1966’da Adana’da dünyaya gelen Barış Bıçakçı, ilk romanı “Herkes Herkesle Dostmuş Gibi”yi 2000’de yayımlamıştı. Ve o andan itibaren de, samimi diliyle okuyucunun ilgisini çekti. Kısa zaman içerisinde, basit ama keyifli anlatımı sayesinde tek nefeste bitirebileceğimiz başka kitaplarla çıktı karşımıza; her defasında da bizlere “Aaa gerçekten de öyle!” şeklinde tepkiler verdirmeyi başardı.
Yani bu sevilen genç yazar, 2000’den beri hayatımızda; iyi ki de öyle! Biz de hem Bıçakçı severler için, hem de onun kitaplarıyla henüz tanışmayanlar için -hala var mı bilmiyoruz-; onun kitaplarından çeşitli alıntıları bir araya getirelim istedik. İşte Barış Bıçakçı kitaplarından, her çeşit insana bu yazarı sevdirecek anlamlı alıntılar…
1. “Bu dünyada hiçbir şey göründüğü hatta yaşandığı gibi değil, her şey hatırlandığı gibi!”
Aramızdaki En Kısa Mesafe
2. “Bir felsefeci ölü bulunduğunda, akla gelecek ilk şüpheli, elbette kafasındaki fikirlerdi.”
Aramızdaki En Kısa Mesafe
3. “Hayat devam eder. Bazı çiçekler susuzluğa ve unutulmaya dayanır. Hayat her zaman devam eder, bunu herkes bilir.”
Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
4. “Özlemek duvarları en yüksek, kaçılması en zor hapishaneydi.”
Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra
5. “Evet, yolun sonunda iki adam, şiirin bile fayda etmediği; çünkü şiir çaredir bir bakıma ölüme, özellikle de son dize ve her şeye çengel atan kafiye.”
Sinek Isırıklarının Müellifi
6. “Bu dünyada çoğunluğu, herkesin kendisine hayran olduğunu düşünenler ile kimsenin kendisini sevmediğini düşünenler oluşturur.”
Sinek Isırıklarının Müellifi
7. “Yalnızlık su gibidir, içinde durduğu insanın şeklini alır.”
Veciz Sözler
8. “Her ne yapıyorsak, günün birinde öleceğimizi unutmak için yapıyoruz.”
Veciz Sözler
9. “İnsanların hemen her eylemi, kendilerini inşa etmeye yönelikti.”
Herkes Herkesle Dostmuş Gibi
10. “Yere çakılana kadar kanatlarımın olduğuna inanacağım.”
Herkes Herkesle Dostmuş Gibi
11. “Sana doğru yuvarlanan yumağın kedisiyim ben.”
Bizim Büyük Çaresizliğimiz
12. “Bizim büyük çaresizliğimiz Nihal’e aşık olmamız değil, sesimizin dışarıdaki çocuk seslerinin arasında olmayışıydı. Asıl çaresizlik buydu.”
Bizim Büyük Çaresizliğimiz
13. “İnsan güzel bir kitap okuduğu yerden nasıl ayrılabilir?”
Baharda Yine Geliriz
14. “İnsanın geçmişi peşinden uysal bir köpek gibi gelse, tamam! Ama biz insanların zamanla tedirgin bir kediye dönüşme olasılığı da var. Sırtı kabarık, durmadan arkasına bakan bir kedi…”
Baharda Yine Geliriz
15. “Geçmiş bir insanı kuran değil, yıkan şeydir. Daha doğrusu bir yandan kurarken bir yandan yıkar. Hep bir savaş hali.”
Seyrek Yağmur
16. “Yaşamadan ölebilirdim ama ölmeden yaşayamıyorum.”
Seyrek Yağmur
17. “Türkiye, evlatlarına kendisinden başka bir şeyle meşgul olmak imkanını vermiyor.”
Seyrek Yağmur
18. “Artık büyüdüm. Gökyüzü çoktan başlamış; ben geç kalmışım. Dünyaysa doğudan batıya kimsenin ciddiye almadığı bir rivayet.”
Seyrek Yağmur