Aslında şehrin insana saygısız olması daha en baştan çok saçma. Yaşadığın yer sana saygısız. İçinde yaşadığın için zamanla sen de saygısız, sonra çevrendekiler daha saygısız, hep birlikte komple şehir daha saygısız.
Şehir tek başına bir organizma olmadığı için nasıl saygısız olabilir ki, onu bu hale getiren biziz diye düşünsek?Ama işin o kısmını geçeli çok oldu. Şehirlerimizi öylesine izandan çıkardık ki, artık bizim kontrolümüz dışında kendi takdir mekanizmalarıyla davranır oldular. Metro yaptığımızı sanıyoruz, metrobüs, marmaray, uçak, motor, vapur, duble, tek falan, olmuyor. Yine de ulaşılamıyor, yaşanamıyor.
Emlak sitelerindeki satılık ilanlarında, sağda solda unutulmuş eşyalarla, köşedeki plastik leğenle falan fotoğraflanmış odalar gibi şehirlerimiz. 5000 yıl sonra bu yaşadığımız binaların kalıntılarını bulsalar, sonraki nesillere göstermek için büyük bir heyecana kapılıp restore ederler miydi sizce?
Bu durumdan kurtulmaya çalışan, insanın yaşadığı çevrenin patronu değil, bir parçası olduğunu kabul eden uygulamalar da var. Bu tip uygulamalardan ilham alınmasını düşlüyoruz. Bir gün olacak, o yeşil park bu şehre gelecek! 🙂 Parklar sahiller beton kafalı, çimento yürekli adamların ellerinden kurtulacak, o günün anısına Kasımpaşa’ya da bir lale heykeli dikeriz, miss. O güne gelinceye kadar dünyanın dört bir yanında hızla yayılan araç trafiğine kapalı şehirler uygulamalarına bir bakalım.
Madrid, İspanya
Plan: Son yıllarda hızla motorlu taşıtlardan arınma yoluna giden Madrid’de araçsız alanların sınırları daha da genişletiliyor. Geçtiğimiz yıllarda uygulanmaya başlayan plan daha da genişletildi. Şehir merkezinden itibaren 1 kilometrelik bir alana araç girişi yapmak yasak. Ancak bu alan sınırları içinde oturanlar araçlarıyla içeri girebiliyorlar. Alan için park izni olmayan araçlara yüksek para cezaları kesiliyor. Ayrıca şehre koyulan yeni parkmetreler sadece süre ölçmüyor, araçları emisyon değerlerine göre de değerlendiriyor. Değerleri yüksek olanlar daha fazla park bedeli ödüyor.
Eko bonus: Yeni bisiklet paylaşım programına göre şehrin 120 noktasına, 1500 bisiklet daha koyulacak.
Paris, Fransa
Plan: Paris de Madrid ile aynı yolda, yani araçsız yollar. Şehirde şimdiden araçsız hafta sonları uygulaması başladı. Merkezde oturmayanlar şehrin kalbine araçla giremeyecekler. Bu uygulamanın 2020 yılına kadar hafta içi günlere de yayılması ön görülüyor. Çalışmalar sonuç vermeye başlamış. 2001 yılında araçsız Parisli sayısı %40 iken günümüzde oran %60’a çıkmış. 3 gün önce yani bu ayın 27’sinde şehir küresel ısınmaya farkındalık yaratmak için gün boyu trafiğini tamamen yasaklamıştı.
Eko bonus: Şehrin belediye başkanı bisiklet yollarını ikiye katlamayı, dizel araç girişini tamamen yasaklamayı ve trafiğin yoğunluk gösterdiği alanlarda elektrikli ve düşük emisyonlu araçlara öncelik tanınmasını planlıyor.
Çengdu, Çin
Plan: Yapılacak yeni uydu kent için mimar Adrian Smith ve Gordon Gill’in projeleri değerlendiriliyor. Amaç, şehri dev çevre yollarıyla boğmadan planlayabilmek.
Eko bonus: Plana göre uydu kent ve çevresinde merkezden her alana 15 dakikalık yürüyüşle erişim mümkün olacak.
Hamburg, Almanya
Plan: Tarihi liman şehri hızla yeşilleniyor. Gelecek 20 yıllık plana göre kurulacak bir yeşil hat, parkları, rekreasyon alanlarını, bahçeleri, oyun alanlarını ve minik meydanları yaya ve bisikletlilerle birbirine bağlayacak.
Eko bonus: Bu yeşil ağ şehrin % 40’ını kaplayacak ve insanların yüzme, yürüyüş ve doğa faaliyetleri için şehri araçlara binerek terk etmelerini engelleyecek.
Helsinki, Finlandiya
Plan: Afedersiniz İstanbul’un Fatih ilçesi kadar nüfusu olan bu Helsinki, belediye içinde “Strategic Urban Planning Division” diye birim kurmuş. Gelecek yıllarda şehirde konut yoğunluğu olacağını öngörmüşler bu yüzden şimdiden önlem alıyorlar. Bu birim araçsız kent sokakları planlıyor. Araçlara bağımlılık terk edilecek ve yürüyüş + toplu taşıma entegrasyonuyla yeni bir taşıma ağı kurulacak.
Eko bonus:Helsinkililer için yazılan yeni bir uygulama bisiklet ve taksi paylaşımı sağlıyor, en yakın tren ve otobüs hatlarını takip ediyor.
Milano, İtalya
Plan: İtalyanlar da bireysel motorlu taşıt kullanımının önüne geçmek için planlar yapıyor. Kentin merkezinde aracını evde bırakanlar toplu taşımadan bedavaya yararlanıyor. Test aşamasındaki uygulamaya göre sabah ve akşam 7,30 arasında araçlarını kullanmayan her Milanoluya günlük 1.50 euro değerinde toplu taşıma kuponu veriliyor.
Eko bonus:Geliştirilen bir uygulamayla takip edilen verilere göre her yeni gün evde bırakılan araç sayısı 3’er 3’er artmış.
Kopenhag, Danimarka
Plan: Dünyanın en yoğun bisiklet kullanımına sahip şehri olan Kopenhag aynı zamanda Avrupa’nın en düşük motorlu taşıt mülkiyeti rakamını da elinde bulunduruyor. 1960’lı yıllardan başlayan araçsız yollar her geçen yıl daha da genişletiliyor.
Eko bonus: Şehre yayılan 321 km’lik bir bisiklet yolu ağı var.
Dublin, İrlanda
Plan: Geçtiğimiz sene trafiği en sıkışık şehirler arasında gösterilen Dublin de araçları şehir merkezinden arındırıyor. Yapılan planlamada araçsız bölgeler yaratılıyor.
Eko bonus: Yeni yapılan bir tramvay hattı ve eklenecek bisiklet yolları şehre nefes aldırıyor.
Masdar, Birleşik Arap Emirlikleri
Plan: Dünyanın en büyük arkoloji projelerinden biri haliyle her şeyin en büyüğünü yapma zorunluluğunda olan Arap ailesine nasip olmuş. Dubai’den sonra proje şehirlerin kârlılığını fark eden Araplar bu sefer dünyaya yararlı bir yapılanmaya onay vermişler. Şehirde otomobiller özel tasarlanmış tek kabinli elektrikli araçlardan oluşacak. Enerji dönüştürülebilir olacak ve tamamen güneş, rüzgar ve jeotermal güçlerden yararlanılacak. Masdar’a geleceğin tasarımı olarak bakılıyor.
Ekoplan: Projenin atık ve karbon emisyon değeri 0.