Hayal edin: Honduras’ın ücra kasabası Yoro’dasınız. Hava kapalı, gökyüzü kara bulutlarla dolu. Birdenbire gökten balıklar yağmaya başlıyor! Yok artık, diyebilirsiniz ama Yoro halkı için bu olay sıradan bir hava durumu raporu gibi. “Bugün de gökyüzünden bolca tilapia yağacak, sepetlerinizi hazırlayın!” Bu tuhaf ve bir o kadar da büyüleyici olayın kökeni ise, 1800’lerin ortalarına kadar uzanıyor. Hikayeye göre, İspanya’dan gelen bir Katolik misyoner, uzun süredir açlık çeken halk için Tanrı’ya dua eder ve o anda gökten balıklar süzülerek kasabanın dört bir yanına dağılır. O zamandan beri her yıl bir ya da iki kez, gökyüzü bir anda balık pazarı gibi olur. Ve işin komiği, balıklar öylece yağarken kimse şemsiye açmıyor; herkes elindeki poşeti, sepeti, hatta hamağı kapıp balık yakalamaya koşuyor! İşte ilginç fenomen balık yağmuru hakkında bilmeniz gerekenler…
Efsaneye göre 1800’lerin ortalarında İspanya’dan gelen bir Katolik misyoner, Honduras’ın yoksul kasabası Yoro’ya uğrar
Misyoner, oradaki insanların uzun süredir yaşadığı açlık ve kıtlık için Tanrı’ya dua eder. İşte o anda, inanılmaz bir şey olur: Gökyüzünden balık yağmaya başlar! Evet, yanlış duymadınız. Bildiğiniz balıklar, gökten süzüle süzüle düşer. O zamandan beri, bu doğaüstü olay her yıl tekrarlanır ve halk buna Lluvia de Peces, yani Balık Yağmuru adını verir.
Yoro kasabasının sakinleri, her yıl bir ya da iki kez yaşanan bu olayı adeta bir dini ritüel gibi benimsemiş durumda
Gökyüzündeki balık yağmuru, İncil’den fırlamış gibi bir sahne yaratıyor. Kasaba halkı, bunu Tanrı’nın bir lütfu olarak görüyor. Fakat işin arkasında daha ilginç bir teori var.
Bilim insanlarına göre, bu olayın mantıklı bir açıklaması olabilir. Hani kasırgalar sırasında denizden yükselen su sütunları vardır ya? İşte o su sütunları bazen balıkları da içine çeker ve kilometrelerce uzağa, karaya savurur. Yoro kasabasına düşen balıkların kaynağının ise yaklaşık 45 mil uzaklıktaki Atlantik Okyanusu olduğu düşünülüyor. Yani, okyanustan yükselen su sütunları balıkları emip, kasabanın üzerine bırakıyor.
Ama durun, daha bitmedi! Bilim insanları, neden her seferinde sadece bu kasabaya balık yağdığını ve üstelik her yıl aynı zamanda gerçekleştiğini hala tam olarak açıklayamıyorlar. Biraz gizem, biraz bilim… Kim bilir, belki de gerçekten bir mucizedir!
Reklam ajansı Ogilvy ve çokuluslu bir balık şirketi Regal Springs, balık yağmuru mucizesini ekonomik bir fırsata dönüştürmeye karar verdi
“Cennet Balığı” adını verdikleri bu proje ile halk, balıkları toplayıp satabilecek ve böylece ek bir gelir kaynağı elde edebilecek.
Ogilvy’nin Honduras’taki iletişim ve strateji başkanı Edgardo Melgar, 23 Nisan’da bu balık yağmuruna bizzat tanık olmuş. Gecenin bir yarısı, gökyüzünü kaplayan devasa fırtına sırasında balıklar 20-30 dakika boyunca yere düşmüş. Melgar, bu sahneyi “Muhteşemdi, daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim,” diyerek anlatıyor. Hatta balıklar öyle bir hızla düşmüş ki, evlerin çatısına ve arabaların üstüne çarpan balıkların sesini duyduğunu söylüyor.
Ogilvy, sürdürülebilir balıkçılık deyince akla gelen ilk isimlerden biri. Latin Amerika’nın en büyük balık çiftliği şirketlerinden Regal Springs ile Yoro Belediyesi’nin güçlerini birleştirip ilginç bir projeye imza attı. Amaç, hem yerel halkın cebine para kazandırmak hem de bölgedeki balık stoklarını korumaktı.
Yoro halkı artık elinde poşet, hamak, sepet ne varsa ağ gibi kullanıp balık avlıyor
Balık başına ödeme yapılan bu projede, halkın yakaladığı balıklar arasında tilapia, mercan ve levrek gibi türler bulundu. 23 Nisan’da başlayan projede Melgar, insanların evlerinden çıkarak hevesle balık yakalamaya başladıklarını anlattı.
Peki, yakalanan balıklar ne oluyor dersiniz?
Avlanan balıklar, temizlenmek üzere yerel Regal Springs merkezlerine götürülüyor. Oradan da işlenip paketlenmek üzere ana fabrikalara gönderiliyor. Ama işin en ilginç kısmı burada: Paketleme malzemesi olarak bölgedeki muz kabukları kullanılıyor! Evet, yanlış duymadınız. Bu çevre dostu paketleme sayesinde doğaya zarar vermeden ürünlerin korunması sağlanıyor.
Projede üretilen bu özel balıklara ise “Heaven Fish” adı verilmiş. Bu ürünler, sadece Honduras’taki zincir restoranlara değil, aynı zamanda TGI Fridays gibi ünlü markalara kadar uzanıyor. Yani, bir gün Mongolian Wok’ta oturup Heaven Fish yiyorsanız, o balık büyük ihtimalle Yoro’da yakalanmış demektir.
Melgar, ilk başlarda halkın bu projeye temkinli yaklaştığını söylüyor
Yıllardır temel besin kaynağı mısır ve fasulye olan bir yerde, balık avlayıp satmak başta kulağa garip gelmiş. Ayrıca, kasabada yıllardır düzenlenen bir balık festivali de var. Halk, bu festivalde hem geçit töreni yapıyor hem de karınlarını güzelce doyuruyor. Neyse ki Melgar, bu geleneğin devam edeceğini ancak artık ek bir gelir kaynağıyla destekleneceğini belirtiyor.
2023’te kasabanın dörtte biri Regal Springs ile sözleşme imzalayarak balıkçılık müteahhidi oldu
Bu sayede, evlerine fazladan para girmeye başladı. Peki, Heaven Fish satışlarından elde edilen gelirin yüzde kaçı halka gidiyor dersiniz? Tam %80’i! Yani, kazanç doğrudan Yoro halkına akıyor.
Melgar’a göre, balık başına ödenen ücret türüne göre değişiklik gösteriyor ama ortalama olarak pound başına 6 dolar ödeniyor. Bazı aileler bir günde 30 pound balık toplayarak minik arabalarını doldurabiliyorlar. Melgar da bu durumu şu sözlerle özetliyor: “Cebinizi doldurmak için çok fazla balık yakalamanız gerekmiyor!”