Roma İmparatorluğu’nun dünyanın en önemli imparatorluklarından birisi olduğuna hiç şüphe yok. Antik Roma medeniyetinin bazı temel kurumları ise, günümüzdeki insanlık medeniyetinin gelişmesine büyük katkı sağladı. Roma medeniyetinde, özellikle hukuk alanında ortaya çıkan pek çok kavram ve yapı, değişerek ve gelişerek bugüne kadar uzanmış durumda! Öte yandan Antik Romalıların büyük bir önem atfettiği tek konu hukuk değildi! Romalılar genel olarak hijyen ve tuvalet konusunda oldukça ihtimamlı insanlardı. Hatta Roma medeniyeti, kendinden önceki medeniyetlerden daha temiz bir medeniyetti.
Romalılar, hijyen için suyun ne kadar önemli olduğunun farkındaydılar. Bu doğrultuda önemli adımlar attılar ve büyük yapılar inşa ettiler. Ancak buna rağmen bugünden bakıldığında, Romalıların hijyen ve tuvalet alışkanlıklarına dair değiştirmeleri ve iyileştirmeleri gereken pek çok şey vardı. İşte, Antik Roma’nın hijyen ve tuvalet alışkanlıklarına dair bilmeniz gerekenler…
Romalılar, su kaynaklarını şehirlere ulaştırmalarına olanak veren mühendislik harikası yapılar inşa ettiler
Bunlardan en önemlileri, pek çoğu günümüzde de varlığını sürdüren su kemerleriydi. Antik Roma’nın mühendisleri, o dönem için büyük bir başarı örneği ortaya koyarak çok sayıda su kemeri inşa ettiler. Böylece Romalılar dağlardaki ve nehirlerdeki temiz suyu şehir merkezlerinde kullanma olanağına sahip oldular. Roma’daki ilk su kemeri, milattan önce 321 yılında inşa edildi. Yüzyıllar içerisinde Roma şehri 11 su kemerine daha sahip oldu. Üstelik sadece Roma şehrinde değil, imparatorluğun dört bir yanında pek çok su kemeri yapıldı.
Bu su kemerleri, Roma’daki hijyen anlayışının en önemli unsurları arasındaydı. Roma’daki sosyal yaşamın da önemli parçası olan hamamlar, temizlik için ihtiyaç duydukları temiz suyu, bu kemerler sayesinde elde ediyordu. İlerleyen yüzyıllarda, örneğin milattan sonra 21. yüzyılda, Roma’daki su kullanımı son derece modern bir şekilde tasnif edilmişti! Örneğin kaliteli su kaynakları sadece içmek ve yemek pişirmek için kullanılıyordu. Daha düşük kalitedeki sular ise genel olarak temizlik ve tuvalet atıklarından kurtulmak için kullanılıyordu.
Antik Roma’da gelişmiş bir kanalizasyon sistemi vardı
Roma şehrinin yıllar içerisinde artan nüfusu, şehrin kanalizasyon sisteminin de kademeli olarak gelişmesine neden oldu. Ayrıca, bu kanalizasyon sistemi sadece tuvalet atıklarının şehirden tahliye edilmesi için yapılmamıştı. Bu kanalizasyon sistemi şehrin drenajının da ayarlanmasına olanak tanıyordu. Yani özetle, Roma şehrinin altına kurulan kanalizasyon sistemi ile hem hamamlardaki kirli su, hem tuvalet atıkları hem de doğal yollarla oluşan su birikintileri, şehirden başarıyla tahliye ediliyordu.
Öte yandan döneminin en önemli şehirlerinden biri olan Roma yıllar içerisinde çok sayıda insanın yaşadığı bir yer haline geldi. Öyle ki, şehrin nüfusunun bir milyondan fazla olduğu dönemler bile vardı. Bu ise, o zamana dek görülmemiş büyüklükte bir atık problemi yaratacaktı. Ancak, Romalılar bunun da üstesinden geldiler. Yer altındaki kanalizasyon sistemlerini birbirlerine bağladılar, genişlettiler, modernize ettiler… Öte yandan, bu atıkların tahliye edildiği nehirlerde banyo yapmayı alışkanlık haline getiren Romalılar da vardı. Bu durum, salgın hastalıklara sebep olan yanlış hijyen alışkanlıklarında sadece bir tanesiydi.
Antik Roma’da tuvalet vardı, fakat tuvaletlerdeki hijyen anlayışı bugünkünden oldukça farklıydı!
Bir defa, Romalılar çoğu şehrin farklı bölgelerine inşa edilmiş umumi tuvaletleri kullanmak zorundaydı. Çünkü Romalı yurttaşların evlerinde tuvalet yoktu! Umumi tuvaletlerde ise birbirinden ayrılmış bölümlerden söz etmek mümkün değildi. Tuvalet ihtiyacını gidermek isteyen bütün Romalılar yan yana, diz dize oturmak zorundaydılar! Tuvalet sonrası temizlik ise, bir sopanın ucundaki doğal deniz süngeri vasıtasıyla hallediliyordu. Ancak, umumi tuvaletlerde bu süngerlerden en fazla birkaç adet vardı.
Fakat nezaket sahibi Romalılar bu süngerlerle işleri bittikten sonra öylece diğer vatandaşlara vermezdi. Tuvaletlerdeki içi tuzlu su dolu kovalara süngerleri şöyle bir daldırmak ve ondan sonra ihtiyacı olana vermek önemli bir nezaket kuralıydı… Bu ilginç hijyen ve nezaket alışkanlıkları, Roma’daki salgın hastalıkların birincil sebebiydi. Öte yandan, Romalı zenginler zorunda kalmadıkça umumi tuvaletlerin yanından bile geçmezlerdi. Onların, kendi kanalizasyon sistemlerine sahip ve atıkları köleleri tarafından boşaltılan kendi tuvaletleri vardı.
Roma tuvaletleri pek çok yurttaşın saldırıya uğradığı yerlerdi
Yılanlar ve sıçanlar tarafından! Çünkü Roma tuvaletlerinin üzerini kaptan bir mekanizma yoktu. Bu nedenle, hemen her tuvalet pek çok kemirgenin en sevdiği besin kaynakları arasındaydı. Ayrıca, tuvaletlerde biriken atıklar hamamlarda kullanılan kirli su ile temizleniyordu. Yine de umumi tuvaletler hiçbir zaman yeteri kadar temizlenemiyordu. Hatta tuvaletlerde biriken metan ve hidrojen sülfür, ufak çaplı patlamalara bile neden oluyordu! Yani Roma’daki tuvaletler kirli, hijyenden uzak ve tehlikeli yerlerdi! Bu sebeple pek çok umumi tuvaletin duvarlarında koruyucu tanrıçaların resimleri yer alıyordu.
Kötü hijyen koşulları nedeniyle bazı mahallerde yürümek bile gerçekten maharet isteyen bir şeydi
Çünkü Romalıların her an umumi tuvaletler gitme imkânları yoktu. Evlerinde tuvalet de yoktu! O halde yapılacak tek bir şey vardı! Özellikle daha yoksul mahallerde, tuvalet atıklarıyla beraber çok sayıda çöpün sokaklara atılması oldukça yaygın bir davranıştı. Sokakların bu şekilde kirletilmesi yasaktı ama işler pratikte bu şekilde ilerliyordu. Ayrıca, bu mahallerdeki çöp ve atık yığınlarının engellenmesi için görevlendirilen insanlar da vardı. Fakat onlar da bu soruna çare olmakta zorlanıyorlardı. Bu nedenle, bu mahallelerin pek çoğunda, insanların herhangi bir pislikle karşılaşmadan yürüyebilmeleri için sıra sıra dizili yüksek taşlar yer alıyordu…
İdrar, Antik Romalılar için son derece önemliydi
Belki de, Antik Roma’da yaşayan insanların hijyen ve tuvalet alışkanlıklarına dair en ilginç şey idrara olan düşkünlükleriydi. Çünkü idrar, atıktan çok bir temizlik malzemesi olarak kabul ediliyordu! Romalı yurttaşların pek çoğu, kıyafetlerini daha hijyenik olduğu inancı ile idrar ile yıkıyorlardı. Hatta, diş temizliğinde bile idrar kullanılıyordu! İdrar, Romalılar için gerçekten önemli kimyasal bir maddeydi. Bu sebeple şehirde yoğun olarak bir idrar ticareti ve endüstrisi gelişmişti. İlerleyen dönemlerde, bu kadar önemli bir maddenin vergiye tabi olması gerektiğini düşünen ve idrar vergisini icat eden bir imparator bile ortaya çıkacaktı.
Kaynak: 1