Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü. Çalışan Gazeteciler Günü, gazetecilik mesleğini icra edenleri onurlandırmak için düzenlenen Türkiye’ye özgü bir kutlama günü olarak 1961’den beri 10 Ocak günü kutlanıyor.
Bu özel gün vesilesiyle dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan özel bir açıklama yayınladı. Erdoğan’ın açıklamasında Türkiye’nin basın özgürlüğünde ön sıralarda olduğunu belirtmesi dikkat çekti.
Geçtiğimiz yıl Dünya Basın Özgürlüğü Günü‘nde ülkemizin içler acısı durumunu içeriğimizde anlatmıştık. Peki Erdoğan’ın söylemlerine göre gerçekten basın özgürlüğünde ön sıralarda mıyız?
2017 Basın Özgürlüğü Endeksi verileri Nisan 2017’de yayınlanmıştı. Bu verilere bakıldığında Türkiye gerileyerek 180 ülke arasında 155’inci sırada yer almıştı
Sınır Tanımayan Gazeteciler Türkiye’nin gazeteciler için büyük tehdit oluşturduğunu ve dünyanın en büyük gazeteci hapishanesinden biri olduğunu vurgulamışlardı
Tarihleri biraz daha yakına alarak Kasım 2017’de yayınlanan rapora bakalım; İnsan hakları savunucusu Article 19 grubu ile V-Dem adlı siyasi ve sosyal veritabanı şirketinin ortak araştırması bulunuyor
Ve bu araştırmaya göre Türkiye 2006 – 2016 döneminde ifade özgürlüğünün en çok zayıfladığı ülke olarak dikkat çekiyor
Tarihleri bu kez Aralık ayına alalım… Paris merkezli Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü, 2017 yılında dünyada 65 gazeteci ve medya çalışanının öldürüldüğünü, 326 gazetecinin de parmaklıklar ardında olduğunu açıklamıştı
RSF’nin 2017 verilerine göre Türkiye çapında 42 gazeteci ve bir basın çalışanı, meslekleriyle bağlantılı suçlamalarla hâlâ hapis yatıyor.
Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) de, geçtiğimiz ay yayınladığı raporda; Aralık 2017 itibarıyla Türkiye’nin üst üste ikinci yıl “en fazla gazetecinin cezaevinde olduğu ülke” olduğu görülüyor
Türkiye’de gazetecilik mezunlarının da işi bir hayli zor. TÜİK verilerine göre gazetecilik bölümünün genellikle en yüksek işsizlik oranına sahip birkaç alandan birisi olduğu da bir hayli açık
Freedom House’un 2017 Basın Özgürlüğü raporunda ise Türkiye bir önceki yıla göre en çok gerileyen ülkeler arasında üçüncü sıraya yerleşti. Böylece Türkiye, 2017’deki skoruyla basın özgürlüğü konusunda 1995’deki seviyesine gerilemiş oldu.
