Güney Kore; yüksek refah düzeyi, dev teknoloji şirketleri ve kendine özgü kültürel özellikleriyle oldukça ilgi çekici bir ülke. Öyle ki Güney Kore’de çekilen dizi ve filmlerin, bu topraklarda ortaya çıkan müzik gruplarının tüm dünyada milyonlarca hayranı var. Ancak Güney Kore’nin özellikle Batı dünyasındaki milyonlar için hayli ilginç bir ülke olduğunu da belirtmek gerekir. Çünkü bu Uzak Doğu ülkesi, oldukça sıra dışı uygulamalara, geleneklere ve elbette mekanlara ev sahipliği yapıyor. İşte, “hayvan kafeleri” de Güney Kore’deki ilginç mekânlar arasında yer alıyor. Özellikle başkent Seul’deki bazı tematik kafeler aralarında kedilerin mirketlerin, yılanların ve hatta rakunların bulunduğu onlarca farklı hayvan türüne ev sahipliği yapıyor. Bu hayvan kafeleri, tüm dünyada büyük bir ilgiyle karşılansa da özellikle son yıllarda ciddi tepkilerin odağında yer alıyor. İşte Güney Kore’deki tartışmalı hayvan kafeleri hakkında bilmeniz gerekenler.
İlginizi çekebilir:
Güney Kore Gezi Rehberi: Nereye Gidilir, Ne Yenir, Nerede Konaklanır?
Güney Kore, kendine özgü özellikleriyle günümüzün en popüler ülkelerinden biri konumunda
Ülkede kullanılan ileri teknoloji ürünleri, Güney Kore’nin müzik grupları, dizileri veya filmleri tüm dünyada büyük bir ilgiyle takip ediliyor. Güney Kore, popüler kültürü önemli ölçüde etkiliyor. Ancak ekonomik ve teknolojik açıdan günümüzün en önemli ülkeleri arasında yer alan bu Uzak Doğu ülkesinin özellikle Batı dünyasında yaşayan insanlar için hayli ilginç bir yer olduğunu da belirtmek gerekir. Çünkü Güney Kore, yalnızca sıra dışı teknolojilere, geleneklere veya uygulamalara değil, ilginç mekânlara da ev sahipliği yapıyor.
Hayvan kafeleri Güney Kore’deki en ilginç mekânlar arasında yer alıyor
Ülkede, farklı konsept ve temaya sahip sayısız kafe veya restoran bulunuyor. İşte hayvan kafeleri de bu tematik mekânlardan. Ancak bu kafeler ülkedeki diğer ilginç kafelerden çok daha popüler. Öyle ki dünyanın farklı noktasındaki pek çok insan, yalnızca bu tuhaf mekanları ziyaret edebilmek için Güney Kore’ye seyahat ediyor.
Bazı kaynaklara göre bilinen ilk hayvan kafesi 1998 yılında Tayvan’da açıldı
1998 yılında faaliyete geçen ilgili kafenin, çok sayıda kediye ev sahipliği yaptığı, kafenin müşterilerinin etrafta özgürce dolaşan kediler eşliğinde yemek yediği ve içeceklerini yudumladığı biliniyor. Bu sıra dışı konsept, özellikle Asya’nın farklı ülkelerinde kısa sürede popüler hale geldi. İlk hayvan kafelerinin pek çoğunda kedi ve köpek başta olmak üzere evcil hayvanlara rastlanıyordu. Ancak söz konusu Güney Kore olduğunda işler biraz karmaşık bir hal alıyor.
Güney Kore’deki bazı hayvan kafeleri koyunlara, kangurulara, yılanlara ve hatta rakunlara ev sahipliği yapıyor
Öyle ki başkent Seul başta olmak üzere büyükşehirlerdeki bazı hayvan kafelerinde pek çoğu vahşi doğaya ait onlarca farklı hayvan türü bir arada yaşıyor.
Güney Kore’deki hayvan kafelerinin sayısının özellikle son 10 yılda ciddi şekilde arttığı ifade ediliyor
Tüylü dostlarımız tarafından yaşam alanı haline getirilen bu sıra dışı mekânlarda yemek yemek veya bir şeyler içmek pek çok insan için hayli ilgi çekici. Dünyanın farklı noktalarından sayısız insan sırf etrafta dolaşan kanguruların veya mirketlerin arasında yemek yemek, birkaç saatliğine de olsa bu canlılarla aynı ortamı paylaşmak için hayvan kafeleri ziyaret ediyor.
Hayvan kafeleri, pek çok insan için hayli ilgi çekici olsa da bu yapılara tepki gösterenler de var
Elbette bu tepki büyük oranda hayvan hakkı savunucularından geliyor. Öte yandan pek çok bilim insanı da vahşi doğada yaşayan canlıların adeta bir obje haline getirildiği bu yapıların faaliyetlerine son vermesi gerektiğini dile getiriyor.
Bu kafelerin, hayvanların ağır koşullar altında yaşadığı bir kafesten farksız olduğunu düşünenlerin sayısı hayli fazla
Pek çok insan, bu mekanların hayvanların fizyolojik ve psikolojik sağlığı için oldukça zararlı olduğu görüşünde. Uzmanlara göre ise hayvan kafeleri hem tüylü dostlarımızın hem de insanların sağlığını tehdit ediyor. Güney Kore’deki hayvan kafelerine yönelik eleştiriler de gün geçtikçe daha şiddetli hale geliyor. Bu doğrultuda Güney Kore hükûmetinin hayvan kafelerine yönelik yeni bir yasa çıkardığı ve çeşitli önlemleri hayata geçirmeye hazırlandığı ifade ediliyor.
Ülkede, hayvanat bahçesi veya akvaryum ruhsatı bulunmayan mekânlarda vahşi hayvanların sergilemesi yasaklandı
Güney Kore’deki hayvan hakları savunucular geçtiğimiz aralık ayında çıkarılan yasadan hayli memnun. Ancak yasayı yetersiz bulanlar da var. Çünkü yasa yalnızca vahşi hayvanları kapsıyor. Yani sadece kedi, köpek veya koyun gibi hayvanların yer aldığı kafeler için herhangi bir yaptırım söz konusu değil.
Hayvan kafelerinin kapatılması halinde, yaban hayatında yaşaması mümkün olmayan pek çok canlının evsiz kalacağını ileri sürenler de var
Çünkü pandemi döneminde ülkedeki çok sayıda hayvanat bahçesinin kapatıldığı, kafelerdeki hayvanların büyük oranda, daha önce bu hayvanat bahçelerinde yaşayan canlılar olduğu belirtiliyor. Bu sebeple bazı insanlar hayvan kafelerinin de kapanması halinde, çok sayıda vahşi hayvanın gidecek bir yerinin olmadığı kanaatinde.
Bu insanlara göre hayvanları ait oldukları yere yani vahşi doğaya bırakmak ise bir iyi bir fikir değil
Çünkü uzun zamandır insanlarla iç içe ve vahşi doğa koşullarından uzakta yaşıyorlar. Bu nedenle vahşi doğaya yeniden adapte olmaları ve bu süreçte hayatta kalmaları pek kolay değil. Kısacası hayvan kafeleri uzun süredir Güney Kore’deki en ilginç ve tartışmalı mekânlar arasında yer almaya devam ediyor.
Kaynak: 1