Bazı romanların gerçeğe yakın örneklerinin olması sıkça karşılaştığımız bir durumdur. Daniel Defoe’nun Robinson Crusou hikâyesi de onlardan biri. Yeryüzünün pek çok yerinde buna benzer gerçek yaşam hikâyeleri yaşanıyor ve pek çoğu aydınlatılmayı bekliyor.
Endonezya kıyılarında bir adada karısıyla birlikte yaşayan Daeng Abu’nun da benzer bir hayatı var.
Daeng Abu, karısı Daen Maida ile birlikte 1972 yılından beri Endonezya’nın Sulawesi açıklarındaki Karanfil Adası’nda yaşıyor.
Abu, adaya yerleşmeden önceki hayatında geçimini sağlamak için dalış yaparak midye ve denizkabuğu topluyormuş.
Bir gün dalış sırasında geçirdiği rahatsızlık tüm hayatını değiştirmiş. Çünkü doktor Abu’nun uzuvlarında his kaybı oluştuğunu ve bir daha dalamayacağını söyleyerek cüzzam teşhisi koymuş.
Artık dalış yapamayan Daeng Abu, geçimini sağlayacak başka bir iş bulamamış. Ardından bölgedeki bir yetkilinin Karanfil Adası’nda gönüllü olarak kaplumbağa yetiştirecek birilerini aradığını öğrenmiş.
Bambudan yaptıkları evlerini sökerek küçük bir tekneye yükleyen Abu ve karısı, bundan sonraki hayatlarını geçirecekleri adaya yerleşmişler.
İlk yıllarda akvaryumlar ya da eti için satılan kaplumbağalar, hükümetin değişen politikalarından sonra korunmaya ve tekrar denize salınmaya başlamış.
Böylece Abu’nun görevi de değişmiş. Bölgedeki yanlış avlanmayı önlemek için civardaki balıkçıları her fırsatta uyaran ve bilgilendiren Abu, işini severek yapmaya başlamış.
Ayrıca mercanların korunması konusundaki mesajları adadan adaya yayılmış.
Abu ve karısı şimdilerde 80. yaşlarının içerisindeler. Ve hastalığından dolayı Abu’nun gözleri artık görmüyor. Ancak yine de eski zamanlarda yaşadığı günleri hatırlayarak umutla gülümsemeye devam ediyor.
Kaynak: 1