Tarih boyunca pek çok münzevi ortaya çıktı. İnsanlardan uzak, tek başlarına bir hayat geçirmek isteyen bu insanlar, toplumun geri kalanı tarafından çoğunlukla sıra dışı veya tuhaf olarak nitelendirildiler. İşte Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşayan Charles Scudder ve Joseph Odom isimli adamlar da 1970’lerin ortalarında münzevi bir yaşama geçmek istediler.
Tıpkı diğer münzeviler gibi, çevreleri tarafından tuhaf oldukları düşünüldü. Oysa bu iki ismin asıl amacı, insanlardan uzak bir yaşam sürmek değildi… Kendi imkânları ile ABD’nin Georgia eyaletindeki ıssız ormanların derinliklerinde bir ev inşa ettiler ve buraya “Corpsewood Malikânesi” adını verdiler. Bu ilginç yapı, ilerleyen dönemde korkunç ayinlere, uyuşturucu ve seks partilerine ve ne yazık ki iki korkunç cinayete ev sahipliği yapacaktı. İşte, Corpsewood Malikânesi Cinayetleri hakkında bilmeniz gerekenler…
Dr. Charles Scudder, varlıklı bir aileden geliyordu ve Chicago’daki Loyola Üniversitesinde farmakoloji profesörü olarak çalışıyordu
Oldukça iyi bir işi vardı. Onu tanıyanlara göre başarılı, sakin ve kendinden emin bir insandı. Ancak kendi ifadesi ile “vergilerden, faturalardan ve eski mahallemin bir kentsel gettoya dönüşmesini izlemekten kaynaklanan çaresizlik duygusu” nedeniyle bir kaçışın özlemini çekiyordu. Böylece Scudder, 1976 yılında, 50 yaşındayken kendisine yeni bir hayat kurmaya karar verdi. Yeni yaşamını geçireceği bölge ise Georgia’nın kuzey kesimindeki ormanlardı…
Dr. Charles Scudder, şehir hayatına dair her şeyi geride bırakarak yeni bir yaşam kurmak için harekete geçti
İlk önce işinden istifa etti. Daha sonra sahip olduğu mülkleri elden çıkardı, yeni bir yaşam kurmak için gerekli parayı da bu sayede elde etti. Scudder’ın çıktığı bu yeni macerada yanında sevgilisi Joe Odom da vardı. Çift, bütün birikimlerini harcayarak gözlerden uzak, ormanlık bir alanda güzel ev inşa ettiler. Daha sonra eve Corpsewood Malikânesi ismini verdiler. İki yıl içerisinde çift hayallerindeki gibi bir yaşama kavuşmuştu. Ancak çiftin herkesten sakladığı bazı sırları vardı…
Dr. Charles Scudder, “Şeytan Kilisesi” isimli bir oluşumun üyesiydi!
Oluşumun temel doktrini, şeytan dâhil herhangi bir doğaüstü varlığa inanmayı reddediyor, insan tutkularının ve doğasının bastırılmasına kati bir şekilde karşı çıkıyordu. Scudder da Corpsewood Malikânesi’ni bu doktrin doğrultusunda organize etmeye karar verdi. Malikânenin dış duvarlarını gotik nesnelerle süsledi, pencerelerine tuhaf çizimler yaptı, evin salonlarını kafatasları ile doldurdu, bahçeyi Şeytan Kilisesinde kullanılan figürlerle donattı!
Issız bir ormanın içerisindeki bu malikâne son şeklini aldığında bir münzevi evinden çok, içerisinde tuhaf ritüellerin yapıldığı kolayca anlaşılabilen bir ayin evini andırıyordu
Öyle ki ilerleyen dönemde Corpsewood Malikânesi’nde şeytan çağırma ayinlerinin yapıldığına dair bir şehir efsanesi bile ortaya çıkacaktı…
Scudder tarafından dekore edilen malikânenin en ilginç bölümü, çiftin “pembe odalar” ismini verdiği kısımlardı
Bu odalar herhangi bir sınırı olmayan uyuşturucu ve seks partileri için tasarlanmıştı. Ancak Corpsewood Malikânesi’nde cinayetlerin yaşanmasına da yine bu odalar neden olacaktı…
12 Aralık 1982 gecesi, Corpsewood Malikânesi korkunç cinayetlere sahne oldu!
Scudder ve Odom malikânenin yakınlarındaki bir yerleşim yerinde yaşayan Kenneth Avery Brock ve Samuel Tony West isimli iki adamla tanışmıştı. Brock ve West, malikanede düzenlenen partilerin müdavimleri arasındaydı. İşte ev sahipleri de bu ikili tarafından katledilmişti. Ancak cinayetin sebepleri hakkında yıllar boyunca farklı iddialar ortaya atıldı…
İlki, ev sahiplerinin bu iki adamı cinsel ilişkiye zorladığını ve bu nedenle öldürüldüklerini ileri sürüyordu. Diğeri ise tüyler ürperten bir soygun hikâyesiydi… Bu iddiaya göre, Brock ve West ev sahiplerinin son derece zengin olduğuna inanıyordu. Bu nedenle çifti soymaya karar verdiler. Ancak çift bütün birikimini Corpsewood Malikânesi için harcamıştı. Bu duruma inanmak istemeyen Brock ve West, Scudder ile Odom isimli ev sahiplerini 12 Aralık 1982 gecesi yanlarında getirdikleri silahla öldürdüler ve evdeki değerli eşyaları da çalarak kayıplara karıştılar…
Öldürülen çiftin cesetleri olaydan birkaç gün sonra bulundu
Brock ve West ise ilerleyen dönemde polise teslim oldular. İki adam da cinayet işlemek suçundan ömür boyu hapse mahkûm edildi.
Katillerin sorgu sırasında anlattıkları Corpsewood Malikânesi’nin bir korku efsanesine dönüşmesine neden oldu
İfadelere göre, ikili önce Odom öldürülmüştü. Daha sonra etkisiz hale getirdikleri Scudder’a işkence etmiş ve malikânedeki paraların yerini söylemesini istemişlerdi. Ancak Scudder, ikiliye istedikleri cevabı vermedi. Bunun üzerine Scudder’ı kafasından vurarak öldürmüşlerdi. Ancak katillerin ifadelerinde dikkat çeken başka bir husus vardı.
Scudder, son nefesini vermeden hemen önce “bunu ben istedim” şeklinde belli belirsiz fısıldamıştı. İlerleyen dönemde malikânede yapılan araştırmada, aylar önce çizilmiş ve Scudder’ı tıpkı öldürüldüğü gece olduğu gibi, elleri ve ağzı bağlanmış, kafasında kurşun izleri ile resmeden bir portre bulundu! Bu hikaye nedeniyle Corpsewood Malikânesi, ürpertici bir korku öyküsünün merkezinde yer alan, gizemli bir efsaneye dönüştü…
Kaynak: 1