Eğer Floransa’ya seyahat planınız varsa olmazsa olmaz gezeceğiniz göreceğiniz, yemek yiyip alışveriş yapacağınız herkeslerin bildiği yerleri tavaf ettikten sonra kalan zamanınızı iyi değerlendirmek isterseniz ya da “Beni ne kaparsa kapsın, sürüden ayrılıyorum” derseniz buyurun size alternatif Floransa rehberi.
Gerçekten şarap içmek istiyorsanız: Piazza del Vino
Adından da anlaşılacağı üzere kendisi bir şarap restoranı ve burada sadece Toscana değil İtalya mutfağına ait en iyi yemekleri bulmanız mümkün. Kendilerinin yalancısıyız ama derler ki her yemeğin malzemesi ait olduğu bölgeden getirtiliyormuş. Eğer sommelier değilseniz ya da çok iyi bir şarap bilginiz yoksa şarap mönüsünde kaybolabilirsiniz. Çünkü şaraplar da yemekler gibi tüm İtalyan şaraplarını barındırıyor ve ufak bir fasikül ebadında. Adını hatırlayamadığım kır saçlı, güleç şahane bir şef garsonları var, biraz Metin Uca’ya benzeyen. Kendisine şaraplar ve yemekler konusunda istediğinizi sorun ve tavsiyelerine uyun. Kendisi şurada ve burada.
Gurmeliğe giriş 101: Trattoria Da Burde
Büyükanne ve büyükbabadan toruna devrolan ve en eski tariflerle pişen Toscana yemeklerine adanmış bir restoran. Restoranın girişi küçük bir şarküteri ve arkası da yemek salonu. Gitmeden önce Facebook sayfasını takip ederseniz dönemsel olarak düzenledikleri gurme etkinliklerine katılabilirsiniz. Toscana yemekleri & bira, Toscana yemekleri & şampanya / konyak / puro gibi. Mart ayında senede bir kereye mahsus olmak üzere cinghiale gecesi düzenleniyor. Merkezden biraz uzak ama gitmeye kesinlikle değer. Mesela şurada.
Mis gibi gerçek İtalyan pizzası: Mosto Dolce
Ev yapımı bira ile taş fırında pişen pizza ya da şahane hamburger yemek isterseniz mutlaka görmeniz gerekiyor burayı. Duvarlarını müşterilerinin Amerikan servislere çizdiği illüstrasyonlar ve karikatürlerin süslediği restoran hep kalabalık. Tren garına çok yakın olması sebebiyle ilk yemek molanızı vermeniz için çok uygun bir lokasyona sahip.
Keyifle bira yudumlamak için: Archea Brewery
Bira seviyorsanız daha iyisini bulamazsınız. Yaklaşık 20 çeşit bira satılan ve her birini ayrı ayrı tadabileceğiniz küçük, lokal, eğlenceli bir bardan bahsediyoruz. Bara müdavimlerinin yanı sıra ağırlıklı olarak üniversite öğrencileri ve mahallede yaşayanlar geliyor. Maç izlemek ve dart oynamak da mümkün. Bir diğer iyi haber; turistler henüz tam olarak keşfetmiş değil. Buyursunlar
En keyifli trafik tabelaları: Clet’in Atölyesi
Biraz da sanat sepet işleri. Daha önce gittiyseniz ya da gidecekseniz Roma, Paris, Londra, Floransa ve daha birçok kentte trafik işaretlerinin bazılarında birtakım farklılıklar göreceksiniz ya da görmüşsünüzdür. Yön gösteren balıklar ya da melekler, yaya geçidinde koşan öğrenciler, tehlike işaretine dönen dur tabelaları. Bütün bu çalışmaları turizmi destekleyen yerel yönetimler yaptı zannederken son gidişimde gerçeği öğrendim; şehre bakışınızı ve gezme biçiminizi değiştiren kişi Clet. Atölyesi de Floransa’da Michelangelo Meydanı’na çıkarken mutlaka önünden geçeceğiniz bir yerde ve genelde açık. Uğrayıp standart turist magnetleri ve hediyelikleri yerine Clet’in yaptığı işleri taşıyan objelerden satın alabilirsiniz.
Takılara bakışınız değişecek: Alessandro Dari
Lüks takı merakınız varsa da yoksa da bulun, gidin, görün. Takılar hakkındaki düşüncelerinize yeni bir boyut kazandıracak bu mekânda, Pitti Sarayı’ndaki fildişi heykellerle yarışan takılarını sergileyen Alesandro Dair ile de tanışabilirsiniz.
Kokunun 1001 çeşidi: Aqua Flor
Parfümün Dansı’nın başkarakterlerinin parfüm butiği olduğuna şiddetle inandığım, haritayla değil koklayarak rahatlıkla bulabileceğiniz bir yer burası. Sadece parfüm değil şahane oda kokuları, sabunlar ve esanslar da var Aqua Flor’da.
Duomo sonrası Duomo manzaralı kütüphane:
Santa Maria del Fiore’yi, yani Duomo’yu gezdikten sonra istediğiniz şey üzerine bahse girerim ki soluklanmak için bir yer aramaya başlayacaksınız. Etraftaki kafeler ve restoran yerine çok yakındaki Biblioteca delle Oblate’ye gitmenizi öneririm. Duomo manzaralı bu kütüphanenin balkonunda hem kalabalıktan kaçmış olursunuz hem de bir şeyler atıştırıp biraz nefes alma şansı bulursunuz.
Süpermarketten bit pazarına alışveriş rotası
Bir fırsatını yakalayıp lütfen bir süpermarkete gidin. Şehir merkezinden biraz uzaktaki birçok süpermarketten birine tramvay ya da otobüs ile rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Kahve demliğinden espresso fincanına, hediyelik eşya dükkânlarında satılan birçok şeyi çok daha uygun fiyatlara satın almanız mümkün. Pazara gitmek isterseniz Cascine Parkı’nda kurulan pazar merkezdekilerden oldukça farklı. Turistlerden çok kentte yaşayanlara yönelik bu parkta giyimden, yiyeceği her şeyi çok daha uygun fiyatla bulabiliyorsunuz. Bir de eğer eski eşyalara merakınız var ise kent merkezine çok da uzak olmayan Mercato Delle Pulci’yi tavsiye ederim. Kendisi bir bit pazarı ve yan yana dizilmiş küçük dükkânlardan oluşuyor. Çukurcuma’daki fiyatların çok altında satın alabileceğiniz pek çok eşya var burada.