Hareket etmeyi zorlaştıran kalın bir kumaş, upuzun kollar, her tarafından sarkan bağcıklar ve hatta zaman zaman zincirler… “Deli gömleği” genel olarak işte bu özelliklere sahipti! Bir dönem, akıl hastalarını “tedavi” etmek için kullanılan bir araç olarak kullanılıyordu.
Bugün, deli gömleğini herhangi bir tedavi yöntemi ile bağdaştırmak elbette mümkün değil. Ancak 18. yüzyılda, doktorlar akıl hastalıklarının yaygın sebepleri arasında “heyecan,” “güneş çarpması” veya “roman okumak” gibi şeyler gösteriyorlardı! Böyle bir ortamda en sık başvurulan tedavi yönteminin hastalara “deli gömleği giydirmek” olması da şaşırtıcı değildi. İşte, bir zamanlar tedavi yöntemi olarak kullanılan “deli gömleğinin” tarihi…
Deli gömleğinin icat edilmesi
Deli gömleği, 18. yüzyılda ortaya çıktı! Ayrıca, ortaya çıktığı ilk zamanlar, “deli ceketi,” ”boğaz yeleği” veya “deli yeleği” olarak anılıyordu. Bu giysiler temel olarak, hastayı sıkıca bağlamak ve hareket özgürlüğünü engellemek için kullanılıyordu. Bu, başlangıçta doktorlar tarafından kullanılan bir tedavi yöntemiydi. Ancak, deli gömleği ile herhangi bir tedavinin mümkün olmadığı kısa sürede anlaşıldı. Gömlekler hastaları tedavi etmese de kendilerine veya çevrelerine zarar vermelerini engelliyordu. Bu sebeple, hastaların kontrol edilmesi için uzun yıllar boyunca yaygın olarak kullanıldı. Ancak, ne yazık ki zaman zaman bir “eziyet” aracı haline dönüştü.
Deli gömleği sebebiyle akıl hastanelerinin sayısında önemli bir artış meydana geldi
Deli gömleği akıl hastanelerinin sayısında önemi bir artışa neden oldu. Elbette, bunu sebebi gömleklerin başarılı bir tedavi aracı olması değil, hastaların bu sayede “zararsız” bir hale getirilebilmesiydi! Böylece, pek çok yeni akıl hastanesi faaliyete geçti. Ne de olsa, artık hastalar “tehlikesizdi!”
Akıl hastaları, neredeyse 20. yüzyılın sonlarına kadar nadiren tedavi görebiliyorlardı. Hatta akıl hastalıklarının “gerçek” hastalıklar olarak kabul edilmesi bile oldukça yeni bir durum. Bu sebeplerle geçmiş yüzyıllardaki akıl hastaları, tedavi edilmek yerine “etkisiz” hale getiriliyorlardı. Gömlekler, işte bu “etkisizleştirme” işlemi için oldukça kullanışlı ve bir o kadar acımasız bir araçtı! Deli gömleğinin bu işlevi zamanla onu bir “işkence” aracı haline getirdi. Kötü niyetli çalışanlarla dolu akıl hastanelerinin yanı sıra, pek çok hapishane de mahkûmlarına bu gömleklerden giydirerek işkence ediyordu. Öte yandan, bu gömlekler ne kadar başarısız bir tedavi aracıysa, o kadar başaralı bir işkence aracıydı! Bu gömlekler; çoğu zaman hastaların veya mahkûmların nefes almasını ve hareket etmesini neredeyse imkânsız hale getiriyordu.
Deli gömleği hâlen kullanılıyor mu?
İngiltere Kralı III. George’un “deli gömleği kullanmayı reddeden” bir doktor tarafından tedavi edilmesi, gömleğinin kullanım alanını oldukça daraltmıştı. Akıl hastalıklarının “gerçekten” tedavi edilmeye başlandığı modern zamanlardan itibaren kullanımı giderek azaldı… Buna rağmen, günümüzde de bu insanlık dışı “gömleğin” kullanıldığı bazı “akıl hastanelerine” rastlanabiliyor. Özellikle, personel sayısının yetersiz olduğu veya kötü kalpli personellerin yoğun olduğu hastanelerde bu gömleğin kullanıldığı biliniyor.
Kaynak: 1