Tarih boyunca dünya liderleri kişisel imaj oluşturabilmek için daima kıyafetlerin gücünden faydalandı. Bu nedenle moda, siyasette her zaman önemli bir rol oynadı. Bazı durumlarda liderlerin tarzları o kadar ikonik hale geldi ki tüm dünya modasını onlar yönlendirir oldu. İşte Julius Ceasar’dan Nelson Mandela’ya, modaya yön veren 10 dünya lideri…
1. Julius Caesar, moda bilince sahip bir züppe olarak ün salmıştı
Ceasar’ın kendi döneminde moda ikonu olduğuna hiç şüphe yok. Tarihi belgelerde Caesar’ın kıyafetlerine sürekli atıf yapılıyor. Antik dönemin tarihçisi Suetonius’a göre geleceğin Romalı diktatörü Caesar, mor ve püsküllü tuniği ile kariyerinin ilk döneminde heyecan yaratan bir görünüme sahipti. Caesar tuniğini kemerle bağlar ancak belini çok sıkmazdı. Kıyafetinin kolları bileğine kadar uzanır, oldukça ihtişamlı renkler tercih ederdi. Onun gösterişli kıyafetleri, destekçilerinin sinirini bozuyordu. Hatta kendisinden “gevşek elbiseli o adama dikkat edin” şeklinde bahsedilmekteydi.
2. Bir stil ikonu: Kleopatra
Büyüleyici güzelliğiyle yakından tanıdığımız Kleopatra, Julius Caesar ile olan ilişkisi sırasında Roma’da çok kısa bir süre kaldı. Ancak şehrin modası üzerinde önemli bir etki gösterdiği aşikar. Günümüze ulaşan sanat eserleri ve heykeller, birçok üst sınıf Romalı kadının Kleopatra ile özdeşleşmiş “küt” saç stilini benimsediğini gösteriyor.
3. XIV. Louis, Fransa’yı dünyanın moda başkentine dönüştürdü
XIV. Louis dünya liderleri arasında modayla en çok ilgilenen isimlerden biriydi. XIV. Louis, ulusunun tekstil ve kuyumculuk endüstrilerini harekete geçirmek için büyük çabalar gösterdi. Kendi kişisel hayatında cesur ve parlak renkleri seviyordu. Sarayında 17. yüzyıl stiline damga vuran cömert bir kıyafet yönetmeliği oluşturdu. Kendisi başlı başına bir trend belirleyiciydi. 72 yıllık saltanatı boyunca, kırmızı topuklu ayakkabıların statü sembolü olmasını sağladı. Bu ayakkabılar bir asır boyunca soyluların vazgeçilmezi oldu. Öte yandan XIV. Louis sık sık perukları popülerleştirmesiyle anılıyor.
4. Benjamin Franklin’in kendine özgü şapkası yeni bir moda akımı başlattı
Mucit ve devlet adamı Benjamin Franklin, 1776’da Amerikan Devrimi’ne destek aramak için Paris’e gittiğinde büyük bir yankı uyandırdı. Özellikle kunduz kürkü şapkası tüm Paris halkını etkilemişti. Onun giyim tarzı bugün çok sayıdaki portre ve hatıra parçasında kendini gösteriyor. Fransız aristokrasisi, Benjamin Franklin şapkası takmadan sokağa çıkmıyordu. Hatta şapka o kadar popüler bir hale gelmişti ki Fransız kadınlar, saçlarını bu şapkaya benzer şekillendirmeye başladı.
5. Bluz modasını başlatan adam: Giuseppe Garibaldi
İtalyan kent devletlerinin birleşmesine ve İtalya’nın kurulmasına öncülük eden Giuseppe Garibaldi, ülkesinin en büyük halk kahramanlarından biri olarak kabul ediliyor. Dönemin ekonomik sıkıntıları nedeniyle askerlerinin üniforması yoktu. Bu nedenle herkese koyu kırmızı renkli gömlekler giydirmeye başladı. Bu durum onlara “kırmızı gömlekliler” lakabını kazandırdı. Garibaldi ün kazandıkça, dünyanın dört bir yanındaki kadınlar, “Garibaldi gömleği” olarak bilinen bluzları giymeye başladı. Günümüzde, Garibaldi gömlekleri kadın bluzunun öncüsü olarak kabul ediliyor.
6. Kraliçe Alexandra’nın gerdanlığı
Kral VII. Edward’ın eşi Kraliçe Alexandra, boynundaki yara izini gizlemek için büyük gerdanlıklar takıyordu. Kısa bir süre sonra bu aksesuar, kadın modasının en popüler parçası haline geldi. Öte yandan Alexandra, ateşli bir hastalığın ardından aksayarak yürümeye başlamıştı. Halk arasında o kadar seviliyordu ki insanlar “Alexandra topallığını”, uyumsuz ayakkabılar giyerek taklit etmeye çalıştılar.
7. Winston Churchill’in tulumları
Dünya liderleri ve moda dediğimizde aklımıza hemen Churchill’in papyonları geliyor. İngiltere’nin İkinci Dünya Savaşı dönemindeki başbakanı Churchill, puantiyeli papyonlarının dışında işçi tulumlarıyla da hatırlanıyor. Hava saldırıları sırasında rahat ve hızlıca üzerini giymek için bu tulumları yanından ayırmıyordu. Ancak daha sonra tulumları o kadar sevdi ki her renk ve modelinden yaptırdı. Başkan Franklin Roosevelt ve General Dwight Eisenhower’la görüşmeleri sırasında dahi işçi tulumu giydi. Hal böyle olunca 1940’lı yıllar boyunca tulumlar, gardıropların vazgeçilmez parçası oldu.
8. Jawaharlal Nehru paltosu
Hindistan’ın ilk başbakanı Jawaharlal Nehru, kısa yakalı palto giyen ilk kişi değildi. Ancak kısa yaka paltoları o kadar popülerleştirdi ki günümüzde dahi bu paltolar pek çok yerde “Nehru ceketi” olarak isimlendiriliyor. Nehru, “Achkan” olarak isimlendirilen bu geleneksel paltoyla defalarca fotoğraf çekildi. Batılı perakendeciler ceketin kısaltılmış bir versiyonunu kısa süreden pazarlamaya başladı. Çok geçmeden Johnny Carson, Sammy Davis Jr., Beatles üyeleri ve daha pek çok ünlü isim bu kıyafeti giymeye başladı. 1970’li yıllar boyunca bu geleneksel paltolar oldukça popülerdi. Günümüzde modası geçse de Nehru ceketlerini Hintli politikacılar hala giyiyor.
9. Trend belirleyi: Jacqueline Kenndy
First Lady Jacqueline Kenndy bugün hala giydiği kıyafetlerle adından söz ettiriyor. Beyaz eldiven, ipek eşarp, büyük güneş gözlükleri başta olmak üzere pek çok parçayı insanlara sevdirmeyi başardı. Kennedy şık kıyafetlerini diktirmek için tasarımcı Oleg Cassini ile yakından çalıştı. Sonunda onun stili öyle ikonik bir hale geldi ki kadınların neredeyse tamamı “Jackie görünümü” elde etmeyi umuyordu. Bu nedenle mağazalar kıyafetleri First Lady’nin tarzına göre yeniden tasarlamaya başladılar.
10. Nelson Mandela’nın doğa motifli kıyafetleri
Bir zamanlar özgürlük savaşçısı ve siyasi mahkum olan Nelson Mandela, Güney Afrika Devlet Başkanı olduktan sonra renkli giyim tarzıyla dikkat çekmeye başladı. Kariyeri boyunca çok nadir klasik takım elbise giyen Mandela, parlak ve göz alıcı giyinmeyi seviyordu. Mandela batik kumaşlı gömlekleri adeta kendi markası haline getirdi. Çiçek, balık, kuş, kedi ve daha birçok desenli gömlek Mandela’nın tarzını yansıtıyordu. Yüzlerce farklı model giydikten sonra Güney Afrika’da yeni bir trendin başlamasına yardımcı oldu. Güney Afrika’da göz alıcı ve renkli giyinmek bugün hala moda.
Kaynak: 1