Antik Roma’nın ihtişamı, kültürü ve gücü hakkında sürekli yazılıyor, çiziliyor. Peki Antik Roma’da yaşayan kadınların hayatları hakkında ne biliyoruz? Hamilelikten güzellik standartlarına kadar, o dönemde yaşayan kadınlar da tıpkı modern dünyada olduğu gibi pek çok baskıyla karşı karşıyaydı. Peki kadınların eğitim almasına izin veriliyor muydu? Eşinden şiddet gören kadınlar boşanabiliyor muydu? Hadi gelin lafı fazla uzatmadan Antik Romalı kadınlar hakkında muhtemelen bilmediğiniz şeyler nelermiş birlikte bakalım.
1. Doğum yapan zengin Romalı kadınların emzirmesine izin verilmiyordu
Günümüzde doğumdan sonra en az 6 ay emzirmek adeta bir kural olarak görülüyor. Ancak o dönemde zengin Romalı kadınlar kendi çocuklarını emzirmiyordu. Bunun yerine, köle ya da fakir bir kadın sütanne olarak tutuluyordu. Bu uygulamanın sebebi, annenin emzirdiği zaman bitkin düşeceği endişesiydi. Ancak dönemin filozofları, anne sütünün çocuğun sağlığı ve ahlaki karakteri için en iyisi olduğunu öne sürüyordu. Çünkü onlara göre sütannelerin “kötü” karakteri emzirme sırasında bebeğe geçebilirdi. Filozoflar böyle düşünse de zengin Romalı kadınlar bebeklerini emzirme taraftarı değildi.
2. Kadınların çocukluk dönemi çok çabuk bitiyordu. Ortalama 12 yaşında evlenebileceklerine hükmediliyordu
Modern zamanlarda evlilik yaşı 30’a doğru çıkmaya başladı. Ancak Roma’da kız çocuklarının erkenden evlenmesi gerektiği düşünülüyordu. Adet kanaması başlayan bir kız çocuğunun hemen evlenerek çocuk yapması gerektiğine inanılıyordu. Bunun en önemli sebebi bebek ölüm oranlarının çok yüksek olmasıydı. Kadınlar ne kadar erken evlenirlerse o kadar çok çocuk yapabilirlerdi.
3. Boşanma sonrasında çocukların velayetini anneler değil babalar alırdı
Antik Roma’da boşanmak, tahmin edilenin aksine hızlı, kolay ve yaygındı. Evlilik toplumun tutkalı olarak görülüyordu. Çoğu zaman aileler arasındaki siyasi ya da kişisel bağları güçlendirmek için evlilik birliği gerçekleştirilirdi. Bugünün aksine boşanmak için yasal bir prosedür bulunmuyordu. Evlilik, kadının ya da erkeğin “senden boşanıyorum” demesiyle fiilen sona eriyordu. Babalar, evlilikten sonra bile kızları üzerinde yasal velayeti korudukları için boşanma işlemlerini kadınların babaları yürütüyordu. Bu düzenleme sayesinde kadınların çeyizi tekrar baba evine dönebiliyordu. Kadınların kendi çocukları üzerinde hiçbir yasal hakkı yoktu. Bu nedenle boşanmanın ardından, babalar doğrudan velayetin sahibi olurdu. Yine de aile dağılsa da çocuk ve anne arasındaki güçlü sevgi ve bağlılık devam ederdi.
4. Antik Roma’da kadının dış görünüşünün erkeğin yansıması olduğu düşünülürdü. Bu nedenle kadınlar iyi görünmek uğruna birçok güzellik trendi geliştirmişti
Romalı kadınlar güzel görünmek için oldukça baskı altındaydı. Çünkü kocalarını en iyi şekilde temsil etmek istiyorlardı! Antik Roma’da hızlı gelişen bir kozmetik endüstrisi vardı. Örneğin gül yaprakları ve bal cilt bakımı için kullanılırdı. Sivilceler için önerilen tedaviler arasında tavuk yağı ve soğan vardı. Öğütülmüş istiridye kabukları peeling olarak kullanılırdı. Ezilmiş solucanlar ve yağ karışımının gri saçları kamufle ettiği düşünülüyordu. Bazı antik yazarlar timsah dışkısının bir tür allık olarak kullanıldığından bahsediyor. Arkeolojik keşiflerden de görüldüğü kadarıyla bazı güzellik ürünlerinin tarifleri gerçekten tuhaf görünüyor.
5. Romalı kadınlar sınırlı düzeyde eğitim alabiliyordu
Kadınların eğitimi Roma döneminde tartışmalı bir konuydu. Roma’nın üst ve orta sınıflarındaki kızların çoğu temel okuma ve yazma becerilerine sahipti. Bazı aileler ise özel hocalar tutarak kızlarının eğitimini daha ileri seviyeye taşıyabiliyordu. Ancak tüm bunlar kadınların, kocalarının yanında daha eğlenceli bir yol arkadaşı olması amacıyla tasarlanmıştı. Bu nedenle eğitimin bir sınırı vardı. Çünkü fazla entelektüel kadın, cinsel ahlaksızlığın eş anlamlısı haline gelebilirdi.
6. Modern First Lady’ler gibi Romalı kadınlar da eşlerinin siyasi kampanyalarının önemli bir parçasıydı
Romalı kadınlar tek başlarına siyasette aday olamazlardı. Ancak seçim sonuçlarını etkilemede önemli bir rol oynayabilirlerdi. Kadınlar, kocalarının “aile babası” imajını pekiştirmek için onların yanlarında olurlardı.
7. Bilinenin aksine Romalı imparatoriçelerinin hepsi entrika çevirmiyordu
Hem edebiyatta hem de sinemada Romalı imparatoriçelerin sürekli birilerini zehirlediğinden ve entrika çevirdiğinden bahsediliyor. Ancak tüm bunlar, kadınlar iktidarın merkezine çok yakın olduğu için duyulan endişelerin dışa vurumundan ibaret. Roma’da söz hakkı bulunan kadınların hepsi eşlerini zehirlemiyordu. Aksine onların siyasi kampanyalarına destek oluyor ve en az imparator kadar devlet işlerine mesai harcıyorlardı.
Kaynak: 1