Birbirinin benzeri hayatlar yaşıyor, birbirinin benzeri kaygılar taşıyoruz. Seviyoruz, bazen huzurla doluyoruz, üzüyor ve üzülüyoruz… Ama bu benzeri hayatlar ve duygular her bedende aynı şekilde karşılık bulmuyor. Bazılarımız bu duyguları taşıyamıyor bazılarımız ise daha fazlasını istiyor. İşte bu noktada sorunun kaynağına inmek, anlamak ve bir çözüm üretmek gerekiyor.
Hayatınızda olumlu değişikliklere ihtiyacınız varsa, bir şeylerin yanlış gittiğini ya da eksik olduğunu hissediyorsanız harekete geçmenin vakti gelmiş demektir. Hiçbir şey yapmadan iyi bir şeyler olmasını beklemek, evrende oldukça kısa sayılabilecek yaşam süresine sahip “insan” için oldukça büyük bir hata olacaktır. İşte hayatınızda olumlu değişiklikler için atmanız gereken bazı adımlar ve edinmeniz gereken alışkanlıklar…
1. Tüm duygularınızı kucaklayın
Bu size oldukça felsefik gelebilir ancak üzüntünüz de sevinciniz de pişmanlığınız da sizin. Onları siz yarattınız, siz büyüttünüz. Bu nedenle tüm bu duygulardan kaçmak size zarar vermekten başka bir işe yaramaz. Kabullenmek, kaybetmek değil kendinle olan savaşı kazanmak aslında. Duygularınız hiç kimseye zarar vermediği sürece onları kucaklayın, kaçmayın. Böylece iyileşecek ve daha sabırlı, güçlü, mütevazi olacaksınız.
2. Kendinize acımayı bırakın
Kulağa çok klişe gelse de her zaman sizden daha kötüsü var ve olmaya devam edecek. Bir şeyler için yakınmayı, kendinize acımayı ve acındırmayı bırakın. Belki bunu hiç farkında bile olmadan yapıyorsunuz. Farkında olmadan sergilediğiniz bu davranış sizi her geçen gün biraz daha aşağı çekiyor. Savaşmayı unutyorsunuz! Kendinize acımayı bırakın.
3. Gönüllü olun
O hep arayıp durduğunuz hayatın anlamı önünden geçip gittiğiniz mendil satan çocuk ya da huzurevlerinde terk edilmiş yaşlılarda olabilir. Ya da kim bilir kanınızı bağışladığını ve hayatını kurtardığınız birinde. Başkaları için karşılık beklemeden bir şeyler yapın. Tüm bunlar hayatınızı ve hayata bakış açınızı değiştirebilir.
4. Sevdiklerinizle geçirdiğiniz her anı sonuncusuymuş gibi yaşayın
Evet, oldukça olumsuz bir düşünce olsa da aslında o anı taçlandırmanın ve en mükemmel yolu. Sevdikleriniz geçireceğiniz vakitlerin egolarınızdan ve saçma hesaplardan sıyrılması için onları kaybetmeyi beklemeyin. Eğer onları seviyorsanız bunu belirtmekten çekinmeyin. Her cümleniz sonuncusuymuş gibi…
5. Daha az yargılayıp, daha fazla kabullenin
Tanıdığımız ya da tanımadığımız herkesi kahvemizi yudumlarken ne de kolay harcıyoruz değil mi? Şöyle bir kadınmış, o adam da bunları yapmış, şu hale bak hiç kilo vermemiş, böyle çocuk mu yetiştirilir… Peki bu uzun uzun eleştirdiğimiz insanların aslında neler yaşadıklarını biliyor muyuz? Nasıl bir süreçten geçtiklerini, bu davranışlara onları nelerin ittiğini mesela. Ayrıca kimse mükemmel değildir, tıpkı sizin de olmadığınız gibi! Belki de o insanların hikayesini dinlediğinizde çok utanacağınız sözler sarf etmeyin. Az eleştiri, çok empati. Bu sizin de ruhunuza iyi gelecek…
6. Meditasyon yapın
Her şeyden kaçmak ve kendinize dönmek istediğiniz zamanlar için meditasyon oldukça faydalı bir çözüm haline geliyor. Sadece vücudunuzu ve iç sesinizi dinlemek tüm düşüncelerinizi ve davranışlarınızı etkileyecek.
7. Listeler yapın
Yazmak, her zaman kafanızdakileri toparlamanın en kolay ve eski yoludur. Kendinize listeler yapın, bu listeler her konuda olabilir. İster alışveriş ister nefret ettiklerim ister izleyeceğim diziler olsun bu listeler, hayatınızı bir düzene koymanıza ve hedeflerinize daha kolay ulaşmanızı sağlayacak.
8. Duygularınızı yapıcı şekilde kullanmanın bir yolunu bulun
Duygularınızı kucaklamak ve onlardan kaçmamak elbette önemli. Ancak güzel duyguları bile zaman zaman uzaklaştırmak da oldukça önemli. Sürekli mutluluk duygusuyla yaşamak kadar huzursuzlukla yaşamak da yoracaktır. Duyguları kucaklamak ve onlara ara vermek arasındaki çizgiyi anlamak oldukça önemli. Duygularınızı yapıcı bir şekilde uzaklaştırmanın ve zaman zaman uzaklaştırmanın yöntemi ise kişiden kişiye değişiyor. Sizinki müzik dinlemek de olabilir dans etmek de. Belki de kağıda sadece kağıda bir şeyler çizmek…
9. Kalbinizi dinleyin ama mantığınızı yanınızdan ayırmayın
Evet, hayat kısa bu nedenle içimizden geldiği gibi yaşamak çok önemli. Ama kalbini dinlemek, zaten 2 ayakkabın varken sadece zevk için benzeri bir 3. ayakkabıyı almak olmamalı değil mi? Ya da beraber olduğunuz kişiden gerçekten hoşlanıyor musunuz yoksa sadece yalnız olduğunuz için mi birliktesiniz? Kendinize karşı dürüst olun ve “kalbimin sesini dinliyorum” cümlesine sığınarak kendinizi kandırmayın. Bu şekilde çok daha hafiflemiş hissedeceksiniz.
Bonus: Okumak istemeyenler için video içeriğimiz:
Kaynak; 1