Başarıları, aşkları ve filmleriyle sinema dünyasının en önemli figürlerinden biri haline gelen Brad Pitt bugün 52. yaşına giriyor. 52. yaşında hala sinemanın en yakışıklı aktörlerinden biri, karizmatik, sempatik bir aile babası ve tabii yetenekli bir oyuncu. Sinemanın kült figürlerinden biri haline gelen Pitt, tartışmasız beyazperdenin en seksi erkeklerinden biri.
Lisede lakabı Pittler’dır
Kickapoo Lisesi’nde okumaya başlar. Bu yıllarda sporla ve okulun öğrenci işleriyle yakından ilgilenir. Okul yıllarında arkadaşları ona Pittler lakabını takarlar. Daha o yıllarda yakışıklılığı ile dikkat çeker.
Gazetecilik eğitimi alır
Missouri Üniversitesi’nin Gazetecilik Bölümü’nde okur. Mezun olmasına kısa süre kala, uzun süredir aklında olan aktörlük kariyerini başlatmak için ailesine Pasadena’daki bir Güzel Sanatlar Akademisi’ne devam edeceğini söyleyerek Hollywood’a gider. Hayallerine adım adım yaklaşacaktır.
İlk yılları figüranlık ile geçer
Bir süre çeşitli tanıtımlarda tavuk kostümü giyip, limuzin şoförlüğü gibi işler yaptıktan sonra “Dallas” ve “Another World” gibi dizilerde küçük roller bulur. Dış görünüşü sebebiyle çok fazla sürünmeden rolleri kapmaya başlar.
Başlarda oyuncu koçuyla çalışır
Hollywood’a gittikten sonra Pitt’e altı yıl süreyle Roy London oyuncu koçluğu yapar. “Head Of The Class” isimli sitcomda ufak bir rol alır. O dönem kısa süreliğine showun yıldızı Robin Givens’la birlikte olur. Ardından Growing Pains isimli dizinin iki bölümünde de konuk oyuncu olarak rol alır.
Yaşayan en seksi erkek
Hollywood’un en başarılı aktörlerinden biri olmasının yanı sıra, People dergisine ve birçok kaynağa göre yaşayan en seksi erkektir. Yıllardır çeşitli kadın dergilerinde en seksi erkek yarışmalarında ilk sıraya yerleşir. İşin komiği bu yakışıklığı çoğu erkek de çaresizce kabul eder. Nazarlar değmesin diyoruz ve bir sonraki maddeye geçiyoruz.
Çok geçmeden kendi tarzıyla dikkatleri üzerine çeker
“Cutting Class” isimli düşük bütçeli bir yapımda rol alarak dikkatleri üzerine çeker. Bunun hemen ardından “Thelma & Louise”deki on beş dakikalık rolü gelir. Bu kısacık rol People Magazin’in kendisine “Dünyanın En Seksi Adamı” unvanını layık görmesine yetip de artar bile.
Ve nihayet başrolü kapar
Pitt’in beyaz perdedeki ilk başrolü 1988 yazında Yugoslavya’da çekilen “Dark Side Of The Sun” filmiyle olur. Filmin çekimleri bitmiş olmasına rağmen savaşın başlaması nedeniyle, vizyona girmesi seneler sonra gerçekleşir. Ancak geç olsun güç olmasın, bu aksilik başarılı oyuncunun kariyerini olumsuz etkilemez. 1990 yılında TV filmi “Too Young to Die?”da rol alır. Filmde uyuşturucu bağımlısı Billy Canton’ı canlandıran Pitt, başrolleri paylaştığı Juliette Lewis’e aşık olur ve ikili üç yıl sürecek bir ilişkiye başlar.
Ondan yakışıklı bir vampir var mı?
Neil Jordan’ın yönetmenliğini üstlendiği 1994 yapımlı, “Interview With the Vampire”de rol alır. Tom Cruise ve Antonio Banderas gibi ünlü oyuncularla birlikte oynadığı filmde bir vampiri canlandırır. Birbirinden yakışıklı vampirlerin yer aldığı film, sinema tarihine geçer. Korku edebiyatının önemli isimlerinden Anne Rice’ın romanından uyarlanan film, karizmatik vampir Lestat ve onun tarafından ısırılarak vampir olan soylu Louis’in maceralarını konu alıyor.
Başarılı oyuncunun Çin’e girişi yasak
1997’de rol aldığı “Seven Years in Tibet” filmi sebebiyle Çin’e girmesi yasaklanır. Başarılı oyuncu daha sonra Times dergisine vereceği röportajda konuyla ilgili olarak şunları söyler: “Ne hakkında konuştuğunuzu bilmeden konuşmamalısınız. Bu yüzden röportajlarda rahatsız oluyorum. Bana Çin’in Tibet hakkında nasıl bir politika izlemesi gerektiğini soruyorlar. Benim ne düşündüğüm kimin umurunda! Ben kahrolası bir aktörüm. Filmlerle sizi eğlendirmeye çalışan makyaj yapmış yetişkin bir adamım.”
Unutulmaz filmleriyle sinema tarihine imzasını atar
Kariyerinin ilk yıllarını atlatınca yakışıklılığı bir kenara bırakılarak oyunculuğundan söz ettirmeye başlayan Pitt birbirinden başarılı filmlerde rol alır. Yer aldığı kült filmler ve unutulmaz karakterleriyle adından çok söz ettirir. Unutulmaz filmlerinden birkaçını sizler için yazalım dedik; Interview with the Vampire, Se7en, Twelve Monkeys, Seven Years in Tibet, Fight Club, Ocean’s, Troy, Mr. & Mrs. Smith, Babel, The Assassination of Jesse James by the Coward Robert Ford, The Curious Case of Benjamin Button, The Tree of Life.
Hayatına damga vuran aşkları
Pitt sinema dünyasından birçok güzel kadın ile birlikte olur. Çoğu zaman ise uzun ilişkiler yaşar. Eski nişanlıları Juliette Lewis ve Gwyneth Paltrow ile olan birlikteliklerinin ardından 2000 yılında “Friends” dizisiyle yıldızı parlayan Jennifer Aniston ile evlenir. Brad Pitt ve Jennifer Aniston ikilisi yıllar boyu ekranların örnek alınan çifti olur. İkili 2004 yılında ayrılır. Pitt bu ayrılıktan sonra efsane kadın Angelina Jolie ile tanışır. İkili birlikte başrollerinde oynadıkları “MR ve MRS Smith” filmi çekimlerinde yakınlaşır 2014 yılında evlenirler. Bu konuya ayrıca değineceğiz.
Yakışıklılığı konusunda birbirinden şaşırtıcı tespitler vardır
Hemen hemen her yıl bir listede dünyanın en yakışıklı, en karizmatik ya da en seksi erkeği seçilen ünlü oyuncu birçok erkek tarafından da kıskanılıyor tabii. Öyle ki oynadığı bir reklam filmi Malezya’da gösterildiğinde, yakışıklılığı yüzünden Malezyalı erkekleri küçük düşürür iddiasıyla yasaklandı. Ne diyelim çok da yanlış bir karar olduğunu söyleyemeyiz.
Yeryüzünün en mükemmel Çifti Brad ve Angelina
İkili “MR ve MRS Smith” filminde tanıştıktan sonra birdaha hiç ayrılmazlar. Böyle güzel bir kadın, böyle yakışıklı bir adam kolay kolay bir araya gelmez. Tüm dünyanın hayran olduğu çift medyada kısaca “Brangelina” olarak anılıyor.
Onlar çok kalabalık bir aile
Maddox, Zahara ve Pax isimli üç tane evlat edindikleri çocukları var. Ayrıca Shiloh Nouvel, Vivienne Marcheline, Knox Leon adında üç çoukları dünyaya gelir. Brad Pitt ve Angelina Jolie çiftinin 2014 yılı itibariyle 3’ü evlatlık 3’ü biyolojik olmak üzere 6 çocukları var. Efsane çift 23 Ağustos 2014 tarihinde Château Miraval, Fransa’da özel bir törenle evlendiler.
3 metrelik bir yatakları var
Dünyanın en tatlı ailesi olarak tanımlayabileceğimiz Jolie-Pitt ailesi 6 çocuklarıyla rahatça sığabilmek için üç metrelik bir yatağa sahipler. Pitt konu hakkında şöyle konuşuyor: “3 metre genişliğinde yatağımız var ve o bile yeterli olmuyor. Tüm çocuklar sabahları yanımıza geliyor. Kurtulmak çok zor! Hepimizin uykuya ihtiyacı var.”
Şu sıralar fotoğrafçılığa merak sarar
Pitt, son zamanlarda fotoğrafçılığa dadanır. Daha çok Angelina karelerine rastladığımız fotoğraflar oyuncunun ev ortamı, çocuklarla geçirdiği vakit ve günlük halini gözler önüne seriyor. Jolie W Magazine’e verdiği röportajda Brad Pitt’in fotoğraflarını çok sevdiğini ve fotoğrafçılığın kolay bir hobi olmadığını söylüyor.
Ateist olduğunu açıkladı
Geçtiğimiz ay The Telegraph Magazine’e konuşan Pitt, çok dindar bir ailede yetiştiğini ama bunun sonucunda ateist olduğunu söyledi. Pitt, çocukluk çağlarında çok sıkı bir dini terbiye alarak büyüdüğünü anlattı. Şu anda bir taşımacılık şirketinin sahibi olan babası William Pitt’in katı disiplinli bir çocuk yetiştirme tarzı olduğunu belirterek “Ama aynı zamanda daha yumuşak bir yanı da vardı” diye konuştu.
Angelina Jolie yönetmenliğinde son filmi
Angelina Jolie’nin dördüncü kez yönetmen koltuğuna oturduğu son filmi Hayatın Kıyısında’da başrolde Brad Pitt ve kendisi yer alıyor. ABD’li yıldız yeni filminde evlilik sorunlarını işliyor. 1970’li yılların Fransa’sında bir sahil kasabasında geçen film yetenekli çifti doya doya izlemek için birebir. Zira bu iki ismi aynı filmde izlemek, sinemaseverlerin fazlasıyla hoşuna gidiyor.