“Hayatın anlamı nedir?” sorusu insanlığın zihnini en sık meşgul eden soru değilse bile üst sıralarda yer alma ihtimali bir hayli yüksek. Binlerce yıl sanatçılardan filozoflara ve sıradan vatandaşlara kadar hemen herkes hayatın anlamını sorgulamıştır. Sinikler, doğayla uyumlu ve erdemli bir yaşamı anlamlı bulurken Platoncu felsefeye göre hayatın anlamı, bilginin peşine düşmektir.
Pratikte hayatın anlamına en doğru yaklaşım nihilist felsefe olabilir. Hayatın özünde bir anlamı olmadığını savunan nihilistler insan yaşamının “anlam arayışı” ile geçtiğini iddia eder. Bir bakıma doğru sayılabilir çünkü hayatın anlamı insanların bir kısmı için din iken bazıları için aile kimisi için de bir eşya bile olabiliyor.
Dini imanı para
Pew Research Center tarafından yapılan bir araştırmaya göre ABD’de insanların büyük bölümü hayatın anlamını “para”da buluyor. İşin ilginç yanı hayatın anlamını din ve Tanrı’da bulanlara göre bu oranın daha yüksek olması.
Pew, 2017 sonunda iki anket gerçekleştirdi ve bunları bir araya getirerek bir rapor hazırladı. İlk araştırmada 4 bin 867 kişiye “Şu an hayatınızda anlamlı, tamamlayıcı ya da tatmin edici neyi buluyorsunuz? Hayata bağlanmanızı sağlayan şey nedir ve neden?” gibi nasıl cevap verebileceklerine dair hiçbir kısıtlama olmayan sorular sordu. 4 bin 729 kişiyle yapılan ikinci ankette ise 15 farklı seçenek arasından en anlamlı ve tatmin edici olanı seçtikleri sorular yer alıyordu. Katılımcıların çoğu her iki anketi de cevapladı ve sonuçlar ayrı ayrı incelendi.
“Aile” her iki ankette de en tepede
Her iki ankette de “aile” ve “aile ile vakit geçirme” tüm demografik özelliklerde açık ara öndeydi. Açık uçlu ankette katılımcıların yaşamlarında anlamlı buldukları şey hakkında iyice düşünerek yanıt vermeleri istendiğinde “din” , “arkadaşlık” ve hatta “sağlık” diyenlere kıyasla “para” cevabını verenlerin oranı bir hayli yüksek.
İlk ankette katılımcılar anlamlı bulduğu her şeyi ifade etme özgürlüğüne sahipti. Çoktan seçmeli cevapların bulunduğu ikinci anketin sonuçlarına göre insanlar “arkadaşlarla zaman geçirme” ve “dini inanç” seçeneklerini “meslek veya kariyer” seçeneğine tercih etti. Ancak ikinci ankette para ya da finans seçenekleri listelenmemişti. İnsanlara “Hayatıma en çok anlam ve tatmin katan şey _____.” ifadesi verildikten sonra boşluğu doldurabileceği seçenekler şu şekildeydi:
Aileyle vakit geçirmek
Arkadaşlarla vakit geçirmek
Dini inanç
Okumak
Dışarıya çıkmak
Spiritüel aktiviteler
Meslek ve kariyer
Gönüllü çalışma
Hayvan beslemek
Spor yapmak
Sanat ve zanaat
TV izlemek
Siyasi/toplumsal bir amacı desteklemek
Diğer
Çocuk ve torunlar öne çıkıyor
Açık uçlu ankete katılan ABD’lilerin yüzde 69’u doğrudan “aile” kelimesini kullanmasa da hayatlarına anlam katan şeyler olarak farklı aile bireylerinden bahsettiler. Bu ankete “aile” ile ilgili cevap verenlerin yüzde 34’ü hayatlarına ailelerinde hayatına anlam katan şeyin “çocukları” veya “torunları” olduğunu söylerken yüzde 20 kadarı sevgilisi, nişanlısı ya da eşinden bahsetti. Geri kalanlar ise anne, kardeş, kuzen veya yeğenlerinin hayatlarına anlam kattığını ifade etti.
Farklı toplumsal gruplar hayatın anlamını farklı şeylerde buluyor
Siyasi görüşüne, etnik kökenine ve ekonomik sınıfına göre birçok farklı segmentten ABD vatandaşı hayatın anlamını farklı alanlarda bulduğunu söylerken, bazı demografik gruplarda belirli bazı cevaplar daha öne çıktı. Örneğin daha mütedeyyin ve muhafazakâr kesimlerde din öne çıkarken ateist ve liberallerin verdiği cevaplarda hobi ve sanat gibi yaratıcı aktiviteler veya finansal konular öne çıkıyor.
Genç kesim din veya inancın hayata anlam kattığını düşünmüyor
Açık uçlu ankete katılan 30 yaş altı gençlerin sadece yüzde 10’u hayatın anlamını din veya inançta bulduğunu ifade etti. Çoktan seçmeli sorularda ise bu oran yüzde 22’ye kadar yükseldi. Bununla birlikte ankete katılan gençlerin yüzde 34’ü din ve inancın “hiçbir anlam ifade etmediğini” belirtti. Açık uçlu ankete verilen cevaplara göre 30 yaşın altındaki ABD’lilerin yüzde 19’u eğitim ve öğrenimin hayatın anlamı olduğunu söyledi.
Parası olan için hayatın anlamı “arkadaşlar”
Açık uçlu anketin sonuçlarına göre “para” ve “arkadaşlık” arasında bir ilişki olduğu ortaya çıktı. Daha yüksek gelirli katılımcılar düşük gelirlilere göre hayatlarına anlam katan şey olarak arkadaşlıktan daha çok bahsetti. Daha eğitimli katılımcılar da hayatlarına anlam katan şey olarak arkadaşlıktan bahsetmeye daha eğilimliydi.
ABD’de bazı insanlara göre paranın arkadaşlık kadar harika ya da inanç kadar önemli ve anlamlı olması için iyi bir neden vardı. Her 10 ABD vatandaşından biri 100 bin dolardan fazla borca sahip. Borçların büyük bölümünü 1,5 trilyon dolarla öğrenci kredileri oluşturuyor. Ayrıca 55 milyon ABD’linin bir acil durum tasarrufu yok. Türkiye’de de kişi başı dış borç 2002’de 1963 dolarken bugün 6000 dolara yakın. Ayrıca kişi başına düşen kamu borcu da 10 bin TL kadar. Toplam 2 milyar TL’den fazla KYK borcunu ödeyemeyen 300 binden fazla öğrenci bulunuyor. Bu anketler Türkiye’de yapılsaydı sonuçların nasıl çıkacağı muğlak olsa da en azından ABD’de daha fazla paranın daha yüksek bir yaşam kalitesine açılan bir kapı olduğu sonucuna varılabilir. Daha az finansal kaygılar daha anlamlı arkadaşlıklar kurulması ve hayattan daha fazla zevk alınması için daha fazla zamana sahip olmak anlamına gelebilir.