Her kelimesi Feminin (dişi) ve Masculin (erkek) diye ayrılan, efsanevi fiil çekimlerine ev sahipliği yapan, telaffuzu boğazda tahriş yaratan Fransızcanın okul hayatı boyunca çok sık karşılaşılan ve bu dilde eğitim veren okullardan mezun olanların adeta beynine kazınmış birtakım kelime ve cümleleri vardır ki aradan 50 sene geçip Fransızcayı unutsanız bile bunları asla unutamazsınız…
1. Ülkemizdeki en bilindik temsilcisi Aşk-ı Memnu dizisindeki Zerrin Tekindor olan “Mademoiselle”
Hazırlık sınıfında ilk gün öğretilen bu sözcük Fransızcada genç kızlara ve henüz evlenmemiş olan kadınlara hitap etmek için kullanılır… 5 sene boyunca kaç kez duyduğumuzu düşünmek bile yorucu…
2. Bayım anlamına gelen ve hocaların erkek öğrencilere hitap etmek için kullandığı “Monsieur”
Bu sözcük zaman zaman Türkçe isimlerle komik kombinasyonlar oluştursa da yapacak bir şey yok…
3. Fransız hocalar tarafından ağızdan bir şey fırlatılırmışçasına “vuihh“ şeklinde telaffuz edilen “Oui”
Bu sözcük kullanılma yerine göre “ebeeeeh vuiihhh” şeklinde de kullanılır ki gerçekten herkeste iyi durmaz…
4. Alt notalarında “Allah cezanızı versin ömrümü tükettiniz!” gibi duyguları barındıran “Ça suffit!”
Hocaların ders sırasında sık sık kullandıkları bu güzide kelime sözlükte “yeter!” anlamına gelse de içinde derin duygular barındırır…
5. Hocanın sorusuna verilen cevabın kalitesine göre söyleniş şekli değişen “Voilà!”
“İşte” anlamındaki bu kelime eğer cevap eh işte kıvamındaysa hoca tarafından vuala!, cevap beklenenden iyiyse vvvuuuaaalah! şeklinde söylenir…
6. Popüler kültürde “Ne manaaaaa!” şeklinde yorumlayabileceğimiz “Pas du Tout!”
Dersi takip etmeyen öğrencilerin konuyla ilgisiz cevap ve yorumlarına karşılık duydukları ve hiç alakası yok anlamında kullanılan bu kelime özellikle arka sırada oturanların duymaktan bıktıkları bir kelimedir…
7. Türkçesi “Napıyosun sen orda?” olan “Qu’est-ce que tu fais-là ?”
Dersle ilgilenmeyen, arkadaşıyla konuşan, uyuyan vb. gibi öğrencilere uyarı anlamında kullanılır…
8. Senin hanene eksi bir yazdım evladım sen şimdi eğlen gül sene sonunda onları toplayıp sözlü notundan seni sınıfta bırakacağım demenin Fransızca özeti: “Moins un”
Sözlüye çalışmadıysanız ya da derste gevezelik yaptıysanız bu kelimeyi duyarsınız…
9. Sınav kağıdı dağıtma törenlerinin olmazsa olmazı, “felaket” anlamına gelen “Quatastrophe!”
Her sınavdan sonra hoca sınav kağıtlarını dağıtmadan önce geleneksel bir konuşma yapar. Konuşma genelde bu sözcükle başlar. Çünkü sınıfın ortalaması genelde yerlerdedir… Eee Fransızca fizik, kimya, matematik zor tabi biraz sonuçta…
10. Raskolnikov’un kürek cezasının zaman zaman yanında hafif kaldığı “Retenue”
Kısaca okuldan sonra kalınan ceza demektir. Eve gitmek yerine Fransızca şiirler, şarkılar ezberlemek ya da fiil çekimleri yapmak zorunda kaldığınız anlardır… Zira ezberletilen şarkılar C’est la vie la la la la laaa! tarzında değil, Sous le ciel de Paris gibi uyku getiren şansonlardır…
11. Tamam anlamına gelen “D’accord”
İlk öğretilen kelimelerden biridir… D’accord a d’accord ile cevap verildiğinde hiç bir sıkıntı çıkmaz…
12. Derse yok yazıldığınızın yazılı belgesi: “Billet d’absence”
Bu okullarda derse hocadan 1 saniye bile sonra girseniz derste yok sayılırsınız… Bir gün içinde birden fazla billet d’absence aldıysanız ertesi gün okula elinizde ailenizin imzaladığı kağıtlarla çek senet mafyası gibi gidersiniz…
13. Sınav sonrası doğru cevapların hoca tarafından öğrencilere beyin fırtınası yaptırılarak en ince ayrıntısına kadar verilme ritüeli: “Correction de l’examen”
Normal okullarda insanlar sınav olur ve biter… Fakat bu okullarda haftalar süren açık oturumlardan sonra nihayet sınav soruları tam olarak cevaplanmış olur… İşin garibi cevapları haftalar süren soruların 1 saatlik sürede yanıtlanmasının beklenmesidir… Bu da bu okulların bir takım cilvelerinden, şirinliklerinden biridir…
14. İstediğiniz kadar Fransızca bilin ya da bilmeyin (!) her francophone öğrenci derdini anlatmaya çalışırken bir yerde tıkanır ve Türkçe konuşur… İşte tam bu noktada hocanızdan “Fransızca lütfen” anlamındaki bu cümleyi duyarsınız: “En français s’il vous plait”
Artık karar sizindir ya konuşmayı orda bırakıp neyse ya çok da şey değildi zaten der ve oradan hızlıca uzaklaşırsınız ya da derdinizi anlatmak için her şeyinizi ortaya koyarsınız…