Sihirli süpürgesiyle uçan yeşil tenli şeytani cadı, bir Cadılar Bayramı simgesi ve eski bir klişe olabilir. Ancak cadıların böylesine gündelik bir ev nesnesiyle ilişkilendirilmesinin ardındaki gerçek tarih, oldukça ilginç. Ayrıca çok az insan tarafından biliniyor. Bu nedenle “cadılar neden süpürgeye biniyor?” sorusuna açıklık getirmek istedik. İşte cadıların süpürgeler ile ilişkilendirilmesinin sebebi…
Süpürgenin tarihi
Süpürgenin ilk ne zaman icat edildiği tam olarak belli değil. Ancak süpürme eylemi, insanların bir ateşi, ocaktaki tozu veya külü süpürmek için ince çubuklar, hasırlar ve diğer doğal lifleri kullandıkları eski zamanlara kadar uzanıyor. J. Bryan Lowder’ın yazdığı gibi, bu ev işi MS 1. ve 2. yüzyıllara uzanan Yeni Ahit’te bile ortaya çıkıyor.
İngilizcede “süpürge” kelimesi, birçok erken süpürme cihazını yapmak için kullanılan gerçek bitkiden veya çalıdan gelir. Ayrıca süpürgeler öncelikle kadınlarla ilişkilendirildi. Aynı zamanda her yerde bulunan bu ev eşyası, kadın evliliğinin güçlü bir sembolü haline geldi.
Cadı olduğunu iddia eden ilk kişi erkekti
Cadıların kadın olduğu düşünülmesine rağmen süpürge ya da sopaya bindiğini itiraf eden ilk cadı bir erkekti: Guillaume Edelin. Edelin, Paris yakınlarındaki Saint-Germain-en-Laye’den bir rahipti. 1453’te tutuklandı ve kilisenin cadılar hakkındaki uyarılarını alenen eleştirdikten sonra büyücülükten yargılandı. İşkence gördükten sonra gerçekleri itiraf etti ve sonunda tövbe etti. Ancak yine de ömür boyu hapis yattı.
Edelin’in itirafı, cadıların süpürge sopasıyla dolaştığı fikrini çoktan akıllara yerleştirmişti. Süpürgelerdeki bilinen en eski cadı imgesi, Fransız şair Martin Le Franc’ın Le Champion des Dames (Kadınların Savunucusu) adlı el yazmasında iki illüstrasyonun yer aldığı 1451 yılına aittir. Çizimdeki ilk kadın süpürgeyle havada süzülüyor; diğeri ise düz beyaz bir çubuğun üzerinde uçuyor. Aynı zamanda her ikisi de Katolik kilisesi tarafından kafir olarak damgalanan 12. yüzyılda kurulan bir Hıristiyan mezhebi olan Valdocuları tanımlayan başörtüler takıyor.
Peki cadılar neden süpürgeye biniyor?
Cadılar neden süpürgeye biniyor sorusunun cevabı pagan ritüelleri ile bağlantılı olabilir
Antropolog Robin Skelton, cadılar ve süpürgeler arasındaki ilişkinin, kırsal çiftçilerin ekinlerinin büyümesini sağlamak için dolunay ışığında ata biner gibi direklere, dirgenlere veya süpürgelerle atlayıp dans ettiği bir pagan doğurganlık ritüeliyle bağlantılı olabileceğini öne sürüyor. Bu “süpürge sopası dansı”, seks partilerine ve diğer yasadışı toplantılara gitmek için gece boyunca uçan cadıların ortak anlatımlarıyla karıştırıldı.
Süpürgelerin, diğer ahlaksız faaliyetlerin yanı sıra, cadıların kendilerine uçma yeteneği vermek için ürettikleri özel merhemler ve yatıştırıcılar için mükemmel araçlar olduğu düşünülüyordu. 1324 yılında zengin İrlandalı dul Leydi Alice Kyteler, büyücülük ve sapkınlık suçlamasıyla yargılandığında, araştırmacılar onun evinde merhem sürülmüş bir sopa bulduklarını söylediler. Ancak her şeye rağmen bu, cadılar neden süpürgeye biniyor sorusunu yanıtlamıyordu.
Farmakolog David Kroll, Forbes’da Orta Çağ’daki cadıların demlerini Atropa belladonna (güzelavrat otu), Hyoscyamus niger (kara banotu), Mandragora officinarum (adam otu) ve Datura stramonium (boru çiçeği) gibi bitkilerden hazırladıklarının düşünüldüğünü yazıyor. Bu bitkiler tropan alkaloidler olarak bilinen halüsinojenik kimyasallar üretebilirdi.
Bazı tarihsel kayıtlara göre cadılar, bağırsak sıkıntısına neden olabilecek bu zihin değiştirici maddeleri yiyerek veya içerek sindirmek yerine, onları genellikle vücutlarının en mahrem bölgelerine sürerek deri yoluyla emilmesini seçtiler. John Mann, Murder, Magic, and Medicine adlı kitabında teolog Jordanes de Bergamo’nun 15. yüzyıldan kalma bir metninden alıntı yapar: “Kaba olanlar inanırlar ve cadılar itiraf ederler ki, belirli günler veya gecelerde bir asayı mesh edip, tayin edilen yere kadar sürerler. Ya da kolların altına ve diğer tüylü yerlere mesh ederler.”
Büyücülük üzerindeki endişeler efsanelere yol açıyor
Orta Çağ Avrupa’sında büyücülük endişesinin zirvesinde anlatılan bu tür hikayelerin gerçeği yansıtıp yansıtmadığını bilmek imkansız. Günümüzde Orta Çağ büyücülüğü hakkında bildiklerimizin çoğu, dini soruşturmacıların, hukuk görevlilerinin kayıtlarından ve suçlanan cadıların genellikle işkence görürken söyledikleri şeylerden gelmektedir.
Avrupa Tarihinin En Karanlık Yüzü: Orta Çağ’da Cadı Avı
Geçmişte uygulanan bir gelenek, cadılar neden süpürgeye biniyor sorusuna cevaplar nitelikte. 17. yüzyıldan başlayarak cadıların bacalardan uçarak çıkmak için süpürge sopası kullandığına dair anlatılar, kadınlar ev hayatıyla her zamankinden daha yakından ilişkili hale geldikçe yaygınlaştı . Bir geleneğe göre, kadınlar başkalarına evden uzakta olduklarını bildirmek için kapının önüne ya da bacaya süpürge koyarlardı. Belki de bu nedenle cadıların evlerinden uçarak çıkmak için süpürge sopası kullandıkları düşüncesi benimsendi.
Büyücülük konusundaki kaygı 18. yüzyılda azalmıştı. Bugün Amerika Birleşik Devletleri’nde hala kendini “cadı” olarak tanımlayan birçok kişi olmasına rağmen, Wicca gibi neo-pagan dini geleneklerin gelişmesi sayesinde çok azı süpürgeleri ile uçtuğunu iddia ediyor. Ancak Cadılar Bayramı’nda süpürge ile uçan cadı kostümleri görmek mümkün.
Kaynak: 1