Feriştah Zulüm, Lütfiye Fıdıllıoğlu, Orkide, Enfiye Teyze, Firuze, Füruzan, Siti Ana, Xate, Mehtap Anne… Gazanfer Özcan Gönül Ülkü Tiyatro, Devekuşu Kabare, Ortaoyuncular, BKM… Sadece şu isimlere bakmak bile geldiği nokta hakkında yeter miktarda söz söylüyor övgü perdesinden. Bu denli farklı, bu denli geniş yelpazeden karakteri böylesi yetkinlikte canlandırabilen yeteneğe bu topraklarda pek sık rast gelemiyoruz. Demet Akbağ gibilerine bu denli hayranlıkla sarılmamız, alkışta bu kadar cömert oluşumuz da bundan kelli muhakkak.
1982’de başladığı oyunculuk kariyerinde çok kısa sürede yeteneği ile dikkat çekmeyi başaran Akbağ, ilk profesyonel deneyimini Gazanfer Özcan – Gönül Ülkü tiyatrosunda gerçekleştirdikten sonra, kendisini BKM Oyuncularına götüren yolculuk süresince Kent Oyuncuları, Hadi Çaman-Yeditepe Oyuncuları, Dormen Tiyatrosu, Devekuşu Kabare, Ortaoyuncular şeklinde tezahür eden, ülkemizdeki herhangi bir oyuncu için rüya sayılabilecek bir kariyerin sahibi oldu. Böylesi bir yeteneğin tiyatrodaki maharetleri elbette diğer mecralarda karşılık bulacaktı. BKM Oyuncuları’na kadar Varsayalım İsmail, Perihan Abla gibi dönemin önemli işlerinde yer alan Demet Akbağ için BKM, en önemli köşetaşı oldu elbette. Sonrası az-çok malumumuz. Sonrası zaten tarih… Yılmaz Erdoğan’la Ferhan Şensoy’un Nöbetçi Tiyatro’sunda kesişen yolları, ilerleyen yıllarda olağanüstü bir işbirliğine dönüştü.
Doğum gününde en lezzetli performanslardan bir demetle yeni yaşını kutlamak istedik. İyi var, iyi ki bizlerle… Onu izlemek her zaman başka boyutta bir keyif oldu ve olmaya da devam edecek.
1.Tersine Dünya (1993)
https://www.youtube.com/watch?v=43P88miXlEU
Orhan Kemal’in ezeli çatışması ebediyen sürecek iki cinsin toplumdaki rollerini ve yerlerini ters çevirerek, kadın ile erkeğin taraflarını değiştirdiği eserinden uyarlanan film epey ses getirmişti. Filmde oldukça dikkat çeken isimlerden biri de “Bitirim Leyla” rolündeki performansı ile oydu. Bu performansı kendisine 30. Antalya Film Şenliği’nde(Altın Portakal Film Festivali) “En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü” nü kazandırdı.
2. Otogargara (1995)
https://www.youtube.com/watch?v=jWuNpzWP-LY
Bir Demet Tiyatro’nun televizyon yayını ile birlikte hemen hemen aynı dönem perde açan Beşiktaş Kültür Merkezi’nin kapıları kıran, seyirciyi Yılmaz Erdoğan ve Demet Akbağ realitesiyle tanıştıran ilk oyunu. Yılmaz Erdoğan’ın yıllar evvel bir gazete için yazdığı “Topkapı Otogargaraları” isimli köşe dizisinin oyunlaştırılmış hali olan Otogargara, şehrin otogarlarından çektiği fotoğraflarla, insana ait tüm duygularda gezinmeyi başardı. Öldürücü dozda mizahı ve buram buram samimiyet kokan bir hüzünle harmanlayarak, yepyeni bir lezzetin habercisi olan bu unutulmaz müzikalin, başrolündeki isim de Demet Akbağ’dı. Oyun boyunca birbirinden farklı karakterlerde karşısına çıktığı seyircisini heybesindeki olanca yeteneğiyle hayran bırakmayı başardı.
3. Sen Hiç Ateşböceği Gördün mü?
https://www.youtube.com/watch?v=f6OEE9LPzYI
“Gülseren: Hani radyoda çok sevdiğin bir şarkıya denk gelirsin sevinirsin de, sesini açtığında şarkı biter ya? Öyle bir şeydi işte…”
Ne söylenebilir, hakkında ne konuşulabilir, bu oyunda Demet Akbağ’ın seyirciye yaptığı şey neyle izah edilebilir ki? Yılmaz Erdoğan, vakti zamanında bir röportajında “Oyunu ben mi Demet’e yazdım. Demet mi bana yazdırdı, bilmiyorum.” demişti, askerdeyken yazdığı bu başyapıtı için. Artık her ne olduysa, nasıl olduysa ortaya gözyaşlarımızı hem kahkaha, hem de hüzünle sebeplendiren olağanüstü bir tiyatro oyunu çıktı. Gişe rekorlarını altüst eden oyun, bizleri hayata baktığı yerde, dahil olduğumuz ilk saniyeden itibaren dokunmayı başaran Gülseren ile tanıştırdı.
Not: Bu kısa tadımlık video ile yetinmeyenler için şu linke buyurabilirsiniz.
4. Bir Demet Tiyatro (1995)
https://www.youtube.com/watch?v=H-jq6ZV1rZM
Yapım, ilk etapta Demet Akbağ’ın merkezinde olduğu, politik taşlama öğelerinin baskın geldiği, Meclis Tv adında bir program olarak yayın hayatına başladı. Sonrasında Bir Demet Tiyatro’ya dönüştü. Başrolde yine o vardı ve eşine nadir rastlanan oyunculuğu Yılmaz Erdoğan’ın devasa yeteneği ve BKM Oyuncularının olağanüstü uyumu ile birleşince Bir Demet Tiyatro fırtınası kısa sürede tüm ülkeyi kasıp kavurmaya başladı.
Demet Akbağ’ın dizi tarihi boyunca canlandırdığı devamlı karakterler ise şöyleydi: Lütfiye Fıdıllıoğlu, Orkide, “Edele Mülkün temelidir.” felsefesi ve bilimum fentezileriyle hastası olduğumuz diri vicutlu Feriştah Zulüm, Cumhur Zimmet’in işbirlikçisi histerik sekreter, ailenin çay ocağını Mükremin&Tirbüşon’a dar eden Enfiye Teyze ve neden cinsiyet değiştirdiği sorusuna “Bir gün arkadaşlarla okey oynuyorduk ben de okey dönüyordum. Dönmüşken tam döneyim dedim” diye cevap veren şarkıcı Züleyha …
4. Vizontele (2000)
Siti Ana’sız Demet Akbağ listesi düşünülemez. Düşünülmesi teklif dahi edilemez! BKM’nin ilk sinema filmi Vizontele, 1996 yapımı Eşkiya ile birlikte üzerindeki ölü toprağı atan Türk Sineması’nın aradığı taze kandı. Ülkedeki ekonomik kriz atmosferine karşın seyirciyi binler halinde sinema salonlarına çekmeyi başaran, sinema seyirci rekorunu kıran bu modern klasikte Demet Akbağ, Belediye Başkanı Nazmi Bey’in eşi Siti Ana rolünde yine benzersiz güzellikte bir iş çıkardı. “En İyi Kadın Oyuncu” dalında Altın Portakal da, o yıl Demet Akbağ’a gitti.
Siti: Nazmi Bey… Ankara çok mu uzaktır?
5. Bana Bir Şeyhler Oluyor (2002)
https://www.youtube.com/watch?v=H-1_-yifksc
Duran ailesinin Elektrik işlerinden sorumlu üyesi, ailecek refaha erecekleri günlerin özlemiyle yanıp, tutuşan cefakar annesi Dursun Duran rolündeydi bu kez.
6. Neredesin Firuze? (2004)
https://www.youtube.com/watch?v=vnKjvX9BujY
Her şeyin kötüye gittiği bir dönemde tüm umutlarını yitirmiş, albüm yapma hayallerini tükenme noktasına gelmiş bir grup Unkapanı kimsesinin bataklığında açan çiçek misali hayatlarına giren Firuze. Demet Akbağ’ın uzun yıllar boyunca BKM çatısı altında yaptığı işlerle ülkenin en çok konuşulan kadın oyuncularından biriyken, çıktığı yeni yolculukta Yılmaz Erdoğan’sız ilk filmi. Ezel Akay’ın yönettiği, iddialı kadrosu ve nitelikli müzikal unsurlarıyla Demet Akbağ filmografisinin önemli parçalarından biri oldu “Neredesin Firuze?” Bu filmdeki performansı kendisine 4 farklı ödül töreninden “En İyi Kadın Oyuncu Ödülü” kazandırdı.
7. O… Çocukları (2008)
12 Eylül ülke tarihinin en mayınlı alanlarından biri şüphesiz. Haliyle işbu dönemi anlatan ya da yakınından geçen öykü ve eserler için ince işçiliğin yanı sıra, samimiyet ile hikayeyi doğru formülle izleyiciye aktarım da üst düzeyde bir gereklilik. Senaryosunu Sırrı Süreyya Önder’in yazdığı Murat Saraçoğlu filmi de bunu önemli ölçüde başardı. Demet Akbağ’ı filmde hayat kadınlarının çocuklarına emanetçilik yapan “Mehtap Anne rolünde” izledik.
8. Kurtuluş Son Durak (2011)
Kara mizah öğelerini başarı ile işleyen, yer yer absürd unsurlara da yer veren bu özgün film kadın oyuncuların sırtladığı, performanslarıyla filmin izlenilirliğini katladığı bir filmdi. Farklı dertleri olan olan 6 kadının hikayesinde Demet Akbağ, Vartanuş karakterine hayat verdi
9. Hükümet Kadın 1 & 2 (2012-2013)
Vizontele’deki dünyaya yakın kodların ziyadesiyle mevcut olduğu filmde, bu sefer bir Belediye Reisi olarak karşımıza çıkan Demet Akbağ’ın vereceği sınav zorlu olacaktı. Her mimiği, her repliği, Vizontele’ye yakın bir coğrafyanın fona yerleştirildiği filmde muhtemeldi ki hatırlara Siti Ana’yı getirecekti. Ancak Akbağ bu sınavın da üstesinden geldi. Gerçek bir hikayeden uyarlanan Sermiyan Midyat filminde Xate rolünde renkli ve canlı bir oyunculuk sergileyen Akbağ, hala ülkedeki en iyi kadın komedyenlerden biri olduğunu net bir şekilde gösterdi.
10. Kış Uykusu (2013)
Bir film kategorisini içerisinde sanat barındırmayan film varmışçasına “sanat filmi” şeklinde etiketlemek biraz yabancılaştırıyor. Ama yaygın kullanıma uyum sağlamak suretiyle Kış Uykusu’nu Demet Akbağ’ın kariyerindeki yegane sanat filmi olarak nitelememiz gerekiyor. Filmin oyuncu kadrosu açıklandığında yıllarca komedi ve yüksek enerji gerektiren rollerde nitelikli işler çıkardan bir kadın komedyenin, bir Nuri Bilge Ceylan filmi söz konusu olduğunda ortaya koyacakları filme başka bir hikaye ekliyordu. Akbağ, bunun da üstesinden bileğinin hakkıyla geldi.
Kış Uykusu dünyanın en prestijli 2. Film Festivali olan Cannes’da Altın Palmiye Ödülü’nü aldı. Demet Akbağ da böylelikle kariyerine, çok az oyuncuya nasip olabilecek bir başarıyı daha eklemiş oldu.
11. Eyvah Eyvah 1-2-3 (2011-2014)
Şarkı söyleme yeteneğine, önceki işlerinden, katıldığı televizyon programlarından zaten aşinaydık. Bu yeteneklerine karakter komedisindeki ustalığını da ekleyince ortaya öyle şahane bir karakter karşımıza çıktı ki, tadından yiyemedik. Kendisi filmdeki Firüzan karakterini oluştururken, gündemin bir dönemki renkli ismi Popstar Mehtap’tan çok esinlendiğini söylüyor.
Bonus: Nadide Hayat (2015)
https://www.youtube.com/watch?v=NyL68Ld_Xlc
Son olarak, yakın zamanda vizyona giren Çağan Irmak filmi Nadide Hayat’ta, eşini kaybettikten sonra gençlik hatalarını telafi etmek adına harekete geçen, gazetede gördüğü bir haberle kendisini önce okul sıralarında sonra da mavi sularda bulan Nadide karakterinde izleyiciyle buluştuğunu hatırlatmak isteriz.
Filmin fragmanını da bonus mahiyetinde listemize iliştiriyor, pek sevgili Demet Akbağ’a bir kez nice mutlu, sağlıklı güzel yaşlar diliyoruz.