Ana sayfa » Yaşam » Fantastik Film Değil! Gerçek Hayatta Süper Güçlere Sahip Olan İnsanlar
Fantastik Film Değil! Gerçek Hayatta Süper Güçlere Sahip Olan İnsanlar
Süper güçler sadece çizgi romanlarda ve Hollywood filmlerinde mi var? Kesinlikle hayır! İşte aramızda dolaşan, adeta süper kahraman gibi yeteneklere sahip gerçek insanlar ve onların hikayeleri.
Süper kahramanlar sadece çizgi roman sayfalarında ya da Hollywood filmlerinde mi yaşar? Aslında hayır. Gerçek dünyada da doğanın sınırlarını zorlayan, adeta bir bilim kurgu karakteriymiş gibi yaşayan insanlar var. Elbette gözlerinden lazer fırlatmıyorlar, ama sahip oldukları yetenekler o kadar olağanüstü ki, onları izlerken “bu mümkün mü gerçekten?” demekten kendinizi alamıyorsunuz. Bilim insanları da bu gizemli yeteneklerin peşinde: Genetik mutasyonlar mı etkili, yoksa insan iradesinin sınır tanımayan gücü mü? Gerçek hayatta süper güçleriyle ün salmış gerçekten süper güçleri olan insanlar var. Hadi gelin onlar kimlermiş birlikte inceleyelim.
Korkuya duyarsız olan adam: Alex Honnold
Yüksekten korkmak, insanın doğasında vardır. Peki ya hiç korkmayan birisiyle tanışsaydınız? Alex Honnold serbest solo tırmanış ustası olarak ip olmadan yüzlerce metre yükseklikte kayalara tırmanmayı başarıyor. Bu yetenek sadece fiziksel cesaretle açıklanamaz, değil mi? Bilim insanları da öyle düşündü ve Honnold’un beynini fonksiyonel MR ile incelediler. Sonuç? Amigdalası yani beyninin korku merkezinde herhangi bir aktivite görünmedi. Honnold’un beyni tamamen normal görünüyordu ama korku sinyallerine karşı neredeyse duyarsızdı.
Araştırmacılar, Honnold’un bu durumunun bir tür zihinsel “şartlanma” ile gelişmiş olabileceğini düşünüyor. Her hareketini milimetrik hesaplarla planlayan Honnold, beynini korku tepkisini bastırmaya eğitmiş olabilir. Bu sadece bir yetenek değil; aynı zamanda yıllar süren yoğun zihinsel bir eğitim. Yine de bu durum süper güçleri olan insanlar listesinde olmaması için bir neden değil.
Normal insanların oksijensizlikten bayılacağı bölgede yaşayabilen topluluk: Şerpa Halkı
Everest gibi ölümcül zirveler birçok insana nefes darlığı ve baş dönmesi getirirken, Himalayalar’ın yerlisi olan Şerpalar, bu yüksekliğe doğuştan adapte. Yani gerçekten. Bilimsel olarak kanıtlanmış durumda. Bu topluluk, oksijenin neredeyse %40 daha az olduğu yüksekliklerde binlerce yıldır yaşıyor. Ve vücutları buna göre evrimleşmiş.
Normal süreçte oksijen azaldığı zaman insan vücudu daha fazla kırmızı kan hücresi üretmeye başlar. Ancak bu da kanın yoğunlaşmasına ve sağlık sorunlarına yol açabilir. Şerpalarda ise durum farklı: Onlar, hücrelerinde oksijen kullanımını optimize eden genetik mutasyonlara sahip. Kalpleri, akciğerleri ve hatta mitokondrileri daha verimli çalışıyor. Yani doğanın kendisi, onlara “yüksek irtifa süper gücü” vermiş.
Nefesini 13 dakika tutabilen insanlar: Bajau halkı
Filmlerde denizin metrelerce altına dalan süper kahramanlar görmeye alışığız. Ama gerçek hayatta da böyle bir halk var: Güneydoğu Asya’daki Bajau halkı, yani “deniz göçebeleri”. Bu insanlar, tüplü ekipman kullanmadan 70 metreye kadar dalabiliyor ve nefeslerini 10-13 dakika arasında tutabiliyorlar. Peki nasıl?
Cevap, vücutlarındaki genetik evrimde gizli. Bajau halkının dalak bölgesi diğer insanlarla kıyasla ortalama olarak %50 daha büyüktür. Dalak, dalış sırasında oksijenle zenginleştirilmiş kanı vücuda salar. Daha büyük dalak yapısı ise daha uzun süre oksijen olanağı sağlar. Bu, onların su altında uzun süre kalabilmelerinin sırrı. Yani Bajau halkı, suyun altındaki dünyada adeta Aquaman’in gerçek hayattaki karşılığı gibi.
Mermiyi ikiye bölen adam: Samuray Isao Machii
Bir kurşunun geldiğini fark edip saniyenin onda biri kadar bir sürede tepki verebilir misiniz? Japon kılıç ustası Isao Machii, bunu başarıyor. Hatta bir BB mermisini havada kılıcıyla ikiye böldüğü görüntüler var! Machii’nin refleksleri, ortalama bir insanın sinir sistemi hızının çok ötesinde. Sadece hız değil, aynı zamanda keskin bir odak ve olağanüstü beden kontrolü de gerektiriyor bu yetenek.
Machii’nin bu becerisi yalnızca doğal bir yetenek değil; yıllar süren disiplinli bir eğitim ve meditasyonun da ürünü. Bilim insanları hâlâ, bu kadar karmaşık hareketlerin nasıl bu denli hızlı ve kusursuz şekilde yapılabildiğini anlamaya çalışıyor. Samuray Isao Machii, süper çevikliğin ete kemiğe bürünmüş hali diyebiliriz.
İki yüz kişinin yüzünü ve ismini dakikalar içinde ezberlemek mümkün olabilir mi? Veya rastgele karıştırılmış bir deste kartını sadece 20 saniye içerisinde sıralamak. Bunlar bilim kurgu değil, hafıza şampiyonalarının sahneleri. ABD Hafıza Şampiyona’sında yarışan bazı hafıza ustaları, sıradan insanlar gibi görünseler de zihinlerini bambaşka bir seviyede kullanıyorlar.
Uzmanlara göre, bu yetenek tamamen doğuştan gelmiyor. Hafıza teknikleri, örneğin zihin sarayı (memory palace) veya görsel kodlama, herkesin öğrenebileceği yöntemler. Araştırmalar, bu teknikleri sadece altı hafta çalışan kişilerin bile beyin bağlantılarını ciddi anlamda geliştirebildiğini gösteriyor. Yani, biraz sabır ve antrenmanla, hepimiz birer hafıza şampiyonu olabiliriz. Şampiyonların kurucusu olan Anthony Dottino ise hafıza şampiyonlarının herhangi farklı bir yanı olmadığını ve sadece pratik yaptıklarını belirtiyor.
Süper güçler yalnızca fantastik senaryolara ait değil. İnsanoğlunun hem bedeni hem de zihni, şaşırtıcı biçimde sınırları zorlayabiliyor. Genetik miras, kararlılık, antrenman ve doğru tekniklerle sıradan bir birey bile olağanüstü yetenekler geliştirebilir. Belki de içimizde bir yerlerde, keşfedilmeyi bekleyen bir süper güç saklıdır… Ne dersiniz, sizde hangi süper güç olabilir?