Corona virüsü nedeniyle hepimiz evlerimizde kendimizi karantina altına aldık. Bazı ülkelerde sokağa çıkma yasağı bile ilan edildi. Her gün virüsle ilgili yeni bir bilgi ediniyoruz ve ne yazık ki bu salgının ne zaman sona ereceği hakkında kesin bir bilgi bulunmuyor. Salgının ortaya çıktığı yer olan Çin, sıkı karantina uygulamalarıyla bu süreci 3 ay gibi bir sürede atlattı. Ancak dünyadaki diğer ülkelerde durum çok daha kötü. Daha önce sizlerle virüse karşı alabileceğimiz önlemleri paylaşmıştık. Peki bu salgın sırasında alışveriş yapmak ne kadar güvenli? Corona virüsü salgını sırasında güvenli alışveriş nasıl yapılır?
Corona virüsü salgını nedeniyle çoğumuz kendimizi evlere kapatıp karantinaya almış durumdayız
Ancak tabii ki yaşamsal ihtiyaçlarımızı karşılamak için yemek yememiz bunun için de alışveriş yapmamız gerekiyor
Corona virüsünün ise yüzeylerde yaşayabildiği biliniyor. Peki bu süreçte alışveriş yapmak için nelere dikkat etmek gerekiyor, salgın sürecinde güvenli alışveriş nasıl yapılır?
Uzmanların TIME’a verdiği röportajdan derlediğimiz bilgilerle corona sürecinde alışverişle ilgili akla takılanları cevapladık
1. Online yemek ve market siparişi vermek güvenli mi?
Şu süreçte özellikle online siparişe olan ilgi azaldı. Ülkemizde ise restoranların tamamı paket servis hizmetine geçti. Ancak bazı ülkelerde restoranlar hala açık. Restoranların hala açık olduğu bir ülkedeyseniz oraya gitmek yerine online sipariş vermeniz daha sağlıklı. Teslimat hizmetleri diğer insanlarla olan iletişiminizi önemli ölçüde azaltır; çevrimiçi ödeme yaparsınız, başka bir yerde paketlenir ve yiyecekler kapınızın dışında bırakılır. Online olarak ödeme imkanınız bulunuyorsa, bu seçenek çok da riskli değil. Ancak tabii ki evde kendi yemeğinizi yapmanız daha sağlıklı ve daha az riskli olacaktır. Bunun yanı sıra markete gitmek yerine online sipariş vermeniz de daha az risk taşıyor. Tabii eğer sipariş verdiğiniz mağazanın hijyen kurallarına uyduğundan eminseniz.
Michigan Üniversitesi Halk Sağlığı Okulu epidemiyoloji araştırma profesörü Dr. Joshua Petrie, “Bekleme süreleri olduğunu duydum, ancak bu seçeneği kullanabilmeniz kesinlikle dışarı çıkmaktan daha iyi olurdu” diyor.
2. Marketlerde sosyal mesafeyi uygulamanın en iyi yolları neler?
Birçok insan gıda ve temizlik gibi zaruri ihtiyaçlarını karşılamak için markete gitmek zorunda. Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde acil tıp profesörü olan Dr.Laur Sauer, alışveriş yaparken birincil endişenizin, virüsü mağazadaki yiyeceklerden veya yüzeylerden değil, diğer insanlardan bulaşma riski olması gerektiğini söylüyor. Virüsün bir yüzeyde bulaşma şansı olsa da bu durumu, “Bunun oraya bir kişiden geçtiği kesin ” diye açıklıyor.
Şu anda alınan önlemler gereği pek çok markette müşteri sınırı bulunuyor. Bu sınır marketlerin metrekaresine göre değişiyor. Aynı anda bir markette belli sayıdan fazla müşterinin bulunmasına izin verilmiyor. Bazı büyük market zincirleri ise sosyal mesafe kuralı için raflarına ayırt edici özellikte olan stickerlar yerleştirmiş durumda. Bu stickerlarla reyonda başka biri olması durumunda sizin nerede durmanız gerektiği anlatılıyor. Ancak yine de bu bir kişisel sorumluluk meselesi. Bu yüzden diğer insanlarla en az altı metre mesafeyi korumaya çalışın. Kalabalık bir koridor görürseniz, onu es geçin ya da insanların dağılmasını bekleyin. Öte yandan alışverişe yalnız çıkmaya özen gösterin. Bu kalabalığı engelleyecektir.
Columbia Üniversitesi’nde epidemiyoloji tıp profesörü olan Dr. Jessica Justman; “İnsanlardan çok uzak dururken rahatsızlık hissedebileceğinizi ancak bunun gerekli olduğunu söylüyor.”
3. Marketlerdeki ürünlere dokunmak güvenli mi?
Boston Üniversitesi Halk Sağlığı Okulu’nda Küresel Sağlık Doçenti olan Dr. Christopher Gill; Mmağazadaki diğer insanlar hakkında daha fazla endişelenmeniz gerekse de, virüs yüzeylerde de yaşayabilir.” diyor. Virüsü taşıyan bir kişinin öksürmesiyle damlacıklar ürünlerin üzerine geçebilir. New England Journal of Medicine’de yapılan bir araştırmada, virüsün plastik ve paslanmaz çelik üzerinde iki ila üç gün, kartonda 24 saate kadar ve bakır üzerinde dört saate kadar yaşayabileceği bulundu.
Bu yüzden dikkatli olmak en iyisi. Market sepetlerini ya da arabalarını kullanırken tutma yüzeylerini mutlaka dezenfekte etmeniz gerekiyor. Tabii ki eldiven de kullanmalısınız. (Birçok mağaza zaten girişlerde eldiven sağlamaya başladı.)
Virüsün mağaza etrafındaki yüzeylere bulaştığını varsayarak hareket etmelisiniz. Bu yüzden mümkün olduğunca az şeye dokunmaya çalışın ve burnunuza, yüzünüze ve ağzınıza dokunmaktan kaçının. Öte yandan alışveriş listenizi telefonunuz yerine bir kağıda yazın. Bu şekilde işiniz bittiğinde kağıdı atabilirsiniz ve olası bir virüsün sık kullandığınız telefonunuzun yüzeyine geçmesini engellersiniz. Kamusal alanlarda kişisel eşyalarınıza ne kadar az dokunursanız o kadar iyi. Ayrıca, mağazadan ayrıldığınız anda özellikle de arabaya binmeden önce el dezenfektanı kullanmanız gerekiyor. Ardından ise ellerinizi mümkün olduğunca çabuk yıkmaya özen gösterin.
4. Markete giderken maske ve eldiven takmalı mısınız?
Hastaysanız ve uzmanların şiddetle tavsiye ettiği evinizi terk etmek zorundaysanız, bulaşıcı damlacıkların yayılmasını durdurmak için bir maske takmalısınız. Bazı uzmanlar hasta değilseniz maske takmamanızı öneriyor. Ancak tabii ki tedbirli olmak ve kendinizi daha iyi hissetmek için maske takabilirsiniz. Bununla birlikte pek çok kişi maske takanların “hasta” olduğunu düşünüyor. Ancak maske takmak yüzünüze dokunmanızı da önleyebilir. Eldivenlere gelince, pek çok marketin girişte eldiven dağıttığından bahsetmiştik. Marketlerde eldiven kullanmak çıplak elle alışveriş yapmaktan çok daha güvenli. Eldivenler virüsün cildinize bulaşmasını engeller, ancak yüzünüze dokunmamaya özen göstermelisiniz.
5. Nasıl güvenli ödeme yapabilirsiniz?
Uzmanlar, diğer insanlarla iletişiminizi olabildiğince aza indirmeniz gerektiğini söylüyor. Nakitsiz gidebiliyorsanız, nakitsiz gidin. Johns Hopkins Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Acil Tıp Profesörü olan Dr.Laur Sauer; “iPhone’unuza dokunduğunuz Apple Pay gibi bir şey iyi bir seçenek çünkü kredi kartınızı değiştirmek zorunda değilsiniz.” diyor. Alışveriş yaparken telefonunuzu mümkün olduğunca elinizden uzak tutmaya çalışsanız da, temassız ödeme seçenekleri kasiyer ile etkileşimde bulunmanızdan daha güvenli.
Kaliforniya Üniversitesi Los Angeles Halk Sağlığı Okulu’nda sağlık politikası ve yönetimi profesörü olan Dr.Jonathan Fielding ise mobil ödeme hizmetiniz yoksa, bir sonraki en iyi seçeneğin “temizlenmiş bir kredi kartı veya banka kartı olduğunu söylüyor.” Tabii ki bunu kullanmadan önce ve sonra temizlemelisiniz. Eğer nakit kullanmanız gerekiyorsa, ellerinizi iyice yıkamayı ihmal etmeyin.
Dr.Laur Sauer ayrıca, kasiyerle aranıza mümkün olduğunca mesafe koymanızı öneriyor. Kasiyerler, alışveriş yapanların yaptığı gibi hareket etme özgürlüğüne sahip değil, bu yüzden hem onların sağlığı hem de kendi sağlığınız için onlara yer açmaya dikkat edin.
6. Aldığınız ürünleri dezenfekte etmeli misiniz?
Pek çoğumuz marketten aldığımız ürünleri yıkar ve dezenfekte eder olduk. Tabii ki biz bunun daha güvenli bir yol olduğunu düşünüyoruz. Ancak uzmanlar bunun gerekli olmadığını söylüyor. Dr. Sauer, “Bu temizlik malzemelerini gerçekten ihtiyacınız olduğunda saklamalısınız” diye açıklıyor; “Karton kutular gibi bazı kaplar da gözenekli oldukları için sadece bir mendil ile dezenfekte edilemez. Bunun yerine, temizlik malzemelerinizi alışveriş sepetlerinin tutma yerleri gibi “yüksek dokunuşlu yüzeylerde” kullanmaya öncelik vermelisiniz.”
Ancak ambalajlı gıdaların dezenfekte edilmesi ya da sirkeli su ile yıkanması size kendinizi daha güvende hissettiriyorsa bunu uygulamaya devam edin. Yiyeceklerinizi torbalardan çıkardıktan sonra ellerinizi tekrar yıkamalısınız. Daha sonra mutfak tezgahı, dolap kolları ve lamba düğmeleri de dahil olmak üzere mutfak yüzeylerinizi temizlemelisiniz. Bu yüzeyleri oldukça sık temizlemeniz önemli.
7. Markete gitmek için en uygun zaman nedir?
Özellikle yurt dışında pek çok market, yaşlı insanlar için açılış saatini 1 ya da 2 saat öne çekti. Bu saatlerde yalnızca yaşlılar marketi kullanabiliyor. Uzmanlar, en önemli şeyin; “markete gitmekten başka seçeneği olmayan savunmasız bireyleri korumak amacıyla bu saatlere saygı duymanız gerektiği olduğunu” söylüyor..
Yüksek riskli bir grupta değilseniz, kalabalıklardan kaçınmak için “yoğun olmayan saatlerde” alışveriş yapmayı tercih edebilirsiniz. Bu zamanlar bulunduğunuz yere bağlı olarak değişir. Sabah erken veya gece geç saatlerde marketler genellikle daha az kalabalık olabilir.
8. Ne sıklıkla market alışverişine çıkmalısınız?
Corona virüsü salgını ortaya çıktığında insanlar marketlere akın ederek stok yapmaya başladı. Ancak her ürünün bir son kullanma tarihi bulunuyor. Bu nedenle stok yapmak mantıklı bir davranış değil. Bazı büyük marketler de bu davranışa önlem amacıyla bazı ürünlerde belirli sayıda alım yapılabileceğini duyurdu. Bundan fazlasını ise almanıza izin verilmiyor. Uzmanlar, stok yapmamanızı ve ihtiyacı olanların da ürüne ulaşmasını sağlamanızı öneriyor.
Ancak genel olarak, mümkün olduğunca evde kalmaya çalışın. Dr. Justman haftada bir kez markete gitmeyi, hatta finansal bir seçenek ise birkaç haftada bir markete gitmeyi öneriyor. Prof. Dr. Sauer ise mümkün olduğunca az gitmenin sadece maruz kalma riskinizi azaltmakla kalmayıp, aynı zamanda mağazadaki insan sayısını azaltmaya yardımcı olduğuna dikkat çekiyor.
Yine de eviniz için her zaman yeterli yiyeceğe sahip olduğunuzdan emin olun. İyi yemek, sağlıklı kalmanın önemli bir bileşenidir.
Kaynak: 1