Basın tarihimizin önemli isimlerinden biri olan Hakkı Devrim, bugün, 87 yaşında hayatını kaybetti. Devrim’in oğlu gazeteci Serdar Devrim, babasının saat 10.00 sıralarında vefat ettiğini açıkladı.
Biz de, özellikle Okan Bayülgen’in programıyla hepimizin sempatisini kazanan önemli gazetecimiz Hakkı Devrim’in hayatını kısaca sizlere aktaralım istedik.
Hakkı Devrim kimdir?
1929 yılında dünyaya gelen Hakkı Devrim, Kabataş Erkek Lisesi mezunu. Ve Kabataş Erkek Lisesi’nin o dönemki hocaları arasında Behçet Necatigil, Faruk Nafiz Çamlıbel gibi çok önemli isimler vardı. Devrim, bu önemli şairlerden aldığı eğitimini, İstanbul Hukuk Fakültesi’nde sürdürdü. Üniversite eğitimi devam ederken de İstanbul Radyosu söz ve temsil yayınlarında reji asistanı olarak çalışmaya başladı.
Gazetecilik kariyeri
Devrim’in gazetecilik kariyerine başlaması, 1952’de Son Saat’teki röportaj yazarlığı ile oldu. Sonrasında zaten Tercüman, Havadis, Yeni Sabah gibi önemli gazetelerde farklı görevlerde çalıştı. Uzun yıllar yeni Sabah’ta Sabiha Deren mahlasıyla “Fısıltı” isimli köşenin yazarlığını yaptı. Devrim ayrıca Meydan Dergisi’nin kurucularındandı; Meydan Larousse ansiklopedisinin genel yayın müdürlüğünü de kendisi yaptı. İlerleyen yıllarda arkadaşlarıyla birlikte bir de yayınevi kurdular: Kaynak Kitaplar Yayınevi.
Devrim, 1980’de gazeteciliğe bir süre ara verip tavuk çiftliği işine girdi. Ancak kısa bir süre sonra Doğan Yayın Grubuyla gazeteciliğe geri döndü. Ve 20 yıl boyunca da Doğan Yayın Grubu bünyesinde yer aldı.
Hakkı Devrim’le asıl kaynaşmamız…
Hakkı Devrim’le hepimizin kaynaşması belki de en çok sunduğu ve yer aldığı TV programları sayesinde oldu. Kendisinin sunduğu çeşitli programlar dışında(Hakkıyla Sohbet, Günbegün, Günlerin Getirdiği), Okan Bayülgen’in sunduğu Medya Kralı programının da vazgeçilmez konuğu olarak çıktı karşımıza her hafta.
Giderek daha fazla kalbimizi kazanan Devrim, 2008 yılında eşini kaybettikten sonra Ayşe Arman’a söyledikleriyle de aklımızda…
Hakkı Devrim, 26 Nisan 2008’de eşi Gülseren Devrim’i kanserden kaybetti. Sonrasında Ayşe Arman’la yaptığı röportajda öylesine güzel sözleri var ki karısı için sarf ettiği…
‘Lülüş’ lakabıyla seslendiği eşinden şöyle bahsediyor Devrim: “Benim hep acelem vardı, hep işim vardı. Onunsa, bana dünyayı hep güzel gösterme gayreti”…
“Lülüş beni sevmek dışında, beğenirdi de. Ne var ki beğenmediği kimseyi de görmedim. Doğrusunu istersen, bu kadar iyi niyetli ve müspet olunca, insan dünyayı flu görürmüş gibi geliyor. ‘Şu yeşilliğin güzelliğine bak’ derdi. ‘E baktım Lülüş!’ ‘Farkında mısın kaç çeşit yeşil var?’ Benim hep acelem vardı, hep işim vardı. Onunsa, bana dünyayı hep güzel gösterme gayreti…”
“Ben insanları çok sağlam seviyorum ama saadet, detayda.”
Ayşe Arman soruyor Hakkı Devrim’e: Eşinize hiç ‘Gel de bir sarılayım’ yapar mıydınız hiç?
O da böyle cevaplıyor soruyu:
“Niye yapmayayım ki? Her gün bana sorardı, ‘Bugün ne oldu?’ diye. Ben de ‘Amaaan ben Meclis’e gitmiyorum ki, gazetede bir odanın içinde oturuyorum”’ diye geçiştirirdim. Şimdi kendime kızıyorum, ‘Eşek kafalı!’ diyorum, o kadar hikâye vardı, uydursaydın bir tane. Ben insanları çok sağlam seviyorum ama saadet, detayda. O da bende yok. Daha bir sürü hıyarlık yaptım, çok pişmanım.”
“Öyle bir hesapladım, benim sevdiğim insanlardan oluşan küçük bir kabristanım var. Hepsini tek tek yazdım, çok canımı yakan ölümler olmuş. Tam 45 kişi. Lülüş, 46’ncıydı. Yırttım attım listeyi…”
“Rüyalarımda Lülüş hep benimle Bana sahip çıkıyor, boşluğa düşmemi engellemeye çalışıyor. Sürekli onunla ev bakıyoruz, ama beğenmiyoruz. Birinin badanasını, birinin balkonunu, aramaya devam ediyoruz. İkimizi yokuşlarda görüyorum, tırmanıyoruz, hiç bilmediğimiz semtlere gidiyoruz. Sonra kamp gibi bir yere geliyoruz, bir odadayız, ben odadan çıkıyorum, tuvalete gidiyorum ama odanın numarasına bakmamışım, hangi odadan çıktığımı bulamıyorum, Lülüş nerede, ona ulaşamıyorum. O kadar fena bir şey ki, insanın eşini, can yoldaşını kaybetmesi, hiçbir acıya benzemiyor. Birbirini çok sevenlere, “İnşallah Allah ikinizin canını da bir trafik kazasında aynı anda alır” gibi abuk bir temennide mi bulunayım? Ne diyeyim, bilmiyorum ki…”
Türk basını için önemli bir isim olan Hakkı Devrim, bugün Lülüş’üne kavuştu… Ailesine; tüm sevenlerine sabır diliyoruz ve kendisini saygıyla; rahmetle anıyoruz…