Güzel bulduğumuz kişilerin diğerlerine oranla daha iyi karakterli ve daha yetkin insanlar olduğunu düşünürüz. Psikolojide buna “Hale Etkisi” (Halo Effect) adı veriliyor. Hale etkisinin tanımına göre, bir özelliği ile diğer insanlardan daha iyi olduğunu bildiğimiz kişinin başka özellikleri de gözümüze hoş gelmeye başlıyor. Örneğin başarılı bir insanın aynı zamanda iyi bir insan olduğunu düşünüyoruz ya da zengin birini zengin olmayan birine oranla daha çekici bulabiliyoruz. Yani bir daha bu çirkin adam taş gibi kızı nerden bulmuş demeden önce hale etkisiyle karşı karşıya olmadığınızdan emin olun.
1. Psikolojideki hale etkisinin tam tersine karşılık gelen türk usülü ifadeyse: “Çirkin şansı.”
Bu ifade tam tersi bir biçimde çirkinlerin kimi alanlarda daha başarılı olduklarını vurgular. Bu iki ifadeden hangisi doğrudur diyecek olursanız sanıyoruz ki doğru yanıt ikisi de.
2. Peki “çirkin şansı” ne gibi durumlarda karşımıza çıkıyor?
Güzelliğin sosyal hayatta insanı bir adım öteye taşıyan bir faktör olduğunu söylemek mümkün gözüküyor. Fakat bunun güzellikten mi yoksa kişinin kendine olan özgüveninden mi kaynaklandığı hala yanıtlanmayı bekleyen bir tartışma sorusu. “Çirkin şansı” ise genellikle iş hayatında başarıyı belirleyen bir faktör olarak karşımıza çıkıyor.
3. Çekici kadınları göz önünde istiyoruz.
Çekici bulunan kadınlar, kadınlarla özdeşleştirilmiş işlere uygun görülüyor.Kadınların erkeklerden daha iyi yaptığını düşündüğümüz işlerin başında ise satış danışmanlığı, sekreterlik, resepsiyonistlik, hemşirelik ve halkla ilişkiler uzmanlığı gibi alanlar geliyor
4. Çirkinin şansını yönetici koltuğu döndürüyor.
Güzelliğiyle göze batmayan kadınların ofis yöneticiliği, finans direktörlüğü, makine mühendisliği gibi daha çok erkeklerle özdeşleştirilen görevlere kabul edilme ihtimali daha fazla. Belki de “mühendislikteki bıyıklı kız” efsanesindeki kız iyi bir kariyere sahip olmak için bıyık bırakıyordur.
5. Müdürlük istedim vermediler sen güzelsin dediler.
Heilman isimli bir teorisyenin “uygunsuzluk” modeline göre, çekici kadınlar kafamızdaki “iş adamı, banka müdürü” gibi erkeksi işleri yapan insan imajına uymuyor. Çekicilikleri onları ayrıştırıcı kılıp kadınsı yaparak göze batmalarını sağlıyor, böylelikle de yöneticiler o işe uygun olmadığı kanısına istemsizce varmaya daha yatkın oluyorlar.
6. Tabi çirkin şansı kapıyı her zaman çalmıyor.
Rol model olmuş başarılı ve çekici iş kadınları, “erkek mesleği” tanımını ortadan kaldırıyor. Yapılan araştırmalarda, her geçen yıl kadının iş hayatındaki yerinin bu başarılı figürler sayesinde olumlu yönde değiştiği vurgulanıyor.
7. Cam tavana çarpmak her idealist kadının kaderinde mi var?
Araştırmalar iş hayatında “kadın-erkek eşitliğinin” yavaş da olsa daha gözle görülür hale geldiğini gösterse de, kadınların erkeklere oranla daha dezavantajlı olacağı iş alanları varlığını sürdürecek gibi gözüküyor. Buna “cam tavan” etkisi adı veriliyor. Bu etkiye göre, kadınların yüksek pozisyonlara çıkarken, gözle görülmeyen fakat etkisi hissedilen şeffaf tavana takılıp belirli bir pozisyondan öteye gidemedikleri vurgulanıyor.
8. Çekicilik düzeyi, en eşitlikçi insanın bile farkında olmadan ayrım yapmasına neden olabilir.
Kadınla erkek yaşlıyla genç arasındaki farkı kolaylıkla gördüğümüz için, tam ayrımcılık yapacağımız esnada kendimizi durdurup doğru kararı vermemiz mümkün! Fakat çekici olanla çekici olmayan arasındaki ayrımı yapmak çok daha zor. Bu nedenle de ayrımcılık yapmak istemeyen, bu konuda kendini olabildiğince “eşitlikçi” tutmuş insanların bile farkında olmadan önyargılı olma ihtimali var.
9. Bu yanılgıyı ortadan kaldırmanın en etkili yolu: “çirkin şansı” etkisi hakkında bilgi sahibi olmak.
İşverenlerin güzel buldukları kadınları başvurdukları pozisyona uygun oldukları halde uygun bulmama risklerini ortadan kaldırmanın en kısa yolunun onları bu yanılgıdan haberdar etmek olduğu vurgulanıyor. Bu bilgi, işverenler için daha yetkin elemanlar kazanmak, çalışanlar içinse oldukları kişiden ödün vermek zorunda kalmadan daha iyi pozisyonlara gelmek açısından hayati önem taşıyor.