Modern mimari pek çok sıradışı yol deniyor. Ana malzeme olarak cam kullanımı son zamanlarda geliştirilen özelliklerden biri. Gittikçe artan sayıdaki cam binalardan bazılarının nefes kesen güzellikteki olağanüstü yenilikçi ve yaratıcı tasarımlarını yapmak yıllar sürdü. Aşağıda dünya üzerinde bulunan şaşırtıcı birkaç cam yapıyı bulacaksınız.
1. Curitiba Botanik Bahçesi-Brezilya
19. yüzyıl ortalarında inşa edilen Londra’daki Kristal Saray’dan esinlenerek yapılan botanik bahçesi, 1991’de Curitiba’da açıldığından beri şehrin en çok turist çeken mekanlarından biri. Yapıda botanik bahçesinin etkileyici bir kısmını oluşturan envai çeşit bitki mevcut. Art Nouveau tarzında inşa edilmiş 450 metrekareden fazla yer kaplayan bina, şelaleler ve çeşmelerle çevrili cam ve metalden yapılmış şık bir yapı.
2. Kanagawa Teknoloji Enstitüsü Atölyesi-Japonya
Tokyo’da bulunan Kanagava Teknoloji Enstitüsü’nün kampüsünda bulunan bina, elbette kendisine bina denilebilirse; buradaki en şeffaf yapılardan biri. Junya Ishigami and Associates tarafından tasarlanan yapı, esasen 2 bin metrekarelik kocaman tek bir oda. Sadece beyaz cam paneller ve değişen boyutlarda ve şekillerde çelik sütunlardan oluşan yapı, bir binadan çok orman hissi yaratıyor.
3. Aldar HQ-Birleşik Arap Emirlikleri
BAE ve Lübnan’da merkezleri olan MZ Architects’in Abu Dabi’deki binası 110 metre uzunluğunda. 2010’da Ortadoğu’nun daire şeklindeki ilk yapısı oldu. İspanya’da yapılan “2008 Building Exchange Conference”da En İyi Fütüristik Tasarım seçildi.
4. Bask Sağlık Departmanı Genel Merkezi-İspanya
Binanın estetiğine bakıp, bir sanat galerisi ya da müze olduğunu düşünebilirsiniz fakat bu bir kamu binası. Bask bölgesinin sağlık departmanının genel merkez binası olarak İspanya’nın en ikonik yapılarından biri. 13 katlı yapı Coll-Barreu Architects tarafından tasarlanmış. Çok yüzlü camlar doğal ışığın içeri girmesini sağlarken gökyüzünü de yansıtıyor. Bilbao’daki en popüler turistik yapılardan biri.
5. Hotel W-İspanya
İspanyol şehirleri sadece ortaçağ mimarisiyle değil; modern yapılarıyla da ünlü. Barselona sahil şeridi üzerinde bulunan W Hotel, modern mimarinin gelişimine güzel bir örnek. Ricardo Bofill tarafından tasarlanan ve 2009’da tamamlanan bu beş yıldızlı otel, doğal ışığı ileten camla kaplı bir yapı. Yelken şeklinde tasarlanmış otel, cam duvarlar ardından Akdeniz’in tadına doyum olmaz manzarasına bakıyor.
6. Hollanda Ses ve Görüntü Enstitüsü-Hollanda
Hilversum’daki bina dünyadaki en eşsiz yapılardan sadece biri. Willem Jan Neutelings ve Michiel Riedijk tarafından tasarlanan bina küp şeklinde ve renkli dökme cam panellerle kaplı. 10 katlı yapının yarısı yerin altında. Binanın özellikle gece vakti manzarası çok güzel. Uzun bir süredir ülkede üretilen görsel-işitsel materyalleri barındıran bir müze ve arşiv binası.
7. Louvre Piramidi-Fransa
Muhtemelen bu listenin en ünlü cam yapısı. Açılışından beri hakkında pek çok yorum yapıldı. Kimi mimar, piramidin Louvre Müzesi’nin klasik mimari güzelliğinde kara bir leke gibi durduğunu düşünüyor. Ancak 1989’da I. M. Pei tarafından inşa edilen piramit, müzenin ana girişi olarak gizmet veriyor ve dünyadaki en ikonik cam yapılardan biri.
8. 30 St Mary Axe-Birleşik Krallık
Ayrıca “Gherkin” olarak bilinen 30 St Mary Axe, Londra’nın en yüksek yapılarından biri. Norman Foster tarafından tasarlanan binanın yapımı 2003’te tamamlandı. Büyük bir kısmı doğal ışık ve sıcaklık kullanımını arttıran kalın cam panellerle kaplı. 41 katlı yapı kendisi kadar olan başka herhangi bir yapıya nazaran çok az enerji harcıyor. 2004’te İngiliz Mimarlar Kraliyet Enstitüsü Stirling Ödülü’nü aldı.
9. Dans Eden Ev-Çek Cumhuriyeti
Fred Astaire ve Ginger Rogers’a adandığı ve bu iki partneri sembolize ettiği için “Fred and Ginger” olarak da adlandırılan Dans Eden Ev, bölgede yaygın olan Barok, Gotik ve Art Nouveau binalar arasında oldukça dikkati çeken benzersiz bir yapı. “Sarhoş Ev” olarak da bilinen ve 1996’da inşası tamamlanan yapı, Prag’da Vltava Nehri yakınında yer alıyor. Frank Gehry ve Vlado Milunić tarafından tasarlanan bina, 1996’da Time dergisinin Yılın Tasarım Ödülü’nü kazandı.
10. Ulusal Gösteri Sanatları Merkezi-Çin
Ayrıca, Büyük Milli Tiyatro olarak da bilinen Pekin’deki bu tasarım, modern mimarinin en önemli örneklerinden biri. Fransız mimar Paul Andreu tarafından tasarlanan çok amaçlı bu bina, 2007’de titanyum ve camdan yapıldı. Şeklinden ötürü yöre halkı tarafından “Dev Yumurta” olarak adlandırılıyor. Yapay bir gölle çevrili olan binada 5000’den fazla misafir ağırlayabilecek bir opera, bir konser ve tiyatro salonu bulunuyor.
11. Reichstag Kubbe-Almanya
Cologne Katedrali’nden sonra Almanya’nın ikinci en popüler yapısı Berlin’de. Reichstag esasen eski bir yapı değil; 19. yy’ın sonlarında inşa edilen bu tasarım, bir yüzyıl sonra yenilendi ve Sir Norman Foster tarafından tasarlanan Kuppel yürüyüş yolu eklendi. Çatısından görülen manzara ve yapının kubbesi, ziyaret edilmesinin en önemli nedenleri…
12. The Shard-Birleşik Krallık
310 metre yükseklikteki bina sadece Londra’nın değil; Batı Avrupa’nın en yüksek binası. 11 bin adet cam panelle döşeli olan dış cephesi, ilk kez bir peçetenin üzerine mimarı Renzo Piano tarafından 2000’de çizilmişti. Yaklaşık 310 metre yükseklikte ve 95 katlı binanın yapımına 2009’da başlandı ve 2012’de tamamlandı. Binanın büyük bir kısmı Katar’a ait.
13. Cybertecture Yumurtası-Hindistan
İlginç, garip ya da benzersiz… Ne derseniz deyin, bu bina çatlaması zor bir yumurta. James Law Cybertecture tarafından tasarlanan 33 bin metrekare alana sahip ofislerin bulunduğu bu yaşam alanı 2008’de tamamlandı. Üç katı yer altında olan yapı, çevre tasarımını, sanal mimarlığı, zeki kontrol sistemlerini ve evrimsel mühendisliği bir araya getiriyor.