İklim krizinin son günlerde çeşitli ortamlarda tartışıldığını hepimiz biliyoruz. Bu yıl küçük çocuklardan tutun da 16. İstanbul Bienali’ne kadar hemen her alandan insanın gündeminde bu konu var. Hazır, konumuz iklim kriziyken karşınıza muazzam bir belgesel önerisiyle çıkalım dedik: 7 Worlds, 1 Planet (7 Dünya, 1 Gezegen). İngiltere’nin dünyaca ünlü televizyon kanalı BBC’de yayınlanan “7 Worlds, 1 Planet” adlı belgeselde yok yok! Peki, bakalım neymiş o “yok yok” olanlar 🙂
1. İklim krizinin tartışıldığı şu günlerde ilaç gibi gelecek olan belgeselin baş yapımcı ve yönetmeni Jonny Keeling
Scott Alexander’ın serinin genel yapımcısı olduğu ve Lucy Wells’in yönetmenliğini yaptığı bu efsane belgeselde 7 bölüm bulunuyor ve her bir bölümün ayrı bir yapımcısı var. Her bir kıta için ayrı bölüm yapılan belgeselin bölüm yapımcıları ise şöyle:
– Antarktika kıtası: Fredi Devas
– Kuzey Amerika ve Güney Amerika: Chadden Hunter
– Asya ve Avustralya: Emma NapperAvrupa
– Afrika: Giles Badger
2. “7 Worlds, 1 Planet” belgeseli, efsane sunucu David Attenborough için bile izlenmeye değer
Her bölümün 1 saat sürdüğü “7 Worlds, 1 Planet”, Türkçesiyle “7 Dünya 1, Gezegen” belgeseli, her Pazar günü BBC’de yayınlanıyor. BBC Doğal Tarih Birimi (BBC Natural History Unit) tarafından yapılan belgeselin sunucusu ise epey önemli bir isim: David Attenborough! 93 yaşındaki ödüllü doğa yazarı Attenborough bu zamana kadar doğayla ilgili yapılan çalışmalarda pek çok önemli işe imza attı ve doğa belgesellerinin aranan yüzü olan bu isim aynı zamanda 7 Worlds, 1 Planet’in seslendirmesini de gerçekleştirdi.
3. Belgeselin yapımında 1500’den fazla insan 1794 günden fazla sürede çalıştı! Derhal saygı duruşuna geçiyoruz…
Daha önce de yayınladıkları her türden belgeselle uzun yıllardır öne çıkmayı başaran BBC’nin yeni projesi 7 Worlds, 1 Planet adlı belgeselin arka planında büyük bir emek var. Yapımında 1500’den fazla kişinin 1794 günü aşkın sürede (neredeyse 4 yıl) çalıştığı belgesel için 7 kıta karış karış gezildi. Toplamda 499 gün boyunca seyahat edilerek bilinmeyen hayvan türlerinin izi sürüldü. 41 farklı ülkede 92 çekim yapıldı. Bu koca emek karşısında hiç vakit kaybetmeden önümüzü ilikliyoruz!
4. Sia ve Hans Zimmer da şarkılarıyla belgesele destek verdi
Eşsiz sesiyle büyüleyen ünlü Avustralyalı şarkıcı Sia ve Yıldızlararası (Interstellar) ve Başlangıç (Inception) da dahil olmak üzere bu zamana kadar pek çok önemli filmin müziklerini yapan Alman besteci Hans Zimmer birlikte bu belgesel için “Out There” şarkısını çıkardılar. Belgeselin genel havasına farklı bir enerji veren bu şarkıyı bakalım siz nasıl bulacaksınız?
5. 7 Worlds, 1 Planet (7 Dünya, 1 Gezegen) sıradan hayvan belgesellerinden farklı olarak insan-doğa-jeoloji ilişkisini anlatarak bir ilki başlatıyor
Daha önce izlediğimiz klasik çitaların, çıngıraklı yılanların ve fokların anlatıldığı belgesellerden farklı olarak bu belgeselde dağ ve kıta oluşumunun hayvan türleri üzerindeki etkisi ele alınıyor. Anlayacağınız belgesel, konusuyla fark yaratmayı başarıyor.
Ayriyeten insanların hayvanların yaşam alanlarını nasıl tehdit ettiğini de çarpıcı örneklerle ele alan bu belgeselde her bir kıtadaki hayvanın yaşam alanlarının kendi içinde ayrı bir kıta oluşturduğunu anlatıyor. Bu zamana kadar hiç bu kadar geniş çerçevede ele alınmayan bir biyoçeşitliliğin zenginliğini anlatarak bir ilki gerçekleştiren bu belgesel sayesinde kendinizi daha hayat dolu hissedeceğinize eminiz 🙂 Ve bu hissin yanında hayvanların yaşama tutunma mücadelelerini izlerken o yoğun duygu seline kapılabilirsiniz, o yüzden şimdiden mendillerinizi hazırlamanızı öneriyoruz.
6. Aynı zamanda yaban hayatı için var olan risklerin de ele alındığı belgesel, 7 bölümden oluşuyor
Belgeselde her bir bölümde ayrı bir kıta ele alınıyor ve her kıta da ayrı bir dünyaymış gibi gösteriliyor. Bakalım, bu her biri birbirinden değerli bölümlerde doğanın hangi sırlarını keşfedeceğiz?
1. Bölüm: Antarktika
Bu bölümde iklim değişikliğinin hayvanlar üzerinde açtığı hasar anlatılacak. Kıta için hala umut olduğunu da göstermeye çalışan bu bölümün çekimleri ise buzun altında gerçekleştirildi. Bölümün yapımcısı Devas, bölümün çekimlerini gerçekleştiren ekibin risk altında çalıştığını dile getirdi. Malumunuz buzun altında GPS, sinyal vs hiçbiri yok. Gerçekten epey zorlu bir iş! Ama ortaya çıkan malzeme fotoğrafta da gördüğünüz üzere gerçek olduğuna inanmanızı zorlaştıracak kadar muhteşem!
2. Bölüm: Asya
Bu bölümde Sibirya’nın başucunda bulunan Kamçatka Yarımadası’ndaki fokların kutup ayılarından kaçmak için tırmanmaya çalıştıkları kayalıklarda bedenlerinin nasıl hasar gördüğünü trajik görüntülerle anlatmakla kalmıyor aynı zamanda Asya’nın biyoçeşitlilik açısından ne kadar zengin bir kıta olduğunu anlamamızı sağlıyor. Aynı zamanda küçük kertenkelelerin birbiriyle nasıl yarıştığını gördüğünüzde kendinizi bir dans gösterisinde gibi hissediyorsunuz. Bu da belgeselin düz bir şekilde anlatılmasını engelleyip onu sıkıcı olmaktan kurtarıyor.
3. Bölüm: Güney Amerika
Dünyadaki en zengin tür kıtası olarak bildiğimiz Güney Amerika’da hayvanların hayatta kalmak için nasıl uzmanlaştıklarını görünce hayrete düşeceksiniz. Dünyanın en büyük şelalelerinden Arjantin ve Brezilya arasındaki sınırda bulunan Iguazu Şelaleleri üzerinde uçmayı başaran papağan sürüsünün yarattığı görsel şölen ise sizi kendinizden geçirecek! Bu arada fark ettiyseniz yağmur ormanlarını saymıyoruz bile 😀
4. Bölüm: Avustralya
En tehlikeli kuşların yer aldığı, dünyada başka hiçbir yerde bulamayacağınız eşsiz canlı türlerinin yer aldığı Avustralya kıtasını ele alan bu bölümde en çok dikkati çeken görüntü ise “dikenli şeytan”ın suyu topraktan çektiği an olsa gerek. Bu “küçük şeytan”ı nasıl çektiklerini hesaba katın bir de!
5. Bölüm: Avrupa
Çoğu insanın diğer kıtalara göre doğal zenginlik bakımından fakir olduğunu düşündüğü Avrupa’da insan yerleşimlerinin hayvanların hayatını tehdit edişi çok dramatik bir şekilde ele alınıyor. Bu kıta ile ilgili en dikkat çekici bilgi ise, Avrupa hamsterlarının şehir inşa edilmeden çok önce Viyana’nın çayırlarında yaşaması ama şimdilerde Viyana’nın mezarlıklarında soygun yapmaları! Dramatik olduğu kadar kulağa maceralı da geliyor değil mi? Ve bir o kadar da masum görüntülere sahne oluyor bu bölüm.
6. Bölüm: Kuzey Amerika
7 Worlds, 1 Planet belgeselinin Kuzey Amerika bölümünde ise kutup ayılarının hayatlarını tehdit eden bir grupla karşılaştıklarında kendilerini korumak için geliştirdikleri strateji en ilgi çekici olanı diyebiliriz. Bu bölüm, hayvan zihninin nasıl çalıştığıyla ilgili önemli ipuçları veriyor.
7. Bölüm: Afrika
Belki de çoğu insanın en keşfedilesi bulduğu yerlerden olduğu için olsa gerek, Afrika’yı belgesel serisinde en sona yerleştirmişler. Afrika bölümünde yiyecek bulamayan fillerin kendilerince nasıl zeki yollar keşfettiklerini gördüğünüzde yeryüzünde düşünen tek canlının insan olduğu konusundaki düşüncelerinizi tekrar sorgulayacaksınız.
7. Belgesel Türkiye’de 15 Kasım’da izlenebilecek
İlk gösterimi 27 Ekim’de İngiltere televizyonlarında yapılan 7 Worlds, 1 Planet belgeseli Türkiye’de de merakla bekleniyor. 15 Kasım Cuma günü gece yarısında Digitürk, Tivibu ve D-Smart’taki BBC Earth kanalında yayınlanacak olan belgesel, ayrıca kaçıranlar ve tekrar izlemek isteyenler için de 17 Kasım Pazar günü 13.15 ve 20.00 saatlerinde gösterilecek.
8. IMDb puanı 9,6 olan belgesel serisi YouTube’da 1 milyon kez izlendi!
Birleşik Krallık’ta her bir bölümü yaklaşık 8 milyon kişi tarafından izlenen 7 Worlds 1 Planet, adeta tüm İngiliz medyasının gündeminde. Bakalım, iklim krizinin de son derece yoğun etkilerini yaşadığımız şu günlerde siz bu belgeseli nasıl bulacaksınız?