II. Dünya Savaşı sırasında Japonya’nın Hiroşima ve Nagazaki kentlerini yerle bir eden atom bombaları, nükleer silahların ne denli büyük bir yıkıma sebep olabileceğinin en net göstergesi. Amerika Birleşik Devletleri tarafından kullanılan bu nükleer silahların izleri aradan geçen uzun yıllara rağmen bütünüyle silinmiş değil. Ancak Amerika Birleşik Devletleri tüm tehlikelerine ve yıkıcılığına rağmen nükleer silahlar konusundaki çalışmaları ile meşhur bir ülke. İşte bu yazımıza konu olan ve tarihin en korkunç nükleer silah denemelerinden biri olarak gösterilen Cannikin de o projelerden biri. ABD’nin 1971-1972 yıllarındaki Grommet Operasyonu kapsamında hayata geçirilen proje yer altı patlamalarının coğrafyaya ne şekilde etki edeceğini görmeyi hedefliyor, nükleer silahların depremlere ve tsunamilere neden olup olmayacağı sorusuna yanıt arıyordu. Bununla birlikte çok sayıda çevreci, bir nükleer silahın yer altında patlatılmasını içeren bu projeye karşı çıkıyordu. Yine de ABD hükümeti geri atmadı ve tarihin en korkunç nükleer silah projelerinden birini hayata geçirdi. Detaylara birlikte bakalım.
Nükleer silahların insanlık ve doğa üzerinde son derece yıkıcı bir etkisi olduğu bugün bilinen bir gerçek
II. Dünya Savaşı sırasında ABD tarafından Japonya’ya atılan iki adet atom bombası, nükleer silahların korkunç yüzünü gözler önüne seren en net örnekler arasında yer alıyor. Ancak özellikle Soğuk Savaş Dönemi’nde, nükleer silah projeleri ve bu doğrultuda gerçekleştirilen testler bugünkünden çok daha popülerdi. Elbette nükleer silahlar söz konusu olduğunda akıllara ilk gelen ülke ise Amerika Birleşik Devletleri idi. İşte 1971 yılında hayata geçirilen Cannikin ise ABD’nin nükleer silahlarla ilgili en dikkat çeken ve en ilginç projelerinden biriydi.
Cannikin Projesi nedir?
Amerika Birleşik Devletleri 1970’li yılların başında Grommet Operasyonu adı verilen bir çalışmayı hayata geçirdi. Operasyon kapsamında 34 farklı nükleer silah testi gerçekleştirilmesi planlanıyordu. İşte Cannikin Projesi de Grommet Operasyonu kapsamında hayata geçirilen nükleer silah denemelerinden biriydi.
Cannikin adı verilen nükleer silah denemesi 6 Kasım 1971’de hayata geçirildi
Bu korkunç deneyin gerçekleştirileceği yer olarak ise merkezden uzaklığı sebebiyle Alaska’nın Amchitka isimli adası seçilmişti. Bu dikkat çekici nükleer silah projesi LIM-49 Spartan anti-balistik füze için geliştirilen W71 savaş başlığını test etmek amacıyla tasarlanmıştı. Ancak projenin yanıt aradığı bazı sorular da vardı.
Amchitka Adası’nda 1965 ve 1969 yıllarında iki farklı nükleer silah testi gerçekleştirilmişti
Testlerde, yer altına yerleştirilen nükleer silahlar patlatılmıştı. Bilim insanları, diğer ülkelerin yer altında benzer deneyler gerçekleştirip gerçekleştirmediğini öğrenmeye ve yer altından atılacak nükleer bombalarının tespit edilip edilmeyeceğini öğrenmeye çalışıyordu. Öte yandan yer altında patlayan nükleer silahların coğrafyaya nasıl bir zarar vereceği görülmek isteniyor ve bölgede depremlere veya tsunamilere neden olup olmayacağı sorusuna yanıt aranıyordu. Nihayet 1971 yılında gelindiğinde projenin son ve en korkunç deneyi gerçekleştirilecekti.
Cannikin Projesi ve proje kapsamında hayata geçirilmesi planlanan test, şiddetli eleştirilerle karşılaştı
Öyle ki bugün Greenpeace adıyla dünyanın hemen her noktasında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Cannikin Projesi’ne yönelik olarak başlayan protesto gösterilerinin ardından kuruldu. Fakat 1971 yılında projeye engel olmak için yola çıkan çevreciler amaçlarına ulaşamadı.
Amerika Birleşik Devletleri Amchitka’da, Japonya’ya atılan atom bombalarından yüzlerce kat daha güçlü bir nükleer silah patlattı
Nükleer bomba adadaki 1.807 metre derinliğinde ve 2,3 metre genişliğindeki kuyuya yerleştirildi. Hazırlığı 5 yıl süren ve yüzlerce görevlinin yer aldığı projenin son adımı olan patlama 6 Kasım 1971 tarihinde gerçekleştirildi.
Korkunç patlamanın ardından adada Richter ölçeğine göre 7,0 olarak ölçülen bir sarsıntı meydana geldi
Yer altında büyük boşluklar, yüzeyde ise çatlaklar ve kraterler oluştu. Bununla birlikte adada ve denizde yaşayan binlerce canlı hayatını kaybetti. Merak edenler için belirtelim, patlama tsunamiye sebep olmadı.
Sonraki yıllarda yapılan araştırmalara göre nükleer deneyin ardından adada vakit geçiren insanlarda kanser görülme yüzdesi normalden çok daha yüksek
Öte yandan ABD’deki yetkili kuruluşlar aksini iddia etse de bazı bilim insanları bölgedeki su kaynaklarından toplanan örneklerde radyoaktif parçacıklarla rastlandığını ileri sürüyor. ABD’nin en korkunç nükleer deneylerinden birine ev sahipliği yapan Amchitka Adası ise artık nükleer deneylerin merkez üssü olarak kullanılmıyor.
İlginizi çekebilir:
Atom Bombası Üretmek İçin İnşa Edilen Gizli Bir Şehir: Oak Ridge
Kaynak: 1