Noel Baba’yı nasıl bilirdiniz? Tombul, kırmızı-beyaz kostümlü, aksakallı, sevecen… Hah işte! Öyle bilmeyin! Bunların hepsi çok film izlemekten… Esasında dünyanın tüm Noel Baba figürlerini listelemeye kalksak, her güne bir baba düşerdi. Örneğin İsveç’te kendisi, bir Noel Keçisi Jultomte… Porto Riko’da ise develerle gezen Üç Kral… Meksika’da hediye dağıtan bir bebek El Nino Dios… Hatta Martin Luther’in yoktan var ettiği, Protestanlık ile birlikte doğmuş kurtarıcı bir bebek Christkind… Peki ya Almanca “pençe” anlamına gelen Alpler’in ürkütücü Noel Baba’sı Krampus’u tanıyor musunuz? Bildiğiniz Noel Baba’nın İsviçreli yancısı, eli kırbaçlı siyah kukuletalı Schmutzli tanıdık mı? Hiçbiri tanıdık gelmediyse, öyleyse listemize buyurun. Farklı kültürlerin çok da bilinmeyen Noel Babalar’ını sizin için derledik. Önce tanıdık bir isimden başlayalım.
1. Türk göçmeni Amerikalı Noel Baba
“Bizim kültürümüzde yok!” denilse de, dünyanın en meşhur Noel Baba figürünün hemşerimiz olduğunu duymayan kalmamıştır. Kendisi esasında Anadolu’da yeterli ilgiyi göremeyince ABD’ye yerleşen bir Türk göçmeni sayılabilir. Geyiklerin çektiği kızağıyla gezen, bacadan giren, kırmızı-beyaz kostümlü, aksakallı, tombul bir yaşlı adam. Hediyelerini kimselere gözükmeden çam ağacının dibine ya da ağaca asılmış çorapların içine bırakıp kaçar gider.
2. Hoteiosho; “Yüzde 99’u Şintoist ülkede Noel kutlamak mı?”
Bilemiyorum yani. Zaten Japonların derdi de Noel değil, maksat hediyeleşmek olsun. Hediye almak ve vermekten büyük bir memnuniyet duyan Japonlar için Noel bahane. Kutlamalarını evlerde değil, özellikle hastaneler gibi yardıma ihtiyaç duyanların yanında hediyeleşerek geçiriyorlar. Noel’de aileler kendilerini hayır işlerine adarlar. Yılbaşı gecesi ise evlerini temizleyip süsleyerek Hoteiosho’yu beklerler. Hoteiosho, Budist bir rahibi andıran kel kafalı, şişman, göğüs kısmı açık kırmızı cüppe giyen bir adam. Tüm evleri dolaşarak çocuklara hediye bırakır. Kafasının arkasında da gözü olduğuna inanılan Hoteiosho, doğal olarak Japon çocuklarını biraz ürkütüyor. Japon çocukları genelde tercihlerini, kırmızı burunlu geyiğiyle havada süzülen bir kızak çeken Noel Baba’dan yana kullanıyorlar.
3. Sinterklaas ve yancıları “Zwarte Piete”ler
Hollanda’nın Noel Baba’sı Sinterklaas, Vatikan’a gitse, işsiz kalmayacak kadar papaya benzer. İhtişamlı kıyafetiyle arz-ı endam eden Sinterklaas’ın bu görkemine yaraşır bir de beyaz atı vardır. Sinterklaas, hediye dağıtım işinde kendisine yardımcı olması için Zwarte Piete (Siyah Peter) adlı yardımcısıyla dolaşır. Hediyelerini kendi doğum günü olan 5 Aralık’ta verir. Doğum gününden bir hafta önce çocuklar her gece ayakkabılarını kapı önüne koyarlar. Ayakkabının içine de Sinterklaas’ın atı için havuç, şeker, biraz saman, bir kap su ve istedikleri hediyeyi anlatan not bırakırlar. Sabah uyandıklarında ise bizim Ramazan güllacı gibi sadece Sinterklaas’ta üretilen küçük kurabiyeler ve harf şeklindeki çikolatalar ile küçük birer hediye bulurlar. 5 Aralık akşamı ise büyük gündür! Kapı sert bir şekilde çalınır ve büyükler tarafından yarım aralanır. Zwarte Piete siyah elini içeri doğru uzatır ve içeriye küçük kurabiyeler atar. Bunu gören çocuklar Sinterklaas’ın geldiğini anlar ve kapıya koşar. Kapıda Sinterklaas tarafından bırakılmış hediye paketini bulurlar. Zwarte Piete’nin siyah olması bir dönem Hollanda’da ırkçılık karşıtı eylemlerle karşılaşmasına neden olmuştur. Esasında Zwarte Piete, hediyeleri vermek için bacadan gire çıka kararan pis bir adamdır. Yani adamın bacadan hediye vermek için girdiğine inanıyorsun da; üzerine is, kurum vs. bulaşacağına inanmıyorsun. İnsan gerçekten hayret ediyor!
4. La Befana; “Son pişmanlık neye yarar, her şeyin bedeli var.”
Stil olarak Noel Baba’ya benzer ancak görünüş açısından oldukça farklıdır. Tanrı’nın insan suretinde görünmesini ifade eden Epifani sözcüğünden türeyen bir ada sahiptir. Ayrıca “Befana”, İtalyanca “cadı” anlamına da gelir. İsa’nın doğumunun ardından üç müneccim, hediye vermek üzere bebeği ziyaret etmeye karar verir. Ancak içlerinden biri, ev işlerini bahane ederek gruba katılmaz. Bir süre sonra yaptığı hatayı fark eder ve büyücülere yetişmek üzere yola koyulur. Ancak büyücülere yetişemez. Kutsal ruhun doğumunu kutlayıp hediyesini veremez. O günden bu yana Epifani Bayramı’nın kutlandığı her 6 Ocak akşamı süpürgesine biniyor ve çatılar üzerinde uçarak kutsal ruhlara (çocuklara) hediyelerini teslim ediyor. Bir klasik olarak bacadan giriyor ve şömine üzerine asılan çoraplara hediyeler bırakıyor. Ancak iyi çocuklar için çikolata, şekerleme, hediye bırakan bu cadı; yaramaz çocukların çoraplarını kömür parçaları, soğan, sarımsak ya da tatsız şekerlemelerle dolduruyor.
5. Ded Moroz ve Kar Kızı; “Sürekli eriyor efendim, durduramıyoruz!”
Balkanlar’ın ve özellikle Ruslar’ın Noel Baba’sı Ded Moroz, kıyafetiyle Noel Baba’yı çok andırsa da zaman zaman farklı kıyafet seçimleri ve işlemeli giysileriyle ayrıntıda farklılaşıyor. Ded Moroz’un en belirgin farkları ise başta çocuk kaçırıp fidye isteyen kötü bir büyücüyken, ruhsal bir evrim geçirmiş olması. Bilinen tüm Noel karakterlerinden en büyük farkı ise hiçbir zaman ayrılmadığı yardımcısı ve torunu, kar kızı “Snegurochka”. Yanında bir kız ile gezen tek Noel karakteri Ded Moroz. Üstelik “Snow Maiden” olarak da bilinen güzel yardımcısı masallara, operalara, bale gösterilerine, filmlere konu olacak kadar ünlü. Çocuğu olmayan bir çiftin kardan yaptıkları ve bir perinin can verdiği kar kızı, diğer kızlarla oynadığı bir gün ateşin üstünden atlama oyununda eriyerek buharlaşmış ve bir kar tanesine dönüşmüştür. Başka versiyonlarında ise kar kız, kalbi olmadığından aşkı tanıyamaz. Annesi ona bir kalp verir ve aşkın sıcaklığıyla kız eriyip buharlaşır. Özetle buna benzer birçok öyküde kar kız buharlaşır. Ded Moroz’un torunu olarak arz-ı endam ettiğinde ise güzeller güzelidir ve her zaman dedesine yardım eder. Yılbaşı gecesi çocuklara hediyeler dağıtırlar. Her ikisi Rusya’da Vologodsky Bölgesi’nde Veliky Ustyug adlı bir kasabada yaşarlar ve Rus çocuklar bizzat görmek için ziyaretlerine gider. Ded Moroz’un kulübesinin olduğu yerde ağaç dibine istedikleri hediyeyi anlatan bir not bırakırlar.
6. İmansız, vicdansız Yuletide çetesi
İzlanda’da Noel hediyesi dağıtan bir değil, iki değil, hatta 10 değil tam 13 yaramazdan söz ediyoruz. Yani aramızdaki İzlandalılar alınmasın ama şu kadarcık ülkenin neyine yetmiyor hediye dağıtacak bir tane eleman. Öncelikle kısa bilgi; “Yuletide” Ortaçağ İngilizcesi’nde Noel zamanını ifade eden bir kelime. İzlanda’da Noel hediyelerini dağıtan 13 küçük yaramaz cücenin adı da buradan geliyor. Kadın cüceler Yuletide Lads ve erkek cüceler Yuletide Men. Bir de onlara eşlik eden kedi var, Yuletide Cat. 13 cüce ve kediden oluşan sevimli bir grup gibi gözükseler de yaramaz çocukları kaçıran, sofralardan yiyecek çalan, hatta çok çok yaramaz çocukları kedinin yediği bir garip Noel çetesi. Tabii beş parmağın beşinin bir olmaması gibi bu çete içinde de iyi cüceler var. Bunlar uslu çocukların ayakkabılarının içine Noel gecesi hediye bırakan, yaramaz çocuklara ise hediye yerine patates veren daha mülayim tipler.
7. Günah keçisi Belsnickel
Noel Baba’nın nur yüzüne zeval gelmesin diye Avrupa’nın belli bölgelerinde Noel Baba’ya eşlik eden efsanevi bir figür. Genellikle kürklü dağ adamı tarzı bir figür olarak tasvir edilir ve bazen uzun bir dil ile maske takar. Çocuklar tarafından sevilmek üzere tasarlanan Noel Baba’nın aksine Belsnickel genellikle korkulacak bir karakterdir ve çoğu bölgede çocukları iyi haline getirmeye zorlamak için bir çeşit uyarı olarak kullanılır. Bazı bölgelerde hediye de dağıtır. Almanya’da, iyi niyetli çocuklara Aziz Nicholas bayramı günü olan 6 Aralık’ta şekerleme ve küçük hediyeler verir. Yaramaz çocukları ise ziyaret ederek kömür verir ya da iyi davranmaları konusunda uyarır.
8. “Derin Noel” ilişkileri La Pere Fouettard
Pere Noel, klasik Noel Baba’nın Fransızca konuşanı. Ancak önemli bir fark olarak yanında, yaramaz çocukları korkutma amacıyla La Pere Fouettard adlı bir yardımcıyla dolaşır. Yardımcısı gerçekten de karanlık bir geçmişe sahip. Hikayeye göre, La Pere Fouettard ve eşi 1100’lü yıllarda üç genç adamı kaçırıp öldürüp sonra da güveçte pişirmişler. Bu canilerin kurbanlarını, her nasıl olduysa Noel Baba bulmuş ve hayata döndürmüş. Bunun karşılığında La Pere Fouettard tövbe etmiş, imana gelmiş, kendini Noel Baba’ya adamış. Paslı zincirleri ve anahtarları taşıyarak Noel Baba’nın hep etrafında olmuş. Korkutulması gereken çocukları bu korkutmuş. “Derin Noel” işlerine hep bu bakar olmuş. Noel Baba’nın iyilik timsali imajına gölge düşmemiş.
9. Türk topraklarının yardımsever atası: Ayaz Ata
Bizim kültürümüzde var mı, yok mu tartışmaları sürerken Özbek, Kazak, Kırgız ve Azeri kültüründe var olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Ayaz Ata; Türk, Altay ve Orta Asya mitolojilerinde, özellikle Kazaklar’da ve Kırgızlar’da “Soğuk Tanrısı” olarak tanımlanıyor.
Ayas Han olarak da bilinen Ayaz Ata, Ay ışığından yaratılmış ve soğuk havaya neden olduğuna inanılıyor. Kışın soğukta ortaya çıkar ve kimsesizlere, açlara yardım eder, Özellikle Kazak kültüründe, kışın gelişiyle birlikte Ayaz Ata adına “Soğumbası isimli bir eğlence düzenlenir. İlk karın yağması ve ilk soğuğun vurmasıyla kutlanır. Azerice’deki Şahta Ata sözcüğü de yine birebir çeviriyle Soğuk Ata veya Ayaz Ata anlamına gelir. Özbekçe’de Şahta ise Ocak ayını ifade eder.