Ana sayfa » Müzik » Coachella Müzik Festivalinin Gelmiş Geçmiş En İyi 9 Sahne Performansı
Coachella Müzik Festivalinin Gelmiş Geçmiş En İyi 9 Sahne Performansı
Coachella sadece bir müzik festivali değil; yıldızların doğduğu, sahnede tarih yazdığı, müziğin görsellikle birleşip bir anlatıya dönüştüğü dev bir sahne!
Coachella denince aklına sadece çiçek taçları, ışıltılı güneş gözlükleri ve Instagram pozları geliyorsa… bir saniye! Asıl mesele o dev sahnelerde yaşanan müzik mucizelerinde gizli. Her nisan ayında Kaliforniya çölünde yapılan bu festival, muhteşem bir müzik şöleninin yaşandığı büyük bir organizasyon. Dev plastik balonlarla kalabalığın üstünde gezinen vokallerden, sahnede dirilen rap efsanelerine kadar bu festivalde sıradan diye bir şey yok! Hazırsanız, sahne ışıkları altında çılgınca atan kalpleri, ayakları yerden kesen basları ve “Ben oradaydım!” dedirten anıları birlikte hatırlayalım. İşte Coachella tarihinin en iyi performansları!
1. Pixies’in 2004’teki efsane geri dönüşü
80’lerin sonunda yeraltı dünyasında fırtınalar estiren ama asla tam anlamıyla ticari başarıyı yakalayamayan Pixies, 2004 baharında sessizliğini bozdu ve sahnelere geri döndü! Düşünsenize, tam 11 yıl boyunca ortalarda yoklar, sonra bir gün Coachella’da, hem de Radiohead’den hemen önce ana sahneye çıkıyorlar!
Bu sahne sadece bir “geri dönüş” değil, aynı zamanda indie rock’ın kültleşmiş çocuklarının alternatif müzik tarihine nasıl yön verdiğinin canlı bir kanıtıydı. O kadar etkileyiciydi ki grubun davulcusu David Lovering bile sahnede insanların şarkıları ezbere söylediğini görünce şaşkınlığını gizleyememişti.
Pixies’in bu seti, “Efsane grup geri dönerse ne olur?” sorusunun cevabını Coachella’da verdi. Bu olayın ardından Slint, Dinosaur Jr., Mission of Burma gibi diğer ikonik ama sessizleşmiş gruplar da tekrar sahnelere dönmeye başladı. Yani bir nevi 80’ler-90’lar rönesansı başlamış oldu. Hem nostalji, hem de müzik tarihine saygı duruşu: iki kulvarda da gol!
2. The Flaming Lips ve devasa plastik balon (2004)
The Flaming Lips sahneye çıktıysa sıradan bir konser beklemeyin. 2004’te Coachella’da ise işleri tamamen çığırından çıkardılar. Sahte kan, dev ekranlar, dans eden tavşanlar derken vokalist Wayne Coyne dev bir plastik balonun içine girip kalabalığın üzerinde “hamster gibi” gezdi! Evet, bildiğiniz dev bir uzay balonu!
İşin güzeli, bu numarayı kimseye söylemeden yapmışlar. Çünkü tahmin edersiniz ki, kimse buna izin vermezdi. Wayne sonrasında şunu söylüyor:
“Kimseye söylemedik çünkü izin vermezlerdi. Dedim ki hadi yapalım, bakalım boğulacak mıyım yoksa insanlar beni taşır mı?”
O balon sadece bir şov parçası değil, festivalin ruhunu temsil eden simge haline geldi. Coachella’nın sadece müzik değil, bir görsel-işitsel deneyim olduğunu ilan etti âdeta. Yıllar boyunca Lips konserlerinin değişmezi oldu. Hatta pandemi döneminde bile insanlar bireysel balonlarla konser izledi. Wayne 2004’te başlattı, 2020’de tüm dünyaya ilham verdi.
Coachella tarihinin en iyi performansları yazımıza devam ediyoruz. Daft Punk 2006’da sahneye çıktığında Coachella resmen “seviye atladı.” O zamana kadar Avrupa’da çok popüler olan elektronik müzik, o gece Amerikan festival ruhunu ele geçirdi. İkili sahneye devasa, ışıl ışıl bir LED piramidin tepesinden indi ve kalabalığı çılgın bir dans pistine çevirdi.
Ve burası önemli: O an sadece müzik değil, sahne tasarımı da evrildi. Sahnedeki her ışık, her efekt bir konseptin parçasıydı. O kadar güçlü bir etkisi oldu ki, hâlâ pek çok DJ setinde o gecenin etkilerini görebilirsiniz. Aynı zamanda YouTube’un yükseldiği dönem olması sayesinde, dünya genelinde milyonlarca kişi bu performansa tanıklık etti. Yani bir bakıma internet çağının ilk “viral” festival performansıydı.
4. Prince’in 8 dakikalık unutulmaz cover’ı (2008)
2000’lerin ortasında biraz geri planda kalmış olan Prince, 2004’te Musicology albümüyle yeniden sahalara döndü. Ve 2008’de Coachella’ya geldiğinde, festival sahnesine sadece ayak basmadı onu sahiplendi!
Şık bir beyaz takımla, 24 şarkılık devasa bir setle çıktı sahneye. Ama geceyi efsane yapan şey, Radiohead’in “Creep” şarkısına yaptığı o sekiz dakikalık, duygusal ve coşkulu yorumdu. Coachella tarihine adını altın harflerle yazdırdı. “Bundan sonra burası Prince’in evi!” diye bağırdı ve gerçekten de öyle oldu.
Prince’in sahneye getirdiği “beklenmeyeni bekleyin” ruhu, Coachella’nın sınırlarını genişletti. Artık bu sadece indie rock gruplarının değil, gerçek yıldızların da alanıydı. Ayrıca o gece sadece “Creep” değil, Beatles’tan B-52s’e uzanan sürpriz cover’larla doluydu.
2005 yılında içerisi ağzına kadar dolu olan bir çadır düşünün. Ve henüz herkes M.I.A.’yı tanımıyorken, o sahneye çıkıyor, bir anda ortalık karışıyor. Evet evet, yanlış duymadınız! 2005’te İngiliz rapçi M.I.A., Coachella’daki çadır sahnelerinden birini adeta yıktı geçti. Öyle bir enerji yayıyor ki etrafa, performans bittiğinde insanlar “M.I.A.! M.I.A.!” diye bağırarak bis istiyor. Festival tarihinde bir ilk yaşanıyor: Bir çadır sahnesi için bis yapılıyor! Hatta sahneyi toparlamak zorunda kalmışlar, çünkü kalabalık dağılmaya pek niyetli değilmiş.
Ama asıl bomba, 2008’de patlıyor! O sırada “Paper Planes” isimli hitiyle M.I.A. artık bir indie ikon, bir yıldız! Coachella’ya geri dönüyor ama bu sefer sıradan bir performansla değil, adeta bir isyan başlatırcasına çıkıyor karşımıza.
Sahara çadırı tıklım tıklım dolu. İnsanlar tırmanıyor, bağırıyor, coşuyor… Derken yaklaşık 50 kişi sahneye dalıyor. Ne güvenlik kaldı ne bariyer. M.I.A.’nın o çılgın kalabalığı sahneye kabul etmesi, sistem dışı duruşunun en net örneklerinden biri olarak tarihe geçti. Festival güvenliği için pek iç açıcı bir anı olmasa da, seyirciler için “efsane anılar” klasörüne yazıldı. Ayrıca M.I.A., internet çağında bir festival performansının, bir sanatçıyı global pop yıldızlığına taşıyabileceğinin kanıtı oldu.
6. Kanye West ve ‘Beautiful Dark Twisted’ gösterisi (2011)
2011’de Kanye West sahneye çıktı ve tüm dengeleri değiştirdi. Adeta sahneyi değil, Coachella’yı yeniden tasarladı! Kanye o sıralar henüz Ye olmamıştı ama My Beautiful Dark Twisted Fantasy gibi başyapıt bir albüm çıkarmış, kariyerinin belki de en yaratıcı dönemindeydi. Coachella’nın ana sahnesine çıktı ve öyle bir şov yaptı ki… Herkesin ağzı açık kaldı.
Sahnedeki görsellik? Efsane. Dev taş duvarlar, havadan vinçle inişler, ışıklar, bale dansçıları, Pusha T ve Bon Iver’dan Justin Vernon ile sahne üstü iş birlikleri… Sanki konser değil, bir sanat enstalasyonu izliyoruz.
Bu performans, “festival performansı nedir?” sorusunun cevabını bambaşka bir boyuta taşıdı. Kanye resmen Coachella’yı sanatla, delilikle ve müzikle baştan yazdı. Üstelik bu, Coachella’nın sadece tek hafta sonu yapıldığı son yıldı. Yani adeta bir dönemin kapanışını yaptı Kanye! Coachella tarihinin en iyi performansları yazımıza devam ediyoruz.
7. Tupac hologramı (2012)
Eğer o anda oradaysanız, bu anı ömrünüz boyunca unutmanız imkânsız! Tupac, sahneye ‘geri döndü’. Evet, gerçekten. Ama biraz teknoloji desteğiyle… Dr. Dre ve Snoop Dogg zaten birlikte sahneye çıktığında heyecan tavan yapmıştı. Ama esas şok, merhum rap efsanesi Tupac Shakur’un sahnede belirmesiyle yaşandı. “Hail Mary” ve “2 of Amerikaz Most Wanted”ı söylüyor, seyircilerle göz teması kuruyor, sanki hiç ölmemiş gibi.
Not: Bu hologram değildi aslında! 19. yüzyıldan kalma bir tiyatro hilesi olan “Pepper’s Ghost” tekniği kullanılmıştı. Ama kimse bunu umursamadı. Çünkü o anda Coachella sahnesinde Tupac vardı.
Bu olay sadece müzik tarihine değil, teknoloji tartışmalarına da damga vurdu. “Ölü sanatçılar sahneye çıkarılır mı?” sorusu uzun süre tartışıldı. Ama net olan şu: Tupac sahnede bir kez daha tarih yazdı. Ve bu, dijital ikonların sahnelerde yeniden doğuşunun önünü açtı.
8. Kendrick Lamar’ın görsel ve işitsel şovu (2017)
Albüm birkaç gün önce çıkmış, herkes DAMN.’i diline dolamış. Ve sonra… Coachella’da sahneye Kendrick çıkıyor. Ama sadece Kendrick değil. Bir de alter egosu var: Kung Fu Kenny!
Kendrick Lamar sahneye çıktığında, yanında Future, Travis Scott ve ScHoolboy Q gibi dev isimler vardı. Ama asıl yıldız elbette kendisiydi. Performansın açılışında, 70’ler tarzı kısa bir film oynatıldı ve Lamar orada Kung Fu filmlerinden fırlamış bir karakter olarak göründü. Sonra sahneye çıktı ve adeta uçtu, kaçtı, dövüştü, rap yaptı, büyüledi.
Işıklarla bezenmiş kafesin içinde yükselmesi, şarkılarını adeta bir dövüş koreografisi gibi sergilemesi… Görsel ve işitsel bir şölen yaşattı. Kendrick, bu performansla “Ben buradayım, ve bu jenerasyonun en etkili rapçisiyim” dedi. Tüm mütevazılığına rağmen sahnede krallığını ilan etti. Ve bu mesaj, yıllar sonra 2025 Super Bowl devre arası şovunda bir kez daha yankı buldu.
9. Beyoncé’nin adeta kraliçeliğini ilan ettiği performansı (2018)
Coachella tarihinin en iyi performansları listemizin sonuna geldik. Bu artık bir konser değil. Bu bir ders. Bir tarih anlatımı. Bir kutlama. Bir kültürel devrim! Ve sahnede kim var? Tabii ki Queen B!
Beyoncé’nin performansı, yalnızca sahneye çıkıp şarkı söylemekten ibaret değildi. Bir kültür dersi gibiydi. Tam teşekküllü bir bando takımı, Destiny’s Child’ın yeniden birleşmesi, Jay-Z’nin konuk olması, siyah tarihine göndermeler, feminizm vurguları, “Formation” gibi marşlar ve tabii ki Beyoncé’nin sahnede kraliçeliğini ilan ettiği o anlar…
Bruce Fessier şöyle diyor:
“Onunla aynı ortamda olmak şerefti. Kraliyet gibi bir havası vardı.”
Bu performans yalnızca Beyoncé’yi taçlandırmakla kalmadı, aynı zamanda Netflix belgeseli Homecoming ve canlı albümle ölümsüzleştirildi. New York Times’ın dediği gibi: “Tarih onun sahnesidir.” Ve unutmayalım; Beyoncé, Coachella’nın ‘ana sahne performansını’ bir “olaya”, bir “manifestoya” dönüştüren ilk sanatçı oldu.