Azra Kohen’in aynı adlı kitabından uyarlanan Fi dizisi ilk bölümlerinde; görsel sanatlarla, altın oranla, baleyle, ince psikolojik çözümlemelerle ağzımıza bir parmak bal çaldı ve özendiğimiz bazı batı dizilerinin kalitesini hissettirdi. Her ne kadar daha sonra yüzünü klasik ilişki yumağı konseptine dönse de güncel TV dizilerimize göre hâlâ farkını net hissettiriyor. En azından Ozan Güven gibi yetenekli bir oyuncunun, Cem Yılmaz yarenliği dışındaki haberlerde yer aldığını görmek bile “bu dizi iyi ki yapılmış” demek için yeterli neden. Fi’nin en dikkat çekici repliklerini derledik. Keyifli okumalar.
1. “İnsan olmanın maliyeti çok düşüktür; yumurta, sperm ve kâfi miktarda şehvet ve işte dünyadasın.”
2. “Çok memnun oldum. Can ben, Can Manay.”
“Çok memnun oldum Can Manay. Ben de Duru, sadece Duru.”
3. “Kim olacağını seçebilirsin ya da en azından kim olmayacağını?”
4. “Avcılık bana göre değil, daha doğrusu vahşi doğadaki avcılık faaliyetleri ilgimi çekmiyor.”
“Tavsiye ederim. Sadece bedenini değil, beynini de çalıştıran bir spor.”
“Spor olabilmesi için domuzlara da silah verilmesi gerekiyor. Daha adil bir müsabaka olur.”
5. “İnsanlar kalp krizi geçirdikleri zaman onu kimseden saklamazlar ama ruhsal krizlerini herkesten saklarlar.”
6. “Düşene neden güleriz?” (Sınıfta bir öğrencisi düştükten sonra)
“Komik olduğu için hocam.”
“Yerinde olsam hayatta kalmak için zekama çok güvenmezdim.”
7. “Bu ülkede her şey olabilirsin, bir tek rezil olamazsın.”
8. “Evet, neden buradasınız?”
“Komik değilim. Yani artık komik değilim.”
9. “İnsanları hayatından hata yaptıkları için değil, umudun kalmadığı için çıkarırsın.”
10. “Ben sadece hayattaki seçimlerimle kazandığım şeyler, kaybettiklerime değsin istiyorum.”
11. “İnsanlar aşık olacakları insanı seçemezler.”
12. “Benim isteğim Can Manay’ı yok etmek değil, onu alt etmek.”
13. “İnsan olayları ve nedenleri unutur, ama o insanın sana neler hissettirdiğini asla unutamazsın.”
14. Ve tabii ki kapanış yine Can Manay’dan
“Herkesin senin hakkında bir fikri var. Tanımları, sıfatları, sözcükleri. Nasıl birisin, ne istiyorsun, neleri seversin, hayallerin nerde başlıyor, nerde bitiyor? Sen; birinin aşkısın, annenin kızı, babanın oğlu, başarılı, ezik, yetenekli, sünepe, güzel, çalışkan, merhametli, acımasız, kıskanç ya da sinsi, başkalarının senin hakkında söylediklerini kendi gerçeğin sanabilirsin. Başkalarının hayallerini kendi hayallerin sandığın gibi. Gerçekte ne olduğunu sadece bir şekilde anlarsın: Seçim yapmak zorunda kaldığında. Ancak seçimlerin sana ne olduğunu gösterir?”