Bianet’in haberine göre, sadece bir ay içinde ülkemizde 17 kadın öldürüldü, 15 kadın tecavüze uğradı, 16 kadına zorla seks işçliği yaptırıldı, 155 kadın cinsel tacize maruz kaldı ve 25 kadına da şiddet uygulandı. Üstelik ne yazık ki bahsettiğimiz cümlede geçenler, sayı değil “insan”.
Kadına şiddet konusunda hepimizin söyleyecek çok fazla şeyi varken dün akşam saatlerinde aldığımız bir haberle içimiz, uzun zamandır olmadığı kadar ısındı. Çünkü dün gerçekleştirilen duruşmada, son bir yıl içerisinde kadına şiddetin sesi haline gelen Çilem Doğan, 50 bin lira kefaletle serbest bırakıldı.
Çilem Doğan, 8 Temmuz 2015’te kendisini fuhuş yapmaya zorladığı gerekçesiyle kocasını öldürmüştü
Adana’da yaşayan 28 yaşındaki genç kadının ismini bu haberle duyduk hepimiz. Ve Çilem, polise teslim olurken söylediği “Hep kadınlar mı ölecek? Biraz da erkekler ölsün. Namusum için öldürdüm” cümleleriyle akıllarımıza kazındı.
Çilem, ifadesinde, evliliği boyunca kocasından şiddet gördüğünü ve kocasının “Fuhuş yapacaksın” diretmesini reddedince de meşru müdafaa gereği öldürdüğünü söyledi
Çilem Doğan, ifadesinde 28 günlük evliyken bile kocasından dayak yediğini anlattı. Çilem aslında daha o zaman bununla ilgili emniyete şikayete bulunmuş ama hamile olduğunu öğrendiğinde şikayetinden vazgeçmişti. Sonrasında da defalarca kocasından şikayetçi olmuştu. Ama hiçbir şey değişmemişti.
“Can alan bir katil değil, can derdinde bir kadın de bana.”
Bu sözler, Evrensel Gazetesi’nden Ayşen Aksakal’ın Çilem Doğan’la ilgili yazısına ait. Kendisinin, Çilem Doğan’ın ağzından yazdığı ve genç kadının yaşadıklarını anlatan bu duygusal yazının tamamına buradan ulaşabilirsiniz…
Çilem’in tutuklandıktan sonra giydiği tişört, sosyal medyada büyük dikkat çekmişti
Çilem’in tişörtünün üzerinde şöyle yazıyordu: “Sevgili geçmiş bütün dersler için teşekkürler. Sevgili gelecek ben hazırım.”(Dear Past thank you for all lesson. Dear Future I am ready)
Oysa Çilem’in, giydiği tişörtün üzerinde yazanlardan haberi bile yoktu. O sadece teslim olduğunda üzerindeki giysiler kirli olduğundan annesinden giyecek bir şeyler istemiş; annesi de rasgele girdiği bir mağazadan tesadüfen bu tişörtü almıştı. Sonra konuyla ilgili olarak Çilem, Evrensel gazetesine verdiği röportajda bunun hikayesini anlattı ve polislerin; üzerindeki tişörte bakıp kendi aralarında konuştuğunda, bir gariplik olduğunu sezdiğini söyledi. Ve Çilem’in “Yemin ederim bilmiyordum, vereyim o tişörtü götürün, kurtulayım ondan” dediği tişört, Adana Kadın Platformu tarafından cezaevinden alınıp kadın kütüphanesine teslim edildi.
Türkiye’de kadına şiddetin bir sesi olan Çilem’in 15 yıl hapis cezasına çarptırılmasının hemen ardından bir mektup kampanyası başlatıldı
Çilem’in aldığı ceza sosyal medyada büyük yankı uyandırdı ve bunun üzerine Ekşi Sözlük’te “Çilem Doğan’a mektup yolluyoruz” başlığı altında bir mektup kampanyası başlatıldı.
Çilem’in çarptırıldığı cezaya yapılan itirazlardan sonra; dün gerçekleştirilen duruşmada, genç kadının 50 bin lira kefaletle tahliyesine karar verildi
Çilem’in tahliyesi, herkesin yüzünü güldürdü. Çilem’in ailesi parayı yatırdı ve onu Tarsus Cezaevi önünde mutlulukla karşıladılar. Ancak Yargıtay kararı onarsa, Çilem cezasının kalan kısmını çekmek için tekrar cezaevine girecek.
İşte Tarsus Cezaevi önünde coşkuyla karşılanan Çilem’in ilk sözleri… 🙂
Kadın-erkek demeden bir araya gelen binlerce insan aylardır Çilem’e destek olmak için mücadele veriyor. Ve eğer, bir araya geldiğimizde ne kadar güçlü olduğumuzun kanıtı olan bu karar kesinleşip Çilem tamamen özgür kalırsa, işte o zaman umutlarımız yeniden yeşerecek.