domat, klorak gibi kendine has adlandırmaları ile de adını duyurmuştur. Güzeldir İzmir, her şeyiyle güzeldir ve yaşanmaya değer.
Şimdi sizlere İzmir’i sevmek için bir bahane daha vereceğiz. İzmir’i sevmek, “bunu biz de yapabiliriz” diyebilmeniz için sizlere İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren bir oluşumdan bahsedeceğiz. Bu oluşumun adı DEU Hayvan Dostları “Empati”.
1. DEU Hayvan Dostları akademisyenler, personeller ve öğrencilerden oluşan gönüllülük esasına dayanan bir topluluktur.
2. Hayvan dostlarımızla eşit yaşam hakkına sahip olduğumuz görüşünden yola çıkarak faaliyetlerini sürdüren ekip onlarla “empati” kurmanın önemine dikkat çekiyor.
3. Dokuz Eylül Üniversitesi’nin ana kampüsü Tınaztepe, şehrin şiddetinden ve açlıktan kaçan hayvan dostlarımız tarafından yuva edinilmiş.
Kampüs oldukça geniş bir alana yayılmış durumda ve “Empati” adı altında gönüllü olarak bir araya gelen grup, çeşitli yollarla onlara yardım etmeye çalışıyor.
4. Grubun ana etkinliği ve onları diğer topluluklardan ayıran özellikleri; her gün öğrenci yemekhanelerine gidip 500 – 1000 öğrencinin yemek artıklarını toplamaları ve poşetlemeleri.
Her gün hiç aksamadan toplanan ve poşetlenen bu artık yiyecekler, kampüste belirlenen 8 noktadaki beslenme odaklarına konuyor.
5. Hafta sonları okul olmadığı için patili dostlarımızı kuru mama ile besliyorlar.
Kuru mamalar bağışla geliyor ya da gönüllü olarak üretilen kermes ürünlerinin gelirleriyle alınıyor. Gelir elde edebilmek için sinema gösterimi de düzenlemişler.
6. Empati, hayvan dostlarımızı beslemekle kalmıyor, onların tedavilerini de yaptırıyor.
Tedavi masrafları kermes ürünlerinin gelirleriyle karşılanmaya çalışılıyor. Kısırlaştırma işlemi de yaptırılıyor çünkü nüfusun kontrol altına alınması gerekiyor.
7. Empati, kampüsteki hayvan dostlarımızla sınırlı kalmıyor ve barınak ziyaretleri de gerçekleştirerek oradaki hayvanlara da yardımcı olmaya çalışıyor.
8. Hayvan Dostları, sokakta yaşayan hayvanlarımız için yuva yapımı etkinlikleri de gerçekleştiriyor.
Eskimiş dolap, sıra gibi eşyalar ya da farklı malzemelerle kedi ve köpeklere yuva yapıyorlar. Özellikle kışın bu yuvalar birer zorunluluk hepimiz çok iyi biliyoruz.
9. Yaptıkları tüm bu çalışmaları 4 ayrı kampüse yaymışlar ve yaklaşık 70 – 80 köpek ve 30 – 40 kediyi her gün besleyip tedavi ettirerek bakımlarını üstleniyorlar.
10. Üniversite yerleşkesinin yer aldığı “Buca Belediyesi” ile görüşmeler düzenleyerek işlerini sağlam tutuyorlar.
11. Hepsinden ötesi sosyal medya hesapları üzerinden birçok dostumuzu da sahiplendiriyorlar.
12. Kendilerinden de bir mesaj var: “Tüm bunları derslerimizden arta kalan zamanlarda yapabiliyorsak diğer üniversiteliler de bunu yapabilir diye düşünüyoruz.”
13. Çeşitli topluluklar tarafından düzenlenen etkinliklere katılarak adlarını daha da duyulur hale getirmek için çalışıyorlar.
14. Ekip gönüllülerinin refahını da unutmuyor ve kahvaltı etkinlikleri, eğlence etkinlikleri düzenleyerek iş birliklerini pekiştiriyor.
Kendilerini can-ı gönülden tebrik ediyoruz ve teşekkürlerimizi sunuyoruz. Umuyoruz bu oluşum diğer üniversiteli arkadaşlarımız için bir emsal teşkil eder ve patili dostlarımız bizlerle eşit yaşam haklarına kocaman bir adım daha yaklaşmış olurlar.
Sosyal medyadan takip edip destek olmak isterseniz Twitter , Facebook ve Instagram hesaplarını takipte kalın! Ayrıca mama bağışı için hazırlanan Mama Kumbarası kampanyasına da destek olabilirsiniz.
