Sürekli olumsuz duygu ve düşüncelere sahip olan insanlar “toksik” gibi görünse de, her zaman böyle değil. Bazen olumsuzlukların nedeni doğrudan “biz” olabiliyoruz. Muhtemelen hepimiz sadece bizim için en iyisini isteyen, ancak bir şey elde ettiğimizde aniden üzülen bu “arkadaşlara” sahibiz ya da her şeyi biliyormuş gibi davranan insanlara. Bu tip insanlar hemen hemen hepimizin çevresinde bulunuyor. Eğer çevrenizdeki insanların sizin için zararlı olduğunu, sizi olumsuz etkilediğini düşünüyorsanız, bu insanları tespit edebilmek içinse yazımızı okumaya devam edin. Güveninizi zaman içerisinde yok eden 10 insan tipini listeledik.
1. Her konuda fikri olanlar
Tabii ki bilgili olmak her konuda fikir edinmek güzel. Ancak fikri olmadığı halde her konuda yorum yapan ve kendi düşüncelerinin daima doğru olduğunu savunan insanlar sizi olumsuz etkileyebilir. Bu insanlar sınırlarını kolayca aşıp, size istenmeyen tavsiyeler vermeye çalışabilirler. Onların fikrine katılmadığınızda ise tartışma çıkarabilirler. Yeni fikirlere açık değillerdir. Nadiren başkalarının duygularını düşünürler. Her konuda fikri olan bu kişiler, size hiçbir şey bilmiyormuşsunuz ya da bildiklerinizin bir önemi yokmuş gibi hissettirebilir. Kendi egolarını tatmin etmek için sizi kullanırlar, sonunda ise sizi incitebilir ve güveninizi sarsabilirler.
2. Sürekli dedikodu yapanlar
Bazı insanlar diğerlerinin hayatlarıyla biraz fazla ilgilidir. Başkalarının hayatları hakkında konuşmak onlar için adeta bir hobidir. Herkes hakkındaki detayları bilirler ve bu bilgileri başkalarıyla paylaşırlar. Ancak hayatınızda böyle birinin olması sizi her anlamda olumsuz etkiler. Oturup daha verimli konulardan konuşmak varken, tek amacı dedikodu olan birini dinlemek sizin yaşam algınızı da etkiler. Ayrıca, size başkalarının hayatı hakkında detayları anlatan birinin kişisel yaşamınızla ilgili bilgileri başkalarıyla da paylaşması ihtimalinin yüksek olduğunu unutmayın. Bu kişilerin size zarar vermesi muhtemeldir, bu da sizin güveninizi sarsacak etkenlerden biri.
3. Konuşma narsistleri
Bir arkadaşınızla sohbet ediyorsunuz ve o her konuyu dönüp dolaşıp kendine mi getiriyor? Arkadaşınızın konuşma narsisti olma ihtimali yüksek. Konuşma narsistleri genellikle bütün konuşmaları yapar ve her konuşmanın merkezi olmayı severler. Hayatınızla veya onlarla paylaşmak isteyebileceğiniz şeylerle hiç ilgilenmez.
Her insanın kendi hakkında konuşmak istemesi doğal bir arzu olsa da, bir konuşma narsistiyle sohbet ettikten sonra duygusal olarak kendinizi kötü hissedebilirsiniz. Çünkü onlar duygularınıza yeterince önem vermezler, sizi yalnızca kendilerini ifade etmek ve egolarını tatmin etmek için kullanırlar.
4. Duygusal vampirler
Bazen, bazı insanlar basit bir konuşma ile tüm mutluluğunu ve enerjini tüketebilir. Duygusal vampirler genellikle manipülatiftir, olumsuz duygular besler ve insanlara kolayca hükmedebilirler. Ancak bunu fark etmek o kadar da kolay değildir. Eğer karşınızdaki kişi sürekli endişeli bir ruh halinde veya depresyondaysa, onun davranışlarına dikkat etmekte ve ilişkiniz gözden geçirmenizde fayda var.
5. Drama kraliçeleri
Drama kraliçeleri, en ufak bir şeyden sorun yaratmaya hazırdır. Duygusal yaşamları adeta bir Roller – Coaster’a benzer ve sizin de onlarla birlikte bu iniş ve çıkışları yaşamanız gerekir. Yaşadıkları en ufak bir sorun bile onlar için inanılmaz önemlidir ve sizin mutlaka ona destek olmanız gerekir. Ancak beklentilerini karşılamakta başarısız olursanız, sizi kötü bir arkadaş olarak nitelendirir ve değersiz hissetmenize neden olurlar.
6. Eleştirmeden duramayanlar
Evet, arkadaşlar ya da partnerler birbirlerinde doğru bulmadıkları şeyleri eleştirebilir. Ancak, karşınızdaki kişi sizin oturmanızdan kalkmanıza yürümenizden konuşmanıza kadar her şeyinizi eleştiriyorsa bu noktada ilişkinizi gözden geçirmenizde fayda var. Çok fazla düşünüp her şeyde kusur arayan bu kişiler, hep negatife odaklanarak sizin için önemli olan şeylerde bile hevesinizi kırabilir. Bu da güveninizi zedeleyebilir.
7. Kontrol bağımlıları
Kontrol bağımlılığının üstesinden gelmek oldukça zor. Bu tip insanlar genellikle küçük şeylere takıntılıdır ve kendi isteklerini başkalarına dikte ederler. Başkalarının nasıl davranması gerektiğine karar verirler. Her zaman her şeyi karşılarındaki kişiden çok daha iyi bilirler ve seçme şansı bırakmazlar. Ya onların talimatlarına uymak zorundasınız ya da duygusal patlamalarıyla başa çıkmak zorundasınız! Birinin size nasıl hissetmeniz gerektiğini ve nasıl davranmanız gerektiğini söylemesi güveninizi yavaş yavaş yok edebilir. Onlara size karışmaları için şans vermeyin ve kendi kararlarınız almaya özen gösterin.
8. Manipülatörler
Belki de en tehlikeli olan insan tiplerinden biri manipülatörlerdir. Manipülatörler ne istediklerini bilirler ve bunu elde etmek için çıkarlarınızı göz ardı etmekten çekinmezler. Genellikle insanlar onları sever . Ancak, daha yakından bakarsanız, nadiren yakın arkadaşlar edindiklerini ve uzun süreli ilişkilerde iyi olmadıklarını fark edeceksiniz.
Manipülatörler, söylediğiniz her şeyi kendi yararlarına çevirir ve onlarla yüzleşirseniz muhtemelen sizin sinirlerinizle oynarlar, kontrolünüzü kaybetmenizi sağlarlar. Manipüle edildiğinizi ve aslında içinde olmak istemediğiniz durumlara sürüklendiğinizi anlamak için kendinize ne istediğinizi sık sık sorun.
9. Bağımlı kişilikler
Bu tip insanlar hayatınıza çok fazla olumsuzluk getirebilir. Son yıllarda, birçok film bu insanları çekici gibi gösterse de aslında bu insanlar, kendi başlarına herhangi bir şey yapamayan “sinik” tiplerdir. Bu kişiler herhangi küçük bir şey yapmak için bile size ihtiyaç duyar. Size gereğinden fazla bağlılık gösterirler. Bir iiniz olduğunda ve onları ektiğinizde ise hemen reddedilmiş ve güvensiz hissederler ancak psikolojik travmalarını düzeltmek sizin işiniz değil, bu nedenle hayatınızda böyle biri varsa ilişkinizi gözden geçirmenizde fayda var.
10. Pasif agresifler
İletişim başarılı bir ilişkinin anahtarıdır. Ancak pasif agresif kişiler bir sorun olduğunda bunu konuşup çözmek yerine sessiz kalmayı tercih ederler. Sessizlikleri ile karşı tarafa baskı uygularlar. Bu insanlar öfkelerini, sağlıklı ve olgun bir şekilde yönetemez ve herhangi bir olumsuzluk yaşandığında eşlerini veya arkadaşlarını sessiz kalarak “cezalandırır”.
Bu davranış genellikle duygusal istismar olarak kabul edilir. Anlaşmazlığı barışçıl bir şekilde çözmeye istekli olabilecek diğer insanları, artık problemle nasıl başa çıkacaklarını bilemedikleri ve kendilerini işe yaramaz hissettikleri bir duruma sürüklerler.
Kaynak: 1