Antik dönemlerde yaşam pek çok bakımdan bugün bildiğimiz yaşamdan oldukça farklıydı. Geçmişteki insanların gündelik uğraşları, düşünce pratikleri veya inanç sistemleri, bizler için bugün dahi oldukça ilgi çekici. Ancak antik dönemlerden modern zamanlara kadar değişmeden gelen bazı şeyler de var. Bunlardan biri de, uyuşturucu kullanımı. Modern zamanlarda her türlü uyuşturucu maddenin hem fiziksel hem de zihinsel sağlık için oldukça zararlı olduğu biliniyor.
Ancak uyuşturucu kullanımı, modern zamanlara özgü bir sorun değil! Bazı bilimsel çalışmalar, uyuşturucu kullanmanın tarihinin son derece eski olduğunu ortaya koyuyor. Antik dönemlerde; üstelik dünyanın farklı coğrafyalarında yaşayan insanların, benzer sebep ve şekillerde psikoaktif maddeler kullandıkları biliniyor. Peki, antik dönemlerdeki insanlar neden ve nasıl uyuşturucu kullanıyorlardı? Bu oldukça tehlikeli ve ilginç alışkanlık, hangi şartlar altında gelişmişti? Detaylara birlikte bakalım.
Tüm uyuşturucuların fiziksel ve zihinsel olarak son derece tehlikeli olduğu bilinen bir gerçek
Ancak yukarıda belirttiğimiz gibi uyuşturucu sorunu, modern zamanlara özgü bir sorun değil. Çünkü yapılan bilimsel araştırmalar, uyuşturucu kullanmanın tarihinin günümüzden binlerce yıl öncesine kadar uzandığını ortaya koyuyor. Üstelik bu araştırmalarda, antik dönemlerdeki uyuşturucu kullanımının tıpkı günümüzde olduğu gibi, belirli bir bölgeye has bir alışkanlık olmadığı görülüyor.
Antik dönemlerde Güney Amerika’dan Asya’ya, Mezopotamya’dan Avrupa’ya kadar pek çok farklı coğrafyadaki insanların uyuşturucu madde kullandığı biliniyor
Bu sıra dışı bilgi, bu dönemlerde yaşayan insanlar neden ve nasıl uyuşturucu kullanıyorlardı, uyuşturucu maddelerin zararlarına dair bilgeleri var mıydı, gibi pek çok soruyu da beraberinde getiriyor. Gelin geçmişin derinliklerinde gizli olan bu ilginç soruların yanıtlarını birlikte arayalım…
Antik dönemlerin uyuşturucu bağımlıları, psikoaktif maddelerin zararlarından haberdardı!
En azından, bu maddelerin yüksek düzeyde bağımlılık yaptığını biliyorlardı. Buna karşın antik dönemlerde uyuşturucu kullanımının nadir görülen bir şey olduğunu söylemek kolay değil.
Örneğin 163-229 yılları arasında yaşadığı tahmin edilen Romalı tarihçi Cassius Dio, İmparator Marcus Aurelius’un uykusuzluk ve çeşitli sağlık sorunları nedeniyle afyon kullandığını, afyon bağımlılığının devlet işlerini sekteye uğratmasına sebebiyet vermesi üzerine bağımlılıktan kurtulmaya çalıştığını, ancak başarılı olamadığını yazıyor. Öte yandan Roma’nın filozof-kralı, antik dönemlerdeki tek uyuşturucu bağımlısı değil…
Esrar kullanımı ilk defa günümüzden 12.000 yıl önce, Orta veya Güneybatı Asya’da ortaya çıktı
Yapılan çalışmalar, esrarın binlerce yıl önce bu coğrafyadan farklı bölgelere yayıldığını özellikle Mısır, Yunanistan ve Çin medeniyetlerinde popüler hale geldiğini ortaya koyuyor. Antik Yunan tarihçisi Herodot milattan önce 440 yılında kaleme aldığı bir yazıda, İskitlerin kenevir tohumlarını yakarak dumanını soluduklarını aktarıyor.
Suriye’de gerçekleştirilen kazı çalışmalarında, antik dönemlerde yaşayan insanların afyon üretiminde kullanmak üzere haşhaş bitkisi yetiştirdiği keşfedildi
Luca Peyronel isimli arkeolog liderliğinde gerçekleştirilen kazı çalışmalarında, dönemin soylu sınıfına ait olduğu tahmin edilen bir yerleşim yerinde, çeşitli bitki kalıntılarının yanı sıra haşhaş tohumları ortaya çıkarıldı. Üstelik antik dönemlerde uyuşturucu madde kullanıma dair ortaya çıkarılan bulgular bununla da sınırlı değil.
Mezopotamya bölgesinde bulunan ve günümüzden 8.000 yıl öncesine tarihlenen bazı kil tabletlerde de afyon üretimine dair bilgiler yer alıyor
2019 yılında Batı Çin’deki Jirzankal isimli mezarlıkta yapılan araştırmalarda binlerce yıllık mangallar ortaya çıkarıldı. Bu mangalların hemen hepsinde kenevir kalıntıları vardı
Bu mangallar yalnızca ısınmak veya yiyecek pişirmek için kullanmıyordu! Çünkü mangalların hemen hepsinde, binlerce yıl öncesinden kalma kenevir kalıntıları tespit edilmişti. Antik dönemlerdeki uyuşturucu kullanımına dair bariz örneklerden biri olarak kabul edilen ve kadim bir mezarlıkta ortaya çıkarılan bu kalıntılar, antik dönemlerdeki insanlar neden uyuşturucu kullanıyordu, sorusuna da önemli bir yanıt niteliği taşıyordu…
İspanya kıyılarında bulunan 3.000 yıllık bir mezarda yapılan incelemeler uyuşturucu kullanımına dair bariz örneklere ulaşılmasını sağladı
Sonuçları 2023 yılı içerisinde Scientific Reports isimli dergide yayımlanan bir araştırmada 3.000 yıllık bir mezarda bulunan insan saçı üzerinde incelemeler yapıldı. Bilim insanlar saçı incelenen kişinin, yaşadığı dönemlerde birden fazla uyuşturucu madde kullandığı sonucuna ulaştı. Bu bulgu, bilim dünyasında oldukça önemli bir keşif olarak değerlendirildi.
Çünkü önceki yıllarda, antik dönemlerden günümüze ulaşan pek çok nesne üzerinde uyuşturucu madde kalıntısı elde edilmişti. Ancak ilgili çalışma, antik dönemlerdeki insanların kesin olarak uyuşturucu kullandığını ortaya koyan nadir örneklerden biriydi…
Günümüzden binlerce yıl önce yaşayan insanların uyuşturucu madde kullandığını gösteren bulguları çoğaltmak mümkün. Peki, ama antik dönemlerde yaşayan insanlar neden uyuşturucu kullanıyorlardı?
Bilim insanlarına göre bu sorunun yanıtı oldukça basit. Antik dönemlerdeki uyuşturucu kullanımının sebepleri, modern insanınki ile aynıydı! Evet, bilimsel veriler eski dönemlerdeki insanların çeşitli uyuşturucuları keyif verici maddeler olarak kullandığını ortaya koyuyor.
Örneğin Antik Yunan’daki bir anlatıda mitolojideki önemli karakterlerden biri olan Helen’in, “tüm acıları dindirmek ve her kötülüğü unutturmak için” misafirlerinin içkisine bir ilaç karıştırdığı yazıyor! Elbette kadim zamanlardaki uyuşturucu kullanma alışkanlığının hayli ilginç başka sebepleri de var.
Farklı coğrafyalardaki mezarlıklarda ve tapınaklarda ele geçirilen kalıntılar, uyuşturucuların dini ritüeller sırasında da kullanıldığını gösteriyor
Erken dönem Aztek ve Maya medeniyetlerinde, psikoaktif özellikleri olan çeşitli bitkiler yetiştiriliyor ve dini ritüeller sırasında yaygın olarak kullanılıyordu. Antik Yunan medeniyetindeki görkemli tapınaklarda yaşayan bazı din görevlilerinin, psikoaktif maddeler kullanarak tanrılarla iletişime geçtiği ve bir çeşit trans halindeyken kehanetlerde bulundukları biliniyor. Kısacası uyuşturucular, antik dönemlerdeki dini ritüellerin önemli bir parçasıydı.
Antik Mısır medeniyetinden kalma mezarlarda bulunan uyuşturucu kalıntıları, ilgili maddelerin kullanım sebeplerine dair önemli ipuçları barındırıyor
Antik Mısır firavunlarından Tutankamon günümüzden binlerce yıl önce bilimsel adı Nymphaeaceae caerulea olan ve uyuşturucu özellikleri olduğu bilinen bir çiçek ile birlikte gömülmüştü. Benzer şekilde Mısır’daki çeşitli dini motiflerde de benzer bitkilere rastlamak mümkün.
Bu sebeple bilim insanları, uyuşturucuların antik dönemlerde tanrılar ve ölen insanlarla iletişim kurmak için kullanılan ve sıklıkla öte dünya ile ilişkilendirilen unsurlar olduğunu düşünüyor.
Uyuşturucular, antik dönemlerde ağrı kesici olarak da kullanılıyordu
Bununla birlikte özellikle Avrupa ve Güney Amerika’da, işçilerin uyarıcı maddelerin etkisi altında yorulmadan daha uzun süreler boyunca çalışabildiğini keşfeden toprak sahiplerinin, işçilerine düzenli olarak uyarıcı etkileri olan bitkiler verdiğine dair bazı belgeler de var. Yani antik dönemin insanları, tıpkı bugün olduğu gibi farklı türdeki uyuşturucuları, farklı amaçlar için kullanıyorlardı…
Madde bağımlılığının sayılamayacak kadar zararı vardır. En önemlisi de zehirlenmeler sonucu ölüme neden olabilir. Bu maddeler beyni etkiler ve dikkat dağınıklığına neden olur. Hız, mekan, zaman gibi kavramların yok olmasına yol açarak kazalara sebebiyet verebilir. Sindirim sistemi problemleri, işitme bozuklukları, solunum yolu rahatsızlıkları, felç, kalp yetmezliği, kanser, dolaşım bozukluğu gibi sayısız soruna neden olabilir. Madde bağımlılığı bireyin sağlığına olan zararın yanı sıra iş hayatına, ülke ekonomisine ve toplumsal ahlaka da balta vurmaktadır. Madde bağımlılığının tedavisi mümkündür. Özellikle tedavi ilkelerini yerine getiren kişilerde bu kötü alışkanlığı bırakma oranı çok yüksektir. Unutulmamalıdır ki “güvenli” kullanılabilir bir kimyasal madde yoktur.
Kaynak: 1