Antik Mısır yazı sistemi olan hiyeroglif, Mısır’ın derin ve zengin kültürel mirasını, inançlarını ve sanatsal bakış açısını yansıtan bir ifade biçimi olarak büyük bir önem taşıyor. Mısırlılar, hiyeroglifler aracılığıyla hem günlük yaşamını, dini ritüellerini ve toplumsal düzenlerini belgeliyor hem de onları görsel olarak tasvir ediyordu. Hiyeroglif işaretleri, basit birer sembol olarak tanımlamak büyük bir hata olur. Çünkü her bir sembol, Mısır’ın dini inanışlarına, tanrılara adanan ritüellere ve sıradan insanların yaşamına dair derin ipuçları barındırıyor. Bu işaretler sayesinde, Antik Mısır medeniyetinin düşünce dünyasına daha yakından bakma ve onların dünya algılarını anlama fırsatına sahibiz. Bu yazımızda, Mısır’ın günlük yaşamında yaygın olarak kullanılan bazı nesnelerin hiyerogliflerde nasıl temsil edildiğini ve bu temsilin ardındaki sembolik anlamları detaylı bir şekilde inceleyeceğiz. İşte hiyerogliflerde yer bulan eski Mısır’dan günlük eşyalar…
1. Çapa
Tarımın sembolü çapa, tarıma dayalı bir toplum olan Mısır’da hayati bir araçtı. Çiftçiler, toprağı işleyip ekime hazırlamak için çapayı kullanırdı. Aynı şekilde, kerpiçten yapılan binalarda çalışan işçiler de bu aleti kullanarak toprağı kırarlardı. Bu yüzden, hiyerogliflerde çapa, “toprak işlemek” veya “mer” gibi kelimeleri yazarken sıkça kullanılırdı. Tarım, Mısır medeniyetinin temel taşlarından biri olduğu için bu sembol, kültürel olarak da büyük bir öneme sahipti.
2. Somun ekmek
Mısır’ın temel gıdası ekmek, Mısır halkının beslenme düzeninin en temel unsurlarından biriydi. Mezarlarda, ölen kişinin ruhuna adak olarak 1000 somun ekmek ve 1000 sürahi bira sunulurdu. Ekmek, genellikle yuvarlak bir somun şeklinde tasvir edilirdi ve bu şekil “ekmek” kelimesini ifade etmek için kullanılırdı. Bugün bile Yukarı Mısır’da kadınlar, benzer ekmek somunları pişirirler. Bu da bize, Mısır’ın binlerce yıllık ekmek kültürünün hala yaşadığını gösteriyor.
3. Tencerede pişmiş özel ekmek
Eski Krallık döneminde, işçiler piramitleri inşa ederken özel bir ekmek türü tüketiyordu. Bu ekmek, konik kaplarda pişiriliyordu ve o dönemde çok popülerdi. Arkeologlar, bu ekmeğin ekşi mayalı olabileceğini düşünüyorlar ve ekmeği yeniden yapma çalışmaları bile gerçekleştirdiler. Hiyerogliflerde bu ekmek sembolü, genel olarak yiyecekleri ifade etmek için de kullanılırdı.
4. Adak matı
Mısır’da bazı hiyeroglifler, iki farklı işaretin birleşmesiyle yeni anlamlar kazanırdı. Örneğin, pişmiş ekmek işareti ve kamış hasır işareti bir araya getirildiğinde, “adak” anlamı ortaya çıkardı. Bu işaret, mezar taşlarında yazılan en yaygın adak formüllerinde kullanılıyordu. Aynı zamanda, “dinlenme” ve “barış” kelimelerinde de yer aldığı için, bu sembol Mısır’ın dini ve kültürel yaşamında önemli bir yere sahipti.
5. Bayrak direği
Mısır tapınakları, sadece kraliyet ailesi ve rahipler tarafından ziyaret edilebiliyordu. Halk ise tapınağın dışındaki alanlara girebiliyordu. Tapınakların önünde yükselen bayrak direkleri, Karnak ve Luksor gibi büyük tapınakların ikonik unsurlarındandı. Bu bayrak direklerinin günümüze ulaşmamış olmasına rağmen, tapınak duvarlarında hala bu direklerin durduğu yerler görülebilir. Hiyerogliflerde bayrak direği, “tanrı” anlamına gelen bir sembol olarak da kullanılıyordu.
İlginizi çekebilir:
Firavunlardan Kölelere: Antik Mısır Medeniyetindeki Sosyal Sınıflar Hakkında Bilmeniz Gerekenler
6. Seramik fırını
Eski Mısır’dan günlük eşyalar yazımıza devam ediyoruz. Günlük yaşamın vazgeçilmezi seramik eşyalar, eski Mısır’ın günlük yaşamında modern plastik kadar yaygındı ve tek kullanımlık olarak üretilirdi. Seramik fırınlar, bu eşyaları pişirmek için yüksek sıcaklıklarda kullanılırdı. Hiyerogliflerde tasvir edilen bu fırınlar, “fırın” anlamına gelen kelimeleri yazmak için kullanılırdı. Mısırlılar, seramik fırınlarıyla bugünkü modern fırınlara benzeyen yapılar inşa etmişlerdi.
7. Tekne
Eski Mısır’da uzun mesafeli ulaşımın en önemli araçlarından biri teknelerdi. Nil Nehri, bu dönemde doğal bir otoyol görevi görüyordu ve dünyanın en uzun nehri olarak Orta Afrika’dan Akdeniz’e kadar uzanıyordu.
Akıntıya uygun olarak seyahat eden tekneler, kuzeye doğru akıntı ile kolayca ilerleyebiliyordu. İlginç olan ise, Mısır’da kuzeyden sürekli esen bir rüzgarın olmasıydı; bu sayede denizciler, güneye yani akıntıya karşı seyahat ederken yelken açarak rüzgarın gücünden yararlanabiliyordu. Hiyerogliflerdeki tekne sembolü ise “kuzey” kelimesi anlamının yerine kullanılıyor.
8. Kasap bloğu
Eski Mısır’ın günlük yaşamına dair pek çok detay, modern Mısır’da hala kendini gösteriyor. Bunlardan biri de, günümüzde Kahire’de hala elle yapılan ve kasaplar tarafından kullanılan ahşap kasap bloklarıdır. Üç ayaklı bu bloklar, hiyerogliflerde de yerini bulmuş ve “altında” ya da “depo” gibi anlamlarla ilişkili olarak kullanılmıştır.
9. Nu kavanozu
Bu hiyeroglif, bir su testisini simgeliyor ve “nu” sesini ifade etmek için kullanılıyordu. Daha sonraki dönemlerde ise çoğul kelimelerle birlikte “of” anlamına gelmeye başladı. Eski Mısır’da krallar, tanrılara adak sunarken diz çökerek ellerinde iki testi tutar halde betimlenirdi. Bu hiyeroglif, su ve kutsal adakların bir sembolü olarak karşımıza çıkar.
10. Katiplerin eşyaları
Antik Mısır’da genç çocuklar katip olmayı hayal ederdi; bu meslek hem iyi bir kazanç sağlıyor hem de fiziksel işlerden uzak bir yaşam sunuyordu. Hatta göbekli olmak, bu mesleğin avantajlarından biri sayılırdı! O dönemde okuma yazma oranı sadece %5 civarındaydı, bu yüzden katipler toplumda büyük bir öneme sahipti.
Katipler, yazma bilmeyenler için papirüs belgeler düzenlerdi ve her katip, yanında belirli araçlar taşırdı: Siyah ve kırmızı mürekkepli bir palet, kamış kalemler için bir tüp ve mürekkep ya da diğer malzemeler için deri bir çanta. Bu eşyalar hiyerogliflerde de kendine yer bulmuştu ve kelime anlamları aynı şeyi ifade ediyordu.
İlginizi çekebilir:
Astrologdan Bira Üreticisine: Antik Mısır’ın En Saygın 5 Mesleği
11. Elek
Mısır bilimciler, bu hiyeroglifin bir insan plasentasını temsil ettiğinden uzun süredir şüpheleniyorlar. “Kh” sesini ifade etmek için kullanılan bu sembol, ayrıca “bebeğe ait” anlamına gelen kelimelerde de yer alıyordu. Bunun bir plasenta olması mantıklı görünse de, günümüzde bunun aslında bir elek olduğu düşünülüyor. Mısırlılar, bir bebeğin doğumundan sonraki yedinci günde bebeği bir elekte sallayarak gerçekleştirdikleri bir ritüel yaparlar; bu ritüelin köklerinin antik Mısır’a dayandığına inanılıyor.
12. Kartuş
Kartuş, diğer hiyerogliflerden oldukça farklıdır çünkü her zaman diğer glifleri çevreler. Bir ipi simgeleyen bu hiyeroglif, firavunların doğum isimleri ve taht isimlerini çerçeveler. Kartuş, metnin yönüne göre yatay veya dikey olarak kullanılabilir ve kraliyet gücünün bir simgesi olarak büyük önem taşır.
Kaynak: 1