Ana sayfa » ListeList Özel » Angelina Jolie’den Steven Spielberg’e: İngiliz Olmasalar Da Kraliyet Ailesinin Fahri Şövalye İlan Ettiği 11 Ünlü
Angelina Jolie’den Steven Spielberg’e: İngiliz Olmasalar Da Kraliyet Ailesinin Fahri Şövalye İlan Ettiği 11 Ünlü
Kraliyet nişanı almak, yalnızca İngiliz vatandaşlarına özgü bir ayrıcalık değil. İngiltere, kültür, sanat, bilim ya da insan hakları gibi alanlarda dünya çapında iz bırakmış yabancılara da “fahri şövalyelik” unvanı verebiliyor.
Sinema, müzik, moda ya da politika… Alanı ne olursa olsun, dünyayı etkileyen bazı isimler var ki, ülkelerin sınırlarını aşarak İngiliz kraliyet ailesinin radarına bile girmeyi başarıyor! Evet, yanlış duymadınız. Bu yazımızda bahsedeceğimiz ünlü isimler yalnızca kendi alanlarında değil, aynı zamanda kraliyet tarafından da takdir edilen olağanüstü figürler. Üstelik bu öyle bir takdir ki, sonunda gelen ödül şövalyelik nişanı! Ancak buradaki şövalyeler at üzerinde kılıç sallayanlardan değil; kimi sahnede şarkı söylüyor, kimi kamera arkasında dünya sinemasına yön veriyor, kimi ise dev bağışları ve sosyal girişimleriyle insanlığa hizmet ediyor. Spielberg’den Bono’ya, Angelina Jolie’den Pele’ye kadar uzanan bu seçkin liste, “soyluluk” kavramının günümüzde ne kadar evrim geçirdiğini de gözler önüne seriyor. İşte İngiliz olmasa da fahri şövalye ilan edilen ünlüler…
1. Steven Spielberg
Sinema deyince akla gelen ilk isimlerden Steven Spielberg, sadece gişe rekorları kıran filmleriyle değil, aynı zamanda kraliyet nişanlarıyla da tarihe geçti! 2001 yılında, İngiltere’nin ABD Büyükelçisi Sir Christopher Meyer, Spielberg’e fahri şövalyelik unvanı verdi. Neden mi? Çünkü Spielberg, özellikle 1980’lerden itibaren (Kayıp Arkın Akıncıları ve E.T. gibi) İngiliz sinemasını canlandıran bir etki yaratmıştı! Hatta onun sayesinde sinema bilet satışları neredeyse iki katına çıkmış.
Kameraların ardında da İngiltere’ye olan ilgisini sürdürdü: Band of Brothers gibi büyük projeleri orada çekmeyi tercih etti. İşin içine dönemin Başbakanı Tony Blair’in oğlunun sette staj yapması da girince olay iyice kraliyetlik oldu. Törende ise Spielberg şöyle dedi: “Bu, çocukluk hayallerimizin vücut bulmuş hali. Nezaket, asalet, onur…”
2. Franco Zeffirelli
İtalyan yönetmen Franco Zeffirelli, 2004 yılında Britanya İmparatorluğu’nun fahri şövalyelik nişanını alan ilk İtalyan oldu. Shakespeare eserlerini hem beyazperdeye hem de sahneye taşıması ve Tea With Mussolini gibi kült yapımlarıyla İngiliz tiyatrosuna katkılarından dolayı onurlandırıldı. Judi Dench, Maggie Smith, Joan Plowright gibi İngiliz tiyatrosunun dev isimleriyle çalışması da cabası. Zeffirelli, bu onuru “hayatımın en büyük başarısı” olarak tanımladı.
3. Bono
U2’nun solisti Bono (Paul Hewson), 2007’de hem müzikteki başarısı hem de küresel insani yardım faaliyetleri nedeniyle İngiltere’nin fahri şövalyelik unvanını aldı. Ancak dikkat: İrlandalı olduğu için “Sir Bono” diyemiyoruz! Bu unvanı kendisi gibi İrlandalı olan Pierce Brosnan da taşıyor ama isim önüne “Sir” ekleme ayrıcalığı sadece İngiliz vatandaşlarına ait. Yine de, Dublin’de düzenlenen törende tüm ülkesinin gururuydu!
Bill Gates yalnızca teknoloji devrimini başlatmakla kalmadı, aynı zamanda küresel hayırseverliğe de öncülük etti. Microsoft’un İngiltere’de yarattığı binlerce iş, Cambridge Üniversitesi’ne sağladığı 210 milyon dolarlık burs ve Gavi gibi sağlık projelerine verdiği yüz milyonlarca dolarlık destek sayesinde 2005’te fahri şövalyelikle ödüllendirildi. Eşi Melinda Gates ise on yıl sonra, 2014’te kendi nişanını aldı: Dame unvanı! “Birleşik Krallık, küresel yoksullukla savaşta örnek bir ülke” diyerek bu onuru kabul etti.
5. Ralph Lauren
Ralph Lauren, 2018’de fahri şövalyelik alan ilk Amerikalı moda tasarımcısı oldu! Kraliyet, onun sadece şık takım elbiseleriyle değil, aynı zamanda sağlık alanındaki katkılarıyla da ilgileniyordu. Royal Marsden Hastanesi’nde kurduğu kanser araştırma merkezi, moda ile toplumsal faydayı buluşturdu. Meghan Markle, Kate Middleton ve hatta Prenses Diana’nın favori tasarımcısı olan Lauren, gerçek anlamda bir stil şövalyesi!
6. Angelina Jolie
Fahri şövalye ilan edilen ünlüler listemize devam ediyoruz. Oscar ödüllü yıldız Angelina Jolie, 2014’te St. Michael ve St. George Nişanı ile onurlandırıldı. Ama bu ödül oyunculuğu için değil, yıllardır sürdürdüğü insani yardım çalışmaları içindi. Jolie, BM’deki görevleri ve İngiltere ile birlikte yürüttüğü Cinsel Şiddeti Önleme Girişimi sayesinde bu nişanı aldı. Ödülünü Kraliçe’nin huzurunda Buckingham Sarayı’nda bizzat teslim aldı. Jolie, dış politikanın “kendini adamayı seçtiği alan” olduğunu vurguladı.
7. Pele
Futbol, İngiltere’nin milli sporu olmasa da (bu unvan resmiyette krikete ait), Britanya’nın futbol yıldızlarına gösterdiği saygı gerçekten kraliyet seviyesinde. Şimdiye kadar birçok efsane futbolcu şövalyelikle onurlandırıldı. Ancak aralarında öyle biri var ki, futbolun adeta yaşayan efsanesi: Pele. Asıl adıyla Edson Arantes do Nascimento.
Pele sadece Brezilya’nın değil, dünyanın göz bebeğiydi. UNESCO İyi Niyet Elçisi oldu, Brezilya’da Spor Bakanlığı yaptı ve FIFA tarafından “tüm zamanların en büyük futbolcusu” seçildi. Şövalyelik onuruysa, ona yalnızca saha içindeki başarısı için değil; çevreci duruşu ve insanlık için verdiği mücadele sayesinde takdim edildi. Guinness Rekorlar Kitabı’nda hâlâ geçilemeyen 1283 golle yer alması ise, bu unvana hiç zarar vermedi tabii!
Yıllar sonra, 2017’de, Pelé şövalyelik madalyasının bir fotoğrafını paylaşıp şöyle dedi: “Bu an, hafızamdan asla silinmeyecek.” Kısaca özetleyecek olursak: Kraliyet nişanı da, attığı goller gibi unutulmaz.
8. Rudy Giuliani
New York’un eski belediye başkanı Rudy Giuliani, özellikle 11 Eylül saldırılarından sonra gösterdiği dirayetli duruşla dünya çapında takdir toplamıştı. Bu duruşu, İngiltere’de de yankı uyandırdı. Kraliçe II. Elizabeth, 2002 yılında Giuliani’ye fahri şövalyelik unvanı verdi.
Törenin ilanı, bizzat York Dükü Prens Andrew tarafından Giuliani’nin evinde yapıldı. Prens, Giuliani’nin yas tutan İngiliz ailelere gösterdiği destek ve dayanışma için İngiltere adına minnettarlığını sundu. Giuliani daha sonra Buckingham Sarayı’na giderek kraliçe ile tanıştı. Kraliçe ona “artık hayatında daha az stres dilerim” diyerek, hem tebessüm ettirdi hem de takdirini dile getirdi.
New York’un bir diğer eski belediye başkanı Michael Bloomberg, yalnızca siyasi duruşuyla değil; girişimcilik ve hayırseverliğiyle de biliniyor. Bu yüzden 2015 yılında Britanya İmparatorluğu’nun Fahri Şövalye Komutanı unvanına layık görüldü.
Bloomberg’in İngiltere sevgisi öyle derin ki, ülkeyi “ikinci evim” diye tanımlıyor. Hatta bu unvanı almasını kutlamak isteyen bir çalışma arkadaşı, yıllar önce Londra ofislerinin açılışında tam zırhlı şövalyelik kıyafetiyle ortaya çıkıp ona sembolik bir kılıç bile takmış!
10. Plácido Domingo
Efsanevi tenor Plácido Domingo için 2002 yılı tam bir ödül yağmuruydu. Temmuz ayında, ABD Başkanı George W. Bush tarafından Özgürlük Madalyası ile onurlandırıldıktan sadece birkaç ay sonra, Ekim’de İngiltere Dışişleri Bakanı tarafından şövalyelik unvanı ile ödüllendirildi.
Domingo, 30 yıl boyunca Londra’daki Kraliyet Opera Binası’nda sahne aldı ve bu performanslarını hayatındaki en büyük deneyimlerden biri olarak tanımladı. O dönemde, tam 119 farklı opera rolünü canlandırmıştı – ki bu sayı onu bu alanda tarihte zirveye taşıdı. Böylesine büyük bir başarıya, şövalyelik nişanı da yakıştı doğrusu!
11. Douglas Fairbanks Jr.
İngiliz olmasa da fahri şövalye ilan edilen ünlüler listemizin sonuna geldik. Douglas Fairbanks Jr., sadece beyazperdenin değil, aynı zamanda kraliyetin de gözdesiydi. 2000 yılında hayatını kaybettiğinde, İngiliz basını onu “Hollywood kraliyet ailesi ve krallığın şövalyesi” olarak andı.
Amerikalı olmasına rağmen Fairbanks, yaşamının önemli bir kısmını İngiltere’ye adamıştı. II. Dünya Savaşı’nda Amerikan donanmasında görev yaptı ve İngiliz komutan Lord Mountbatten’ın doğrudan emrinde çalıştı. Bu katkıları sayesinde 1949 yılında Kral VI. George tarafından şövalyelikle ödüllendirildi.
Londra’da yirmi yıl boyunca bir evi oldu, hatta özel bir arma bile tasarladı. Üzerinde hem kel kartal hem de Britanya İmparatorluğu tacı yer alıyordu. Latin mottoysa oldukça iddialıydı: Fides, Conatus et Fidelitas — yani “İnanç, Çaba ve Sadakat.” Fairbanks, şövalyelik unvanını tam anlamıyla yaşadı diyebiliriz!