Bilim insanları yüzlerce yıldır, evrene, evrenin içindeki güneş sitemine ve gezegenlere dair çalışmalar yapıyor. Gezegenlerin keşfinden beri gezegenlerin yıldızların etrafında nasıl oluştuğunu anlamaya, dünyadan farklı gezegenlerde yaşam olup olmadığını belirlemeye çalışıyorlar. Sistemli bir şekilde işleyen ve her şeyin bir bütünün parçası olduğunu evrenin gizemini çözmek için çaba harcıyorlar. Geçtiğimiz aylarda aslında “var olmaması gereken bir gezegen” keşfedilmiş ve bu durum gezegenlerin oluşumuna dair terorileri çürütmüştü. Şimdi ise güneş sisteminin kenarında gizemli bir duvar keşfedildi. Detaylara birlikte bakalım.
Bilim insanları, güneş sisteminin kenarında gizemli bir duvar keşfetti
Bir yıl önce, 5 Kasım 2018’de NASA’nın Voyager 2 isimli insansız uzay aracı, güneş tarafından yaratılan parçacıkların ve manyetik alanların koruyucu kabarcığı olan heliosferden ayrılarak, tarihte bunu gerçekleştirebilen ikinci uzay aracı olmuştu. Voyager 2 Dünya’dan yaklaşık 11 milyar mil (18 milyar kilometre) uzaklıktaki yıldızlararası uzaya veya yıldızlar arasındaki bölgeye girmişti.
Nature Astronomy dergisindeki ise Voyager 2’nin tarihi geçişi sırasında ve sonrasında bilim adamlarının neler gözlemlediğini anlatan 5 araştırma makalesi yayınladı
Makalelerdeki bilgiler birleştirildiğinde ise bulgular güneş sisteminin sona erdiği ve uzayın engin okyanusunun başladığı kozmik bir kıyı şeridini işaret ediyor
Güneş Sistemimizin dış sınırının, Güneş ve Dünya arası mesafeden yaklaşık 100 kat daha uzakta. İçinde bulunduğumuz sistemin dış yörüngesinde, yıldızlararası alanla Güneş Sistemi’nden gelen parçacıkların etkileşime girdikleri bir bölge var. Bu bölge, Güneş Sistemi’ni tamamen çevreliyor. Daha detaylı konuşacak olursak, Güneş’ten giden yüklü hidrojen atomları, diğer yıldızlardan gelen yüksüz hidrojen atomlarıyla burada karşılaşıyor. Bu bölgeye verilen isim ise heliosfer. Heliosferin keşfinin ardından ise burada bir çeşit hidrojen birikmesi gerçekleştiği öne sürülmüştü. Voyager 2’nin heliosferi geçmesiyle bu tez kanıtlanmış oldu.
Yani güneş sisteminin kenarında gizemli bir duvar bulunuyor. NASA astrofizikçisi Jeffrey Hayesbu keşifle ilgili olarak;
“İlk defa “evin” sınırlarını bıraktık ve ilk geçici adımlarımızı, parçası olduğumuz Samanyolu galaksisinden uzaya atıyoruz. İlk uydunun yayınlanmasından bu yana sadece 62 yılda bu mesafeyi kat etmek inanılmaz bir başarı. Gelecek 62’in ne getireceğini kim bilebilir? Heliosfer, yalnızca bazı parçacıkların onu geçmesine izin veren, biraz gözenekli bir sınır görevi görüyor. Hala anlamadığımız birçok konu var.” dedi.
Öte yandan heliosfer tabakasında hidrojen birikmesinin gerçekleştiği Voyager 1 ve Voyager 2 isimli uzay araçları tarafından 30 yıl önce keşfedildi
Ancak Voyager 1 ve Voyager 2 tam bilgi vermek için yeteli donanıma sahip değil. Bu nedenle New Horizons isimli uzay aracı sayesinde, daha detaylı bilgi edinilebilecek. New Horizons’un ise Güneş Sistemi’nin heliosfer tabakasını 10 ila 15 yıl içerisinde geçeceği söyleniyor.