Opera, müzik ve tiyatronun yanı sıra diğer sahne sanatlarını da bünyesinde barındıran bir disiplin. Fakat önemli yapıtların, ölümsüz klasiklerin sahnelendiği opera binalarının da başlı başına bir sanat eseri olmadığını kim iddia edebilir! Evet, gerçekten de dünyanın dört bir yanında, yalnızca mimari özellikleri ile dahi görülmeye değer olan bazı opera binaları var. Peki, gezegenimizdeki en güzel opera binaları hangileri? İşte sanatın ve mimarinin kesişim noktasında yer alan dünyanın en güzel 8 opera binası.
1. Sidney Opera Binası
Avustralya’nın Sidney şehrindeki bu görkemli yapı, yalnızca dünyanın en güzel opera binaları arasında yer almıyor. Sidney’in sembolü ve günümüzün en ünlü yapıları arasında gösterilen bina, Danimarkalı mimar Jørn Utzon tarafından tasarlandı. Resmi olarak 1973 yılında açılan Sidney Opera Binası 2.800 kişilik seyirci kapasitesine sahip. Ayrıca bu görkemli yapının içerisinde bir opera/konser salonu, opera tiyatrosu, üç tiyatro sahnesi, kütüphane, sinema, restoranlar ve altmış soyunma odası yer alıyor. Modern mimarinin en önemli eserlerinden biri olarak gösterilen binanın 2007 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil edildiğini de hatırlatalım.
2. Palais Garnier
Palais Garnier veya Opéra Garnier isimleriyle anılan bina, 1875 yılında mimar Charles Garnier tarafından Fransa’nın başkenti Paris’te inşa edildi. Bu görkemli yapıda, klasik stilin yanı sıra Yunan ve barok etkilerine rastlamak mümkün.
3. Teatro alla Scala
En güzel opera binaları listemizin üçüncü sırasında yer alan Teatro alla Scala veya kısaca La Scala, kapılarını 1778 yılında dünyaca ünlü besteci Antonio Salieri’nin L’Europa riconosciuta isimli eseri ile açtı. İtalyan mimar Guiseppe Piermarini tarafından tasarlanan bina uzun zamandır opera ve mimari söz konusu olduğunda akla ilk gelen yapılardan biri olmaya devam ediyor.
4. Metropolitan Opera Binası
Bildiğiniz gibi Avrupa ve özellikle de İtalya, operanın ana vatanı olarak kabul ediliyor. Bu nedenle görkemli opera binalarına daha ziyade Avrupa’da rastlanıyor. Fakat gezegenimizin farklı noktalarında da büyüleyici opera binaları ile karşılaşmak mümkün. İşte Metropolitan Opera Binası da Avrupa dışındaki eşsiz yapılardan biri. ABD’nin New York şehrinde bulunan bina, Kuzey Amerika’nın en prestijli opera salonu olarak kabul ediliyor. İlk misafirlerini 1883 yılında Faust’un gösterimi sırasında ağırlayan binanın tasarımı ise Wallace K. Harrison adlı mimara ait.
5. Kraliyet Opera Binası
Sahne sanatları söz konusu olduğunda dünyanın en önemli merkezlerinden biri olan Londra’nın, güzelliğiyle kendine hayran bırakan bir opera binasına ev sahipliği yapmaması düşünülemezdi. İngiltere’nin başkentindeki Kraliyet Opera Binası, 1732 yılında Covet Garden Tiyatrosu ismiyle faaliyete geçti. Uzun yıllar boyunca pek çok etkinliğe ev sahipliği yapan tiyatro binası, bir yangın sonucunda büyük oranda zarar gördü ve 1809 yılında yeniden inşa edildi. Bu tarihi opera binası bugün de önemli tiyatrolara, operalara ve bale gösterilerine sahne olmayı sürdürüyor.
6. Teatro Colón
Güney Amerika’nın en önemli opera binalarından biri olan Teatro Colón Arjantin’in başkenti Buenos Aires’in simgelerinden biri. İtalya ve İspanya’dan gelen Avrupalı göçmenlerin etkisiyle inşa edilen binanın mimarları ise Francesco Tamburini, Vittorio Meano ve Julio Dormal. Yoğun olarak İtalyan, Alman ve Fransız mimari tarzlarının izlerini taşıyan ve akustik konusunda özel bir şöhrete sahip olan bina 1908 yılından bu yana önemli sanatçıları ağırlamaya devam ediyor.
7. Viyana Devlet Operası
Yapımı 1869 yılına tamamlanan binanın mimar Josef Hlavka. Binanın açılışı ise Mozart’ın Don Giovanni isimli eseri ile yapılmış. Dünyanın en güzel opera binaları arasında gösterilen Viyana Devlet Operası özellikle de yedi sanat dalını temsil eden yedi adet heykeli ünlü.
8. Bolşoy Tiyatrosu
En ünlü opera binaları arasında yer alan Bolşoy Tiyatrosu’nu yakından görmek isteyenlerin Rusya’nın başkenti Moskova’ya gitmesi gerekiyor. Joseph Bove tarafından tasarlan bina, Rus kültür ve sanatının simgelerinden biri olarak kabul ediliyor. Yapımı 1780 yılında tamamlanan bu önemli opera binasının tarihinde ne yazık ki iki farklı büyük yangın yer alıyor. Ancak bu korkunç yangınların ardından neredeyse bütünüyle yeniden inşa edilen bina, günümüzde de gezegenimizdeki önemli sanat merkezlerinden biri olmayı sürdürüyor.
Kaynak: 1