Netflix’in son dönemlerdeki en çok izlenen filmi Don’t Look Up, uzay ve gök taşlarına yönelik ilgili oldukça artırdı. Adam McKay’in yönettiği film, Dünya’ya doğru hızla ilerleyen devasa büyüklükteki bir kuyruklu yıldız karşısında insanların verdiği tuhaf tepkileri konu alıyor. Peki gerçek hayatta böyle bir durumla karşılaşırsak yetkililer gerçeği halka açıklayacak mı? Gelin NASA araştırmacılarının gök taşı tehdidi hakkında değerlendirmelerine yakından bakalım.
2016 yılında NASA bünyesinde Gezegen Savunma Koordinasyon Ofisi adı altında bir örgüt kuruldu
Gezegen Savunma Koordinasyon Ofisi, herhangi bir gök taşı çarpışma riski söz konusu olduğunda hükümetlere, medya kuruluşlarına ve topluma zamanında ve doğru bilgiyi sağlamaktan sorumlu.
Ofiste görev yapan Kelly Fast, tarih boyunca asteroitlerin gezegenimize çarptığını ve bu durumun tekrar yaşanacağını belirtiyor
Fast, “Dünya’ya asteroit çarpacak mı?” isimli kısa videosunda; “Asteroitler bizi bulmadan önce onları bulmamız önemli, çünkü onlar bizi yakalamadan önce bizim onları yakalamamız gerekecek” ifadelerini kullanıyor. Aynı zamanda asteroit çarpmasının, önlenebilecek tek doğal afet olduğunun altını çiziyor. Öte yandan NASA’nın Goddard Merkezi’nde görev yapan Michelle Tyler konuyla ilgili: “Biz insanız ve tehlikeli bir şeyin geleceğini bilseydik, onu saklamamızın bir yolu olmazdı. Bunun, komplo teorisyenlerini ikna etmeyeceğini biliyorum ama NASA’daki çalışmalarımıza dair en sevdiğim şeylerden biri, bunların şeffaflığı ve kötü bir şey olsa bile size anlatacak olmamız.” açıklamasında bulundu. NASA araştırmacıları şu an için Dünya’ya çarpma riski olan herhangi bir asteroit tespit edemedi. Yine de NASA’nın bu konuda her zaman bir planı var.
DART misyonu, NASA’nın tehlikeli gök taşlarına karşı gerçekleştirdiği en önemli projelerinden biri
DART (Çifte Asteroit Yönlendirme Denemesi) adı verilen bu projeyle, risk teşkil eden asteroitleri yörüngeden çıkarma yöntemleri deneniyor. Bu anlamda DART misyonu, ilk gezegen savunma görevi olarak tanımlanıyor. 24 Kasım 2021’de SpaceX’in Falcon 9 roketiyle fırlatılan uzay aracı, Dünya’ya yönelik herhangi bir tehdit oluşturmayan Didymos ve Dimorphos isimli iki gök taşına doğru yol alıyor. Uzay aracının Eylül ayında gök taşlarına ulaşması bekleniyor. Uzay aracı saniyede 6,6 kilometre hızla Dimorphos’a kasten çarparak gök taşının yörüngesini değiştirmeyi hedefliyor.
NASA araştırmacıları Dimorphos’un hızının %1 oranında değişeceğini ön görüyor. Bu değişim, teleskoplarla gözlemlenebilecek. Bu şekilde görevin başarılı olup olmadığı kolayca anlaşılabilecek
Don’t Look Up filminin bilim danışmanlarından Amy Mainzer, kuyruklu yıldız fikrini oluştururken gerçeklikten çok uzak olmayan bir şey seçmeye çalıştığını belirtiyor. Mainzer aynı zamanda Geniş Alan Kızılötesi Araştırma Gezgini isimli teleskobun baş araştırmacısı olarak görev yapıyor. Don’t Look Up filmine danışmanlık yaptığı sırada ünlü kuyruklu yıldız NEOWİSE’dan ilham aldığını belirtiyor. Öte yandan Mainzer’a göre filmdeki kuyruklu yıldız; pandemiler, iklim değişikliği ve günümüzün diğer acil sorunlarını da temsil ediyor. Fakat bilim insanları, filmdekinin aksine böyle bir durum söz konusu olduğunda tehlikenin halkla paylaşılacağını belirtiyor.
Kaynak: 1