Sanat festivalleri, bienaller veya sergiler. Hadi lan operalar için de geçerli olsun, bir gerçek var. Saçma sapan bir önyargı var. Bu festivallerin sadece kemik çerçeveli lümpenlere ait olduğuna dair. Bazen de bazı festivaller ve insanlar geliyor, kocaman bir nanik çakıyor gözlerine bu lümpenlerin.
Kimisi ”sanatçı” olmak istiyor, kimisi de sanat yapmak. Fark o kadar açık ki. Size Dünyada Bir Köşe isimli, tevazu içinde çok işler bitiren bir festivalden bahsedelim mi?
Tiyatro da dünyanın bir köşesidir neticede…
Olay şu; yakın coğrafyalarda sanat için savaşan, ama birbiriyle iletişim kuramayan sanatçılara ortak diyalog sağlamak
Yani anlayacağınız, bir müzisyen neden ileride beraber çalışacağı baleti ya da balerini burada bulamasın? Neden kolektif bir sanat ortamı olmasın? Doktorumuz Çehov, adamımız Stanislavski ile tanıştı da fena mı oldu?
Olayın yapımcısı da; Kadıköy’ün Yeldeğirmeni semtindeki Köşe
Olay, özellikle hegomonya, şiddet ve toplumsal cinsiyet konuları üzerine eğiliyor
Bireysel olanla siyasal olanın ayrımını da parmak parmak irdeliyor
Bu yıl ilki yapılacak olan festival, çok güzel bir soru soruyor: ‘‘Sanatsal tecrübelerimiz dünyada neyin mümkün olduğuna dair hayal gücümüzü nasıl dönüştürüyor?’’
Hayal gücü insanın benzini biliyorsunuz. ”Umudu olmayan insan, korkacak bir şeyi olmayan insandır” cümlesi de bir çizgi roman alıntısı mesela. Hayal gücü, umut ve emeğe ihtiyacımız olan bir sanat camiasındayız ve hala tam yırtmış değiliz. Sorulabilecek en güzel sorularla çıkıyorlar yola o yüzden.
Festival kapsamında ülkemizde çalışmalarını sürdüren genç Türk, Kürt, Ermeni ve Arap sanatçıların yanı sıra komşu ülkelerden sanatçıların gösterilerine yer verilecek
Residency bölümünde ise 1 ay süreyle İstanbul’da çalışıp iş üretecek sanatçıların gösterileri olacak. Ayrıca Kamera Burada: Suriye’den Kısa Filmler adlı bölümde Kadıköy’deki çeşitli mekanlarda Suriye’den Bidayyat adlı kurumun yapımcılığını üstlendiği çeşitli sanatçıların kısa video ve belgesel filmleri sergilenecek. 2 hafta boyunca tam 13 farklı performans Kadıköy’deki 7 farklı mekanda İstanbullularla buluşacak.
Festivalde her performans / gösterinin arkasından sanatçıların ve izleyicilerin katılacağı bir soru cevap aktivitesi de olacak
Biletler 30 Eylül’de satışa çıkacak, kaçar gider bu biletler acele edin bizden demesi
Şuradan ve Atölye Hangart gişesinden alabilirsiniz. Ve öyle bir program var ki, Copy / Paste yapanlar utansın
14 Ekim Çarşamba 19.00 Kamera Burada: Suriye’den Kısalar Açılış Kokteyli, Halka Sanat
15 Ekim Perşembe 20.30 Room, İklim Garaj, Çukurcuma
16 Ekim Cuma 20.00 The Maids, Çatı/TAL, Tophane
17 Ekim Cumartesi 20.00 The Maids, Çatı/TAL, Tophane
18 Ekim Pazar 21.00 No Border Konser, Yeldeğirmeni Sanat, Kadıköy
19 Ekim Pazartesi 20.00 A Boy and His Dog, Kadıköy Terminal
20 Ekim Salı 20.00 A Boy and His Dog, Kadıköy Terminal
21 Ekim Çarşamba 20.00 4 Kapı 40 Makam, Kadıköy Theatron
22 Ekim Perşembe 20.00 A Lover of the Same Fall, Kargart
23 Ekim Cuma 20.00 DI TUWALETÊ DE, Kadıköy Theatron
24 Ekim Cumartesi 20.00 Images: Containers as Social Landscapes, Kadıköy Theatron
25 Ekim Pazar 11.00 Pazar Sohbetleri, Kadıköy Theatron
26 Ekim Pazartesi 21.00 Saba Barada Konser, Kargart
27 Ekim Salı 20.00 Vomank Konser, Yeldeğirmeni Sanat, Kadıköy
28 Ekim Çarşamba 20.00 Kurtuluş’ta Oturuyorum ve Kapanış Kokteyli, Moda Aramyan
Derneği
20.30 Blade Bones ve Açılış Partisi, Kargart, Kadıköy
21.00 Medz Bazar Konser, Club Quartier, Moda
21.30 Şop (İz) Konser, Kargart, Kadıköy
Fransız Kültür Merkezi ve Kadıköy Belediyesi’nin de destek olduğu bu olay için, yolunuz açık, apaçık, arpacıkaçık olsun demekten başka bir şey gelmiyor elimizden. Vira sanat!