Lojistik açısından bakıldığında hiçbir spor motorsporları kadar zorlayıcı değil. Ekipmanlar her spor dalında önemli olsa da motorsporlarında sporcu yalnızca sürücü değil, aynı zamanda aracı. Bir yarış aracının performansı direkt olarak doğru ekipmanların, doğru yerde, doğru zamanda bulunması ile ilişkili olduğundan, lojistik de yarışmanın önemli bir parçası.
Formula 1, birçok ölçüde dünyanın en uluslararası spor organizasyonu. Bir yıl içinde gerçekleştirilen 21 yarış süresince takımlar 5 kıta değiştirmekle beraber, yarışlar arasındaki süre 1 hafta kadar kısa olabiliyor. Bu nedenle takımların taşımacılığı gemiler, tırlar ve uçakların adeta kaotik bir dansı ile sağlanıyor.
Formula 1 sadece yarışlar ve eğlenceden oluşmuyor, takımların her biri para kazanma beklentisi olan bir işletme
Günümüzün en değerli Formula 1 takımı Scudaria Ferrari (1,3 milyar dolar) gibi finansal olarak rahat takımlar taşımacılığa daha fazla bütçe ayırabiliyor. Bu, daha fazla ekipman ve yedek parçanın etkinlik alanına zamanında ulaşabilmesi anlamına geliyor ve işler yolunda gitmediğinde kazanmakla kaybetmek arasındaki çizgiyi çizebilecek kadar önemli bir unsur. Bütçesi kısıtlı takımlar için ise bu maalesef bir kabus halini alıyor.
Avrupa ayağı organizasyonun en rahat dönemi
Formula 1’de mücadele eden 10 takımdan 8’i Avrupa merkezli. Bunların dışındaki Hindistan ve Amerika takımlarının da Avrupa’da ikincil merkezleri bulunuyor. Fakat en önemlisi, Avrupa içinde lojistik yalnızca kara ulaşımı ile sağlanabiliyor. Kara ulaşımı, deniz ve hava ulaşımına göre o kadar düşük maliyetli ki, takımlar etkinliklere kendileriyle birlikte “motor evi” olarak adlandırılan binalar getiriyorlar. Bazı takımlarınn motor evleri ofisler, barlar ve büyük bir restoran barındıracak kadar büyük fakat kurulumları 2 günden kısa sürede tamamlanabiliyor.
Tabii ki en rahat dönemde bile zorluklar oluşuyor. 2018 sezonunda 3 hafta süre zarfında sırasıyla Fransa, Avusturya ve İngiltere yarışları yapıldı. En zorlu transfer olan Avusturya-İngiltere rotası, 1700 kilometre uzunluğundaydı. 5 gün içerisinde transfer ve kurulumların tamamlanabilmesi için her tıra 3 sürücü yerleştirildi. Konvoylarda sürücülerin uyuyabilmesi için birer karavan bulunuyordu ve yalnızca yakıt almak için durmaya vakit vardı.
Lojistik faaliyetleri henüz sezon başlamadan başlıyor
2018’de yalnızca 1 hafta aralıkla Bahreyn ve Çin yarışları yapıldı. İki yarış arasındaki mesafe 6000 kilometreydi ve gerekli her şeyin 5 gün içerisinde Bahreyn’den Çin’e taşınıp, kullanılabilir hale getirilmesi gerekiyordu. Daha da kötüsü, iki ülke arasındaki 5 saatlik zaman farkı, takımların 5 saat daha az vakti olduğu anlamına geliyordu. Fakat aslında bu transfer aylar öncesinden başlamıştı bile.
Henüz sezonun ilk yarışları başlamadan 3 ay önce her takım sandalyeler, masalar ve garajlarının bazı unsurları gibi ucuz ekipmanlardan oluşan 5 set (her set ortalama 3 konteynerden oluşuyor) hazırlayıp, bu parçaları ilk 5 kıtalararası yarış alanına yolluyor. Bu yarışlar biter bitmez bir sonraki gerekli alana yollanan setler, bütün kıtalararası yarışların bitiminde kış için aynı yolla takımların merkezlerine alınıyor. Deniz ulaşımının hava ulaşımına göre çok daha uygun fiyatlı olması takımlara büyük tasarruf sağlamakta ama aynı zamanda olağanüstü bir planlama gerektiriyor.
Tüm yarış araçları, gerekli eşyalar ve yüzlerce yedek parça ile 1 haftadan kısa sürede kıta değiştirildi
Bahreyn-Çin transferi, henüz Bahreyn yarışı başlamadan faaliyete geçti. Lojistik müdürleri önem sırasına göre hangi parçaların hangi konteynere koyulması ve hangi konteynerın önce yollanması gerektiği gibi kararları aldıktan sonra parçaların yüklenmesi başladı. Birçok yedek parça yarış sırasında kullanılamadığından -örneğin yarış sırasında aracın motorunu değiştirmek mümkün değil- konteynerlara yüklenmesi bir sorun teşkil etmiyordu. Yarışın bitiminden 15 dakika sonrasında ana toplanma başladı. Her takımın öncelikli konteynerları aynı gün içinde uçağa yüklenip havalandı. Geriye kalan bütün konteynerler ise yarış bitiminden 6-8 saat sonrasında havaalanına doğru yola çıkmıştı bile.
Tek bir transfer için 6 adet Boeing 747 kullanıldı
Damalı bayrak sallandıktan sonraki gün, öğle saatlerinde tüm ekipmanların içinde bulunduğu 6 adet Boeing 747 tipi uçak, Çin rotasında havadaydı. Bu uçaklar Formula 1 tarafından ayırılsaa da takımlar kullandıkları alanın ücretini ödemek zorundalar. Çalışanlar ise maliyet düşürmek adına sıradan ticari seferleri kullanmakta. Yalnızca en yüksek mevkilerdekiler özel seferlerle uçuyor.
Öncelikli ekipmanlar uçak indikten sonra saatler içinde yarış alanında oluyor, fakat takımların ertesi güne kadar alana girişi yasak
Bahreyn yarışının yalnızca 1 gün sonrasında, pazartesi günü gecesi bütün takımların öncelikli konteynerları yarış alanına ulaştı. Takımlar ise yüklerin indirilmesi sırasında alanın boş olması ve herkesin eşit süreye sahip olması adına ertesi sabahı beklemek zorundaydı. Salı günü bu öncelikli sistemlerin kurulumu (garaj parçaları, telekomünikasyon sistemleri vb.) tamamlandıktan sonra, öncelikli olmayann konteynerların teslimatı için alan yeniden boşaltıldı. Çarşamba gecesi bu konteynerların teslimatı tamamlandıktan yalnızca 4 saat sonra bütün garajlar kullanıma hazırdı.
10 Formula 1 takımı, 58 saat içinde bütün ekipmanlarını 6000 kilometre taşıyıp, garajlarını yeniden kurmayı başardı
Dikkatli ve detaylı planlama sayesinde Formula 1, bunun gibi etkileyici lojistik faaliyetleri her yıl başarıyla sürdürüyor. Görüldüğü gibi yarış yalnızca pistte değil, pist dışında da devam ediyor ve takımlar her yıl yaşadıkları bu zorluklara rağmen para kazanma hedeflerine ulaşmaya devam ediyor gibi gözüküyor.
Daha detaylı bilgi için aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz fakat maalesef İngilizce.