Gelenekler, nesilden nesile aktarılan, bir topluma özgü ve o toplumun kültürünü yansıtan davranışlardır. Modernleşmeyle geleneklerimiz eski değerini yitirse de, Türkiye’nin bazı yerlerinde gelenekler bugün de sürdürülüyor. Eskiden Mezopotamya olarak anılan, Türkiye’nin Güneydoğu Bölgesi’nde karşılaşılan Deq geleneği de bunlardan biri. Yüze ve vücuda farklı materyallerle dövme yapma sanatı olan Deq ile birçok kez dizilerde karşılaşmıştık. İşte o geleneğin tarihini ve detaylarını bu yazıda paylaşacağız.
Dövmenin tarihi neolitik çağlara kadar dayanıyor. Farklı kültürlerde farklı anlamlar ifade eden dövme, kimi toplumlarda romatizma tedavisi için, kimi toplumlarda suçluları damgalamak için, kimi toplumlarda ise dini inanç sembolü olarak yer edinmiş. Güneydoğu Bölgesi’nde ise, birçok kadının yüzüne işlenen Deq geleneğini, güzelliği, acıyı, korkuyu sembolize ediyor.
Deq kelimesi Kürtçe’de dövme anlamına geliyor. Kadınların genellikle yüzlerine, erkeklerin ise vücuduna işlenen dövmeler, geometrik, ya da yıldız, kuş, güneş gibi bir şekil alabiliyor. Her sembol farklı anlam taşıyor. Ancak çoğu figürün, özellikle kadınları kötü güçlerden koruduğuna inanılıyor.
Ceylan sembolü şans getirdiğine inanılırken, göz sembolünün ise nazara karşı etkili olduğu düşünülüyor. Güneş ve ay figürleri ise, sağlıklı bir yaşamı ifade ediyor. Kadınların yüzlerine güzellik katmak amacıyla ise yıldız ya da ay şekli çiziliyor.
Bu dövmeler, kız çocuğu emziren bir annenin sütü ile genellikle lambanın duvarda oluşturduğu is karıştırılarak yapılıyor. Bazı kişiler, bu karışıma hayvanların öd keseciğinden elde ettikleri sıvıyı da ekliyorlar. İs duvardan kazınarak süte karıştırılıyor ve elde edilen karışım, istenilen bölgeye iğneyle uygulanıyor. Burna, alna, çeneye, ellere ve ayak bileklerine yapılabiliyor.
Dövme yaşlı bir kadın tarafından çiziliyor, daha sonra tekli, üçlü ya da beşli olarak kullanılan iğnelerle karışım deri altında gönderiliyor. Acı verici olan bu süreçten sonra dövmenin iyileşmesi, 10 günü buluyor. Kız çocuğu olan annenin sütünün dövmede kullanılışı ise, annenin hayır duası ve doğurganlığın aktarılması olarak ifade ediliyor.
Deq geleneği, 1960’larda Suriye’nin kuzeyindeki bölgelerde daha yaygın olsa da, şimdilerde hem Suriye’de hem de Türkiye’nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde eski moda olarak görüldüğü için, değerini kaybediyor.
Kaynak: 1 2