André Brugiroux öyle bir gezi kariyerine sahip ki, öncülü olarak göstereceğimiz ilk isimlerden Evliya Çelebi’yi bile geride bırakmış. Hayatını gençlik yıllarından günümüze yeni ülkeler keşfetmeye adayan gezginimiz, ömrü boyunca hiçbir yerde çakılı kalmadan yoluna devam etti. BM (Birleşmiş Millet)’e kayıtlı tüm ülkeleri görmüş gezgin tek başına bir coğrafya atlasından farklı değil. Tecrübe ve anılarını bir kitapta toplayan gezgin tüm ülkelere ayak basan ilk gezgin olması açısından oldukça önemli bir unvanı ele geçirmiş durumda.
André Brugiroux 60 yıl boyunca dünyada gezmedik ülke bırakmadı.
Üstelik dünya üzerindeki tüm ülkeleri ilk gezen kişi yine André.
Seyahat macerasına 15 yaşındayken atılan André bugüne kadar BM üyesi 193 ülkeyi gezdi.
Şu anda 78 yaşında olan gezgin 1955 yılında yeni yerler keşfetmek ve yeni diller, yeni kültürler öğrenmek ateşiyle yollara düştü.
15 yaşında sırt çantasını kollarına geçirip yollara düşmesine vesile olan şey İskoçya’da yapması gerektiği bir stajdı.
Bu yolculuk onu kesmemiş ve stajı bittikten sonra Almanya, İtalya ve İspanya’ya geçmiş.
İlk etapta 9 yıllık bir yol serüvenine imza atan gezgin, çok az parayla ve otostopla bunu gerçekleştirdi.
Gittiği yerlerde küçük ve kısa süreli işlerde çalışarak hayatını idame ettiren André, Avrupa’nın kendine yeterli gelmediğini düşünerek farklı kıtalara çevirdi rotasını.
Gördüğü ülke sayısını giderek arttıran André yalnızca zorunlu işleri için ülkesine uğradı, geri kalan zamanda yeni ülke arayışını sürdürmeye devam etti.
Ülkesinde onun gençlik yıllarında askerlik mecburiyeti vardı ve o askerliğini dahi ülkesi Fransa’da değil, Kongo’da yaptı.
Askerlik sonrası Kanada’da hayatını sürdüren gezgin, üç yıl burada tercümanlık yaparak para biriktirdi. Onun büyük dünya turu da bundan sonra başladı…
Dur durak bilmeyen gezgin otostop ile basmadık toprak parçası bırakmadı. Öyle ki gittiği yerlerde her türlü hayata tanık oldu.
Borneo’da kelle avcılarıyla, ABD’de hippilerle, Sri Lanka’da mücevher kaçakçılarıyla, Kamboçya’da mülteci kamplarıyla tanışan André 7 kere hapse atılmış olmasına rağmen yolculuklarına asla son vermeyi düşünmedi.
60 yıl süren yol maceralarının kendisine kattığı tecrübe ve anılarını bir kitapta topladı.
Kitabının adı ise dünya vatandaşlığı misyonunu benimsemiş Bahailiğin en önemli öğretilerinden biri olan “Dünya Tek Bir Ülke” (The Earth is but One Country).