Sadece 35 yıl kaldığı ve büyük renk kattığı bu gezegende aldığı süre boyunca ülkesindeki vatandaşlarının yarısının hastası olduğu, yarısının da nefret ettiği bir komedyendi o. Kimilerine göre bir dadaist, kimilerine göre zamanının ötesinde mizah yapan bir dahi, kimilerine göre de ruh hastası bir ekran figürüydü. Ama şu bir gerçek ki Andy Kaufman ortaya çok ama çok farklı bir mizah anlayışı koydu ve kimse ortaya koyduğu şeyin yakınına yaklaşmaya dahi cesaret edemedi. Üzerinden yıllar geçmiş olsa da o hala büyük saygı duyulan ve hakkı her seferinde cömertçe teslim edilen biri.
Gerçek hayat öyküsünden uyarlanan, başrolünde Jim Carrey’nin harikalar yarattığı, 1999 yapımı Milos Forman klasiği “Man On the Moon” filminden Andy Kaufman fenomenine aşina olanlarınız muhakkak vardır. Kendisiyle henüz tanışma şansı bulamayan okurlarımızı da doğum günü vesilesi ile hazırladığımız listemize buyur ediyor, tarzı, sinirlerin sınırlarını zorlayan mizah anlayışı ile kült mertebesine ulaşan, yaptığı işlerle şu yaşadığımız zaman dilimi için dahi sıradışı sayılabilecek bir komedyen olan Andy Kaufman’ı saygıyla anıyoruz.
1. Dertten, tasadan uzak, pırıl pırıl bir çocukluk dönemi
Long Island, New York’ta, Yahudi bir orta sınıf ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Andy Kaufman, huzurlu ve oldukça makul bir çocukluk geçirdi. 9 yaşında, çocukluk arkadaşlarının doğum günlerinde, partilerde gösteriler yapan Kaufman, koleji bitirdikten sonra 1971 yılında deneysel bir komedi tarzıyla civar kulüplerde sahneye çıkmaya başladı.
2. New York’un komedi mabedi Improv’da
Kariyerinin başlarında kulüplerde ve kahve dükkanlarında yaptığı gösteriler, seyircilerin gri hücreleriyle oynayacak kadar deneysel ve tuhaftı. Ama enteresan bir şekilde seviliyordu. Buradaki lokal şöhretin ardından sınıf atlamanın zamanı gelmişti Kaufman için. Bir sonraki durak pek çok stand-up yıldızının parladığı, ünlü komedi mabedi “Improv” oldu.
3. İlk büyük gösterisi
Improv’un sahibi Budd Friedman’la tanışmaya gittiğinde karşısına, kendisine büyük ün kazandıracak Foreign Man(Yabancı Adam) tiplemesi ile çıktı “İyi akşamlar Bay Friedman ben Andy Kaufman, Hazar Denizi’nde küçük bir adadan geliyorum.” dedi. Hazar Denizi’nde ada olmadığından habersiz olan Friedman, “Peki evladım akşam çık bakalım sahneye.” cinsinden sahne vizesini ona teslim ettiğinde olacaklardan habersizdi. O akşam Kaufman, Foreign Man adlı karaktere bürünmüş halde sahnede 8 dakika boyunca fırtınalar estirdi.
4. Sahnede bir acayip “Yabancı Adam”
Foreign Man(Yabancı Adam) çocuksu ses tonuyla yaptığı aşırı kötü esprileri ve başarısız ünlü taklitleri ile komik olmaya çalışan ama bir türlü olamayan bir karakterdi. Örneğin“Johnny Cash taklidi yapacağım.” dedikten sonra, sesinde hiçbir değişikliğe gitmeden Foreign Man sesiyle “Merhaba, ben Johnny Cash” diyip teşekkür ederek, taklidini bitiriyordu. Seyirci berbat ötesi bir gösteriye geldiğine ve Foreign Man’in ziyadesiyle hayal kırıklığı bir şov olduğuna ikna olduğu anda ise Kaufman numarasını “Şimdi size Elvis Presley taklidi yapacağım.” diyerek yapıyordu. Dalga maksatlı sahneye atılan laflar ve ıslıklar arasında sahnede üzerini değiştiren, saçlarını Elvis modeli tarayan Foreign Man, tüm zamanların en başarılı Elvis taklitlerinden birine imza atıp, izleyiciyi havaya uçuruyordu.
Seyirci asıl dalga geçilenin kendisi olduğunu, tufaya geldiğini anladığında Kaufman’daki sinir bozucu dehayı takdir etmeye başlıyordu. Seyirci bu absürd ama zekice oltaya getirilme işinden çok keyif almıştı.
5. Andy Kaufman’ın sahnede Muhteşem Gatsby’yi okuması
Yine neredeyse tüm biletlerin satıldığı tıklım tıklım dolu bir komedi gösterisinde sahneye çıkıp, seyirciyi selamladıktan sonra tüm zamanların en acayip şovlarından birine imza atar Kaufman.
“-Sizlere bu gösteride çok sevdiğim bir kitap olan Scott Fitzgerald’ın Muhteşem Gatsby isimli eserini okumak istiyorum.” diyerek, olağanüstü bir ciddiyetle birinci sayfasından itibaren Muhteşem Gatsby’yi okumaya başlar. Tepkiler ve ıslıklar arasında, gösteriyi izleyen son seyirci çıkana kadar saatlerce kitabı okumaya devam eder.
6. Bir gösteri biçimi olarak uyku
Popülaritesi artan Kaufman sınırları zorlamaya devam etti. Improv’daki gösterilerinden birinde, sahneye uyku tulumu ile çıktı ve sahnede uyudu. Evet, yanlış okumadınız. Adam gerçekten de sahnede uyku tulumunu serip, öylece uyumuş.
7. “Live From New York… It’s Saturday Night Live…”
Bu tuhaf adamın ünlü yapımcılar tarafından keşfi de çok uzun sürmez. A.B.D’nin canlı olarak yayınlanan, en ünlü skeç-komedi programı Saturday Night Live’dan teklif gelir ve Kaufman programın oyuncu kadrosuna dahil olur. Foreign Man tiplemesini programa taşıyan Kaufman, absürd ve anlaşılmaz mizahına tüm şaşkınlıklara rağmen burada da devam eder.
8. Andy Kaufman’ın Mighty Mouse skeci
Bu süper saçma performansta, skeç boyunca hareketsiz ve konuşmadan ülkemizde de Süper Fare adıyla yayınlanan çizgi dizinin jenerik şarkısını ülkenin en çok izlenen programında seyirciye dinletir. Şarkı nakarat bölümüne geldiğinde ise büyük bir coşku ile dudaklarını oynatarak “Here I come the save the world.” kısmını söylerek bir absürd komedide bir çığır daha açar.
9. Taxi dizisi ve fenomen olan Latka Gravas karakteri
Birleşik Devletler’in en ünlü menejerlerinden (sonradan Seinfeld’in de yapımcılarından) George Shapiro ile çalışmaya başlayan Kaufman, “Taxi” adlı sit-com’da kendisine yüksek ölçekte bir şöhret kazandıracak olan Latka Gravas adlı araba tamircisi karakterine hayat verir. Dizi de, Latka da aşırı sevilir. Ancak Andy için büyük bir sorun ortada öylece durmaktadır. Ona göre sit-com tarzı mizah, komedinin en aşağı seviyesidir ve bu sebeple diziden ayrılmak istediğini menajerine söyler.
Ancak Shapiro ona dizinin getireceği popülarite ile ülke çapında yapacağı gösterilerine binlerce seyirci getirebileceğini söyler ve diziyi bu doğrultuda kullanması yönünde Kaufman’ı ikna eder.
10. Taxi sonrası A.B.D.’nin en popüler komedyenlerinden biri
Beklenen olmuştur. Dizinin getirdiği tanınırlık sonrası binler Kaufman’ı izlemeye gelmiştir. Bu noktada Andy Kaufman’ın hali hazırda zaten tuhaf karşılanan gösteri tarzının da ötesine geçerek, başka bir boyut kapısını araladığını söyleyelim. Gösterilerinde komedinin ve seyircinin tahammül limitlerini zorlayacak şovlar yapmaya başlar.
11. Andy Kaufman’in sahnede gözyaşlarına boğulduğu unutulmaz gösterisi
Herkesin büyük beklentilerle geldiği bir şovunda Kaufman “-Gösteriye başlamadan evvel sizleri tanıştırmak istediğim birileri var.” diyerek sahneye babaannesini, kardeşini, annesini ve babasını çıkarır. İnanılmaz kötü sesli kardeşine “La Bamba” söyletir, babaannesine Haham hikayesini anlattırır vs. Seyirci stand-up gösterisine geldiği yerde karşılaştığı bu saçma duruma tepki gösterince de tarihe geçen o meşhur trollemesine imzasını atar.
Videodan izleyebileceğiniz bu 2 dk.’lık bölümde söylediklerini de altyazı hizmeti formatında şuraya bırakalım.
Andy Kaufman: Ailemi ve gösteriyi sevdiniz mi? Kimler beğendi? Peki kimler beğenmedi? (Beğenmeyen sayısı daha fazla çıkar) Şey… Bunu söylemem gerek sanırım. Şu an inanılmaz derecede aşağılanmış hissediyorum. Elimden geleni yapıyorum. Size bir gösteri sunmak için elimdengeleni yapıyorum. Ben komedyen değilim. Espri falan da yapamam. (Sahneye biri laf atar) Efendim? Bana laf atmak istiyorsanız, atın. Siz kazanırsınız, çünkü ben buna cevap verecek yeterlilikte bir sahne adamı değilim. Ne o kadar hazır cevap biriyim, ne de o kadar zekiyim. Onları sahneye çağırdım çünkü yıllar sonra ailecek ilk kez bir aradayız. (Ağlamaklı) Eğer hoşunuza gitmediyse, hayal kırıklığı için özür dilerim. Sanırım yapacak bir şeyim kalmadı. Devam edemeyeceğim. Bana ne olmadığımı gösterdiğiniz için teşekkürler. (Ağlamaya başlar ve müthiş final)
12. Andy Kaufman’ın kariyer zirvelerinden “Dondurma Yiyen Adam”
Bir diğer gösterisinde Kaufman “Bugün sizlere yıllar evvel bir oyunculuk seçmesinde yaptığım ama ne yazık ki seçilemediğim bir performansı sergilemek istiyorum. Performansın adı eskiden “Yemek yemek” idi, ancak ben onu geliştirmek adına “Dondurmak yemek” yaptım ve şimdi sizlerle onu paylaşmak istiyorum.” diyerek tek bir komik cümlenin dahi söylenmediği dümdüz sipariş verme sahnesini garsonla oynar. Siparişi gelir ve sonrasında dakikalarda sahnede sadece dondurmasını yer.
Seyirci bir yandan ne olup bittiğine anlam veremezken bu ultra saçma performansa kahkahalarla gülmekten de kendini alamaz.
13. Trol’ü beslemeyin!
Kaufman arkasına aldığı rüzgarla, hem sınırları hem de sinirleri zorlamaya kararlıdır. Kariyerinin en muhteşem kurmaca-şakalarından birine de katıldığı Fridays isimli skeç-komedi şovunda imza atar.
Canlı yayınlanan programda yer aldığı ilk skecin konusu şöyledir. 4 arkadaş yemeğe çıkmıştır ve hepsi de tuvalette esrar içmek bahanesiyle kaytarmanın yollarını aramaktadır. Skecin bir noktasında Kaufman repliğini söylemez. Herkes öylece hareketsiz duran Andy’ye “Nooluyor abi?” cinsinden bakışlar fırlatmaktadır. Kaufman ise “-Böylesine uyuşturucuyu özendiren, kötü örnek teşkil eden bir skece devam etmeyi mantıksız buluyorum.” der ve skeci durdurur. Kimsenin olup, bitene anlam veremediği bir anda oyuncu arkadaşlarından Micah Richards(Seinfeld’deki Kramer) suflörün elindeki replik kartını alır ve canlı yayında öfkeyle “Okuyamıyorsan al buradan oku.” diyerek Kaufman’ın önüne koyar. O da karşılık olarak bardak suyu Richards’ın üstüne döker. Olaylar karışır, reklam arasına gidilir.
Sonradan anlaşılır ki her şeyi tezgahlayan Andy Kaufman’dır ve programın yapımcına bu trollemeyi yapacağını önceden söylemiştir. Kaufman olayın daha gerçekçi olması için de ne oyunculara ve ne de yönetmene tek kelime etmemiştir.
14. Cinslerarası güreşçi
Kaufman’ın skeçlerinde ve şovlarında en çok ses getiren karakterlerinden biri de canlandırdığı aşırı özgüvenli, seksist ve kısa sürede tüm ülkenin nefretini kazanmasını sağlayan meydan okumalarıyla ünlenen “Cinslerarası Dünya Güreş Şampiyonu” karakteri idi. Canlı yayında kendisini yere serebilecek güçte bir kadın çıkacak olursa, 1000 dolar vereceğini söyleyen Kaufman namağlup bitirdiği kariyeri boyunca, ekranda ve sahnede belki inanılması güç gelecek ama tam 400’ün üzerinde kadınla güreşti.
Bu durum kadınlar başta olmak üzere neredeyse ülkenin yarısının kendisinden nefret etmesine sebep oldu. Sonradan hepsinin kurgulanmış troll tertibi olduğu ortaya çıksa da, çok geçti. Andy Kaufman her koşulda bir nefret paratoneriydi artık.
15. David Letterman’da Kaufman vs. Lawlor
Güreş merakı onu profesyonel güreş ikonlarından Jerry Lawlor ile karşı karşıya getirdi. Ekranda ve basın aracılığı ile sürekli birbirine laf atan ikilinin maçları sonucunda Kaufman boynunu incittiği söylendi. Gündemi fazlasıyla işgal geçen Lawlor ve boyunduruklu Kaufman ünlü gece şovu David Letterman’a çıktı. Münakaşa burada da devam etti ve Lawlor canlı yayında Kaufman’a saldırdı.
Yıllar sonra tüm bu güreş mevzularının sahte ve kurmaca olduğunu anlaşıldı. Böylece Kaufman yine yapacağını yapmış oldu.
16. Tony Clifton karakteri
Kaufman’ın gerçek mi değil mi bir türlü anlaşılamayan karakterlerinden biri de, Las Vegas’ın ağzı bozuk, gözlüklü, göbekli lounge şarkıcısı Tony Clifton idi. Clifton bazı komedyenlerin şovlarında açılışı yapıyor ve tuhaf tavırlarıyla ortalığı karıştırıyordu.
Çoğu kişi Tony Clifton’ın Kaufman tarafından canlandırıldığını düşünsede, Kaufman’ın olduğu bir şovda Clifton da sahneye çıkınca kafalar karıştı. Kardeşi Michael ve yazar&yönetmen yol arkadaşı Bob Zmuda ile dönüşümlü olarak Clifton’cılık oynadığı söyleniyor. Zmuda, Kaufman’ın ardından da bu karakterle ortaya çıkmaya devam etmiş. Man On The Moon filminin basın toplantısında Tony Clifton Jim Carrey’ye saldırmış.
17. Anket sonucuyla kovulan ilk ve tek Saturday Night Live oyuncusu
Bir kar tanesi olarak başlayan tepkiler, yuvarlana yuvarlana büyümüş ve dev bir kartopuna dönüşmüştü. Andy Kaufman’ın seyircinin sinirlerini alt-üst eden mizah anlayışı, yaptığı şovlar onu ülkenin en belirgin nefret odaklarından biri haline getirmişti. 1982 yılındaki bir Saturday Night Live yayınında, canlı olarak seyircilerin katıldığı oylama ile Andy Kaufman programdan şutlanmasına karar verildi.
Bu olay, hali hazırda kabarık olan sabıka kaydı ile birleşince televizyonda kendisine karşı güçlü bir ambargonun startı verilmiş oldu.
18. Yolun henüz yarısında yola veda
Neredeyse tüm yaşamını kurmaca şakalarla geçiren Andy Kaufman, 1984 yılının Ocak ayında kendisine çok nadir görülen bir akciğer kanseri türü teşhisi konulduğunda, hayatının en ciddi şakasıyla karşı karşıya kaldı. Hayatında sigara dahi içmemiş olan Andy Kaufman, teşhisin ardından ne hastalığını ne de tedaviyi ciddiye aldı. Ailesinin ve dostlarının tüm uyarılara rağmen ilaç tedavisini redderek, alternatif tıbba mensup iyileştirme yöntemleri için uzun bir yolculuğa çıktı.
Amerikan halkı bir süreliğine ekrandan kaybolan Andy Kaufman’ın 35 yaşında öldüğü haberini 16 Mayıs 1984 tarihinde duyduğunda inanmakta epey güçlük çekti. Yakın dostları dahil pek çok kişi bir süre bunun da bir kurmaca şaka olduğunu düşündü ve ölümünden sonra Kaufman’ın geri döneceği günü bekledi.
19. Andy Kaufman’ın ölümünden 20 yıl sonra geri döneceği efsanesi
Birçok hayranı, onun bazı gösterilerinde yaptığı şovlardan ve “Öleceğimi kurgulayacak olsaydım bunu 20 yıl sonra geri dönecek şekilde yapardım.” açıklamasından hareketle onun aslında ölmediğini bunun da bir Andy Kaufman şakası olduğunu düşündü. Söz konusu geri dönüş tarihi hesaplamaya göre 2004 yılıydı. Uzun yıllar boyunca sürüyle insan 2004’te Andy Kaufman’ın yeniden ortaya çıkacağı günü bekledi ancak bu durum ne yazık ki gerçekleşmedi. Hayranları arasında kendisinin ölmediğine ve Tony Clifton olarak gezindiğine inanan kişi sayısı hala az değil.
20. Man On The Moon
1992 tarihli REM albümü Automatic For People, Andy Kaufman’a ithafen yazılan “Man On The Moon” isimli şarkıya ev sahipliği yaptı. Bu şarkı 7 yıl sonra çekilecek filmle de aynı adı taşıyordu.
1999 tarihli Milos Forman’un filminde Andy Kaufman’ı canlandıran Jim Carey’nin muazzam performansı, kendisine Altın Küre En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nü getirdi. Filmin ekseriyetle kaçırılmaması gereken bir başyapıt olduğunun altını çiziyor, en kısa vakitte izlemenizi gönülden tavsiye ediyoruz.
Bonus: “Friendly World”
Andy Kaufman’ın cenazesinde dev ekrandan çalan ve herkesin eşlik ettiği anlamlı sözlerle dolup, taşan “Friendly World” şarkısıyla listemizi tamamlarken, sözlerinde gizlendiğini düşündüğümüz bir iki şey üzerine de birkaç cümle sarfetmekte yarar görüyoruz.
Bu dost canlısı dünyada,
Her gün yeni bir keyif.
Neden yalnız olasın, bu dost canlısı dünyada?
Dünya gezmek için harika bir yer,
Seninle birlikte gelecek biri olduğu sürece…
Yıldızlarla dolu bu gökyüzü, şarkılarda dolu bu nehirler
Şükretmeli bütün yürekler ,
Bu dost canlısı, dost cost canlısı dünya için…
Bu abartılı pozitif dizeler ve ziyadesiyle çoşkulu söyleyişin altında belki de dev bir ironi ve kinaye gizliyordu Andy Kaufman. Her şeyin ve gezegene sirayet eden her türlü saçmalığın farkında olan Kaufman, kuvvetle muhtemeldir ki programının finalinde söylediği bu şarkıyla yaşadığımız gezegenin ne kadar berbat ve korkunç bir yer olduğunun ironisi dile getiriyordu.
Tekrardan iyi ki doğmuş, iyi ki yolu bu dünyadan geçmiş.