Annelik kadar kutsal bir duygu olmadığı konusunda hepimizin hem fikir olduğunu düşünüyoruz! Bir bebeği 9 ay boyunca karnınızda taşımak ve onu sağlıklı bir şekilde dünyaya getirmek, düşündüğünüzden çok daha yorucu ve yıpratıcı bir deneyim. İşte tam da bu yüzden birçok kadın hamilelikte ve sonrasında vücudundan, kendinden, yaşantısından bıkabiliyor. Aksine yapılması gereken böylesine güzel bir deneyimi her anı ile kucaklamak! İşte hamileliği olduğu gibi kabul eden cesur kadınlar…
1. “Doğum yaptıktan 24 saat sonra ben…”
“Bu da doğumdan 6 gün sonraki halim… Hala hamile gibi gözüküyorum fakat değilim. Rahminiz geri çekilene kadar karnınız hala büyük ve sarkık duruyor. Sarkık olmasında bir sorun yok, sadece hamile olduğunuzda hissettiğiniz gibi bir his değil.”
2. “Soldaki fotoğraf sezaryenden iki gün önce çekildi. Sağdaki ise 2 gün sonra… Midemi diz kapağıma dikmişler gibi hissediyordum ve göğüslerim resmen birer süt şelalesine dönüşmüştü.”
3. “Doğumdan altı gün sonra ve 4 ay sonra… İkizlerimi sezaryen ile doğurdum. Vücuduma onları sağlıklı bir şekilde taşıyabildiği için minnettarım, yine de bazen içinde bulunduğum vücudu tanıyamıyorum.”
4. “Dördüzlerimi doğurduktan iki hafta sonra! Hamilelikten önce giydiğim pantolonların bir anda içine giriverdim. Halbuki ilk çocuğumu doğurduktan sonra 6 ay hamile kıyafetleri giymiştim. Dört tanesi aynı anda olmak üzere toplamda 5 çocuk taşıdığı için vücuduma saygı duyuyorum!”
5. “Doğumdan 3 ay sonra… Şimdi neredeyse 1 yıl oldu ve geriye dönüp baktığımda vücudumla gurur duyuyorum.”
6. “Doğumdan 3 hafta sonra çekilen bu fotoğrafımı Facebook’ta paylaştım. En başında bunu neden yaptığımı, vücudumun çok kötü gözüktüğünü düşündüm. Sonrasında hepsini boş verdim, bu benim vücudum ve ne olursa olsun onu seveceğim!”
7. “Doğumdan sonra hızlı bir şekilde kilo vermeye başladım. 42 kilo olduğum halde kendimi zorlayarak bir günde neredeyse 3 bin kalori yiyordum. Çok zordu. Bazıları bu durumu kıskanabilir fakat ben, vücudumdan nefret ediyordum. Yıllarca anoreksiya ile mücadele ettim ve bazen kendimi öldürmeyi bile düşündüm.”
8. “Endometriozis isimli bir hastalığım var. Yıllarca kısırlık tedavisi gördüm ve ona yakın ameliyat oldum. En sonunda mucize bebeğime kavuştum ve vücudumla gurur duyuyorum.”
9. “Hamileyken vücudumu seviyordum. Ama doğumdan sonra alışmak oldukça zor oldu. Bu fotoğraf sezaryenden bir gün sonra çekildi. Hala hamile gibi gözüküyorum ve bir sürü çatlağım var. Göğüslerim bebeğimi emzirmekten sarkmış. Şimdi ise doğumun üzerinden 9 ay geçti ve kilo verdim, yeni vücudumu sevmek gerçekten zor oldu ama başardım!”
10. “Bu fotoğraf doğumdan bir hafta sonra çekildi. Doğumdan sonra karnımın üzerinde, tedavisi olmayan ve çok fazla kaşınan bir döküntü oluştu. Karnıma buz koymaktan başka bir seçeneğim yoktu.”
11. “Bu fotoğraf doğumdan 4 gün sonra. Saçlarımın ne kadar zamandır taranmadığını ben bile bilmiyorum.”
12. “Dörder kiloluk iki kız çocuğu doğurduktan sonra karın kaslarımın birbirinden ayrıldığını farkettim. Diastasis rekti denen bu hastalıktan dolayı doğumdan sonra 6. haftamda fizik tedaviye başlamam gerekti. Birkaç ay karnımı bu şekilde bantladım ve hafif egzersizler yaptım.”
13. “Soldan sağa: Doğumdan 10 gün sonra, 3 ay sonra ve 6 ay sonra… Tüp bebek tedavisi sırasında 28 kilo aldım. Kızım için bunu yüz kez daha yapmaya hazırım.”
14. “Hamileliğim boyunca kilom yüzünden hemşiremiz tarafından eleştirildim. Doğumdan sonra korkunç bir psikolojideydim ama oğlum için mücadele ettim. Şimdi hamile ya da yeni doğum yapmış kadınlar için spor hocalığı yapıyorum. Anne olduğum için ise hayatımın en iyi günlerini geçiriyorum!”
15. “Soldaki fotoğraf doğumdan 2 hafta sonra, sağdaki ise 33 hafta… Vücudum, 33. haftada olmasını hayal ettiğim vücuda yakın bile değil. Bazı günler bunu kabul edip sorun etmiyorum, bazı günler ise oldukça kafama takıyorum. Ama kucağımdaki bu ufaklık, vücudumdaki her yara izine değiyor.”
16. “İlk fotoğraf ilk çoçuğumdan, ikinci ise ikinci çocuğumdan!”
17. “İkinci çocuğumu doğurduktan bir hafta sonra… Sadece emzirerek 8 kilo verdim ve insanlar ne kadar şanslı olduğumu söyleyip durdu. Göremedikleri şey ise ne kadar yorgun olduğumdu. Sürekli yorgundum ve saçlarım olması gerekenden çok daha fazla dökülüyordu. Doktorum yeterince besin alıp almadığım konusunda endişeliydi. Unutmayın, sağlıklı bir bebek ne kadar önemliyse sağlıklı bir anne de o kadar önemlidir.”
18. “İki yıl içerisinde 3 hamilelik yaşadım ve kendime sürekli böyle bir vücuda sahip olmanın yanlış bir şey olmadığını hatırlatıyorum.”
19. “Doğumdan 6 ay sonra karnım bu haldeydi. Çatlaklarımı ve kolesistektomi ameliyatımdan kalan izleri görebilirsiniz.”
20. “Soldaki fotoğrafta 20 haftalık hamileyim. Ortadaki doğumdan 10 gün, soldaki ise 3 ay sonra. Vücudumla ve geriye kalan sarkık göbeğimle gurur duyuyorum.”
21. “İki ay önce üçüncü çocuğumu doğurdum. Hala bana üç tane güzel çocuk veren vücudumu sevmeyi öğrenmeye çalışıyorum. Neyse ki bana her gün vücudumu her haliyle sevdiğini söyleyen bir kocam var.”
22. “Doğumdan 10 hafta sonra… İyi hissetmiyordum ve özgüvenimi kaybetmiştim. Fotoğrafı çekerken ne kadar korkunç gözüktüğümü düşünüyordum. Şimdi neredeyse iki yıl geçti ve dönüp baktığımda aslında ne kadar muhteşem gözüktüğümü fark ediyorum.”
23. “Bu fotoğraf doğumdan on gün sonra çekildi. Şimdi, yani 16 ay sonra, hala bu muhteşem sarkık göbeğimle baş başayız.”
24. “Bu fotoğraf doğumdan 6 hafta sonra çekildi ve doğumdan sonraki vücudumu kabul etmek, düşündüğümden de zormuş. Ama oğlum için değer!”
25. “Bazen vücudumla ilgili sorunlar yaşıyorum. Yine de şu anda her şeyim olan iki çocuğu bu vücutta taşıdım ve doğurdum. Bu izler de bunun kanıtı.”
26. “İlk fotoğraf doğum yapmadan bir hafta önce çekildi. Alttakiler ise doğumdan bir gün sonra. Sezaryen yaramın nasıl enfeksiyon kaptığını görebilirsiniz.”
27. “Sezaryenden 8 ay sonra ve vücut geliştirme yarışmamdan bir gün önce çekilen bir fotoğraf! Vücudumu her haliyle seviyorum ama keşke spor yapan insanlar için sezaryenden sonra yapmaları gerekenler ile ilgili daha fazla bilgi olsa.”
28. “Hamilelikteki ve sonrasındaki vücudumu seviyorum!”
29. “Yorgunum, şiştim ve vücudumun her yerinde çatlaklar var. Ama hepsine değer!”
Kaynak: 1