Fil dişi avlanmasından korumak ve bu güzel hayvanların neslinin tükenmemesi adına farkındalık yaratmak için birkaç yıl önce bir kampanya başlatıldı. Kenya’da, “David Sheldrick Wildlife Trust” (DSWT) adında bir kuruluşun çalışmaları altında, bölgede tehlikede olan bebek filler kurtarılarak güvenli bir alanda bakımları sağlanıyor.
Kar amacı gütmeyen bu kuruluşta bugüne kadar 190 adet yavru fil kurtarılmış. Onların birkaçının kurtarılma öyküsünü anlatan yazı bizi çok duygulandırdı ve içimizi umutla doldurdu.
1. Dişi fil, Roi
Roi 1.5 yaşında. Annesi kaçak avcılar tarafından öldürülen Roi, 10 aylıkken bulunmuş. Neyse ki, DSWT ekibi onu güvenli bir yere kısa sürede ulaştırmış. Rio diğer öksüz fillerle beraber takılmaktan çok mutlu.
2. Erkek fil, Ndotto
Bu pamuk tüylü 1 yaşındaki yavru fil Ndotto. Annesinden ayrılan bu miniği, bir koyun sürüsü içine karışmış haldeyken bir kabile üyesi tesadüfen bulmuş. Bu güzel insan da, Ndotto’yu kurtaracak bir yardım desteği bulabilmek için dağın diğer tarafına kadar uzun bir yolculuk yapmış. Ndotto’nun adı, Swahili dilinde hayal etmek anlamına geliyor. DSWT’deki en küçük yavru Ndotto, ama en uzun kirpiklere sahipmiş. 🙂 En sevdiği şeylerden biri biberondan süt içmek.
3. Erkek fil, Lasayen
Lasayen 1 yaşında. Fil sürülerinin kuraklık zamanlarında sıkça gittiği ve yavru fillerin bazen aşağı düştüğü bir su kaynağının altında bulunmuş. Şimdi en sevdiği şey en yakın arkadaşı Ndotto ile oyun oynamak ve beraber yemek yemek.
4. Erkek fil, Barsilinga
Barsilingia bulunduğunda sadece iki haftalıkmış. Şimdi 3 yaşında. 🙂 Kaçak avcıların saldırısından hemen sonra annesiyle birlikte bulmuşlar onu. Annesi ne yazık ki kurtarılamamış. Ama Barsilinga’yı uçakla hemen DSWT’ye getirmişler ve tedavi etmişler. Barsilinga’nın favori eğlencesi diğer bebek fillerle birlikte çamur banyosunda oynamak. <3
5. Dişi fil, Kamok
Kamok yaklaşık 2 yaşında. Daha yeni doğmuş ve sürüsü tarafından terk edilmiş bu bebek, başıboş bir şekilde etrafta dolaşırken bulunmuş. Bazen sürüler vahşi doğada yaşamlarını sürdürebilmek için, sürüye yetişemeyen bir yavru olduğunda bu zor kararı vermek durumunda kalıyorlarmış. DSWT’ye geldiğinden beri Kamok’un bir huyu var. Bakıcıları nereye giderse onları takip ediyor. 🙂
6. Bebek filler aynı bizim gibiler, mesela onlar da güneş kremine ihtiyaç duyuyorlar
Bakıcılar yeni doğan ve çok küçük olan bebek filleri güneşten korumak için onlara güneş kremi sürüyorlar. Özellikle de pembe kulaklarına. Doğal şartlarda fillerin güneş koruyucuları, bulandıkları çamur ve tozlar.
7. Onlar da battaniyeye bayılıyorlar <3
Her bir öksüz filin kendine ait battaniyesi var. Çoğu, bölgedeki çocukların kendi elleriyle ördüklerinden. Dünyanın birçok yerinden üvey anne ve babaları da onlara ısınmaları için ve sürülerinden ayrı olmalarına rağmen güvende hissetmeleri için battaniye yolluyor. Tıpkı insan bebekler gibiler. Bu battaniyelere o kadar bağlanıyorlar ki, bazen onlardan ayrılmaları aylar sürüyor.
8. Ve bu minnoşlar da süt içmeyi çok seviyorlar
Bebek fillerin günün en sevdikleri zamanı süt saati. <3