Biraz olsun dinlenebilmek, yorucu iş temposundan uzaklaşabilmek ve eğlenceye vakit ayırabilmek için dört gözle beklediğimiz hafta sonuna az bir süre kaldı. Ancak son günlerde tüm dünyayı etkisi altına alan kavurucu sıcaklar, ülkemizde de iyiden iyiye hissedilir hale geldi. Yani özellikle gündüz saatlerinde dışarıya çıkmak ve fiziksel efor gerektiren aktivitelere katılmak şu günlerde hayli zor ve pek de eğlenceli değil! Neyse ki evimizin serin bir köşesine çekilerek gündelik sorunları bir süreliğine geride bırakmak ve hatta eğlenebilmek de mümkün! İşte hafta sonu ne izlesek diye düşünenlere birbirinden güzel film önerileri.
1. Little Joe – Küçük Joe (2019) – IMDB: 5.8
Haftalık film önerileri listemizin ilk sırasında Avustralyalı yönetmen Jessica Hausner imzalı Little Joe var. Filmin oyuncu kadrosunda ise bu filmdeki performansıyla Cannes Film Festivalinde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’ne layık görülen İngiliz oyuncu Emily Beecham, Ben Whishaw, Kerry Fox ve Kit Connor gibi isimler yer alıyor.
Jessica Hausner, vizyona girdiği dönemde pek çok sinemasever tarafından beğeniyle karşılanan yapımda oldukça ilginç bir hikâyeyi beyaz perdeye taşıyor. Oğlu ile birlikte yaşayan Alice Woodard (Emily Beecham) bir laboratuvarda bitkiler üzerine çeşitli çalışmalar yapmaktadır. Bir gün, ekip arkadaşları ile birlikte Küçük Joe olarak isimlendireceği yeni bir bitki üretmeyi başarır. Ancak laboratuvar ortamında üretilen bu yeni bitkinin oldukça tuhaf bazı özellikleri vardır.
Küçük Joe, ideal koşullar altında yaşatıldığında ve kendisiyle düzenli olarak konuşulduğunda insanları mutlu etmek gibi sıra dışı bir güce sahiptir! Tam da bu sebeple bitkinin yaratıcılarından Alice Woodard, hiç yapmaması gereken bir şey yapar ve bitkilerden birini gizlice oğlu Joe’ya hediye eder! Ancak bu sıra dışı bitki, göründüğü kadar masum değildir…
2. A Hidden Life – Gizli Bir Yaşam (2019) – IMDB: 7.4
Son dönemin en beğenilen tarih-savaş-dram filmlerinden bir olan A Hidden Life, Amerikalı yönetmen Terrence Malick imzası taşıyor. 2019 yapımı filmin geniş oyuncu kadrosu ise August Diehl, Valerie Pachner ve Matthias Schoenaerts gibi isimlerle dikkat çekiyor.
Malick, 2019 yapımı dramda II. Dünya Savaşı yıllarında Naziler adına savaşmamak için pek çok zorluğa göğüs geren Franz Jägerstätter isimli Avusturya vicdani retçinin gerçek öyküsünü oldukça çarpıcı bir şekilde izleyiciye aktarıyor.
3. Leave No Trace – İz Bırakma (2018) – IMDB: 7.1
Film önerileri listemizin üçüncü sırasındaki 2018 yapımı Leave No Trace, izleyiciye etkileyici doğa görüntüleriyle bezeli duygusal bir baba-kız öyküsüne yakından tanıklık etme imkanı sunuyor.
Amerikalı yazar Peter Rock’ın My Abandonment isimli kitabından uyarlanarak beyaz perdeye aktarılan filmin yönetmen koltuğunda Debra Granik yer alıyor.
Thomasin McKenzie, Ben Foster ve Jeff Kober gibi isimlerin yalın fakat başarılı oyuncuklarıyla dikkat çektiği filmde Irak’ta savaştıktan sonra ülkesine dönen fakat sosyal yaşama adapte olmakta güçlük çeken Will isimli adamın (Ben Foster) 13 yaşındaki kızı Tom (Thomasin McKenzie) ile birlikte insanlardan uzak bir yaşam sürme arayışında yaşadıkları olaylar konu ediliyor.
4. Heojil Kyolshim – Ayrılma Kararı (2022) – IMDB: 7.3
Cannes Film Festivalinde Güney Koreli yönetmen Park Chan-wook’a En İyi Yönetmen Ödülü’nü kazandıran yapımda Tang Wei, Park Hae-il ve Jung-hyun Lee gibi Güney Kore sinemasının önemli isimleri, etkileyici performansları ile izleyici karşısına çıkıyor.
Kazandığı pek çok ödülün yanı sıra izleyicilerden de tam not alan yapımda, bir iş insanının gizemli ölümünü araştıran dedektif ile hayatını kaybeden kişinin eşi ve muhtemel bir cinayetin baş şüphelisi olan bir kadının beklenmedik yakınlaşması ele alınıyor.
5. The Witch – Cadı (2015) – IMDB: 7.0
Batı dünyasındaki korku folkloruna dair dikkat çeken 2015 yapımı filmin yönetmen koltuğundaki Robert Eggers, izleyici karşısına çıktığı ilk uzun metraj filmli ile büyük beğeni toplamıştı. Filmin başrollerinde ise son dönemin en popüler oyuncularından Anya Taylor-Joy’un yanı sıra Ralph Ineson ve Kate Dickie gibi isimler yer alıyor.
17. yüzyılda 5 çocuklarıyla birlikte ıssız bir bölgede yaşayan William ve Katherine çiftinin yaşamlarına yakından bakış attığımız filmde, çiftin yeni doğan çocukları gizemli bir şekilde ortadan kayboluyor, ailenin büyük çocuğu tuhaf sesler duyduğunu iddia ediyor, ikiz çocukları ise anlamsız cümleler kurarak konuşuyor. Ancak tüm bunlar, ailenin yüz yüze kalacağı korkunç olayların sadece başlangıç noktasını oluşturuyor…
6. The Apartment – Garsoniyer (1960) – IMDB: 8.3
1960 yapımı bu unutulmaz dram-komedi filmi, 1961 yılında 10 farklı dalda Oscar Ödülleri’ne aday gösterildi ve En İyi Yönetmen, En İyi Film ve En İyi Senaryo da dâhil olmak üzere 5 farklı heykelcik kazandı.
Filmin yapımcılığı ve yönetmenliği ise Avusturalya doğumlu Amerikalı yönetmen Billy Wilder tarafından yapıldı. Pek çok sinemasever tarafından bugün dahi hatırlanan filmin senaryosu da yine Wilder tarafından yazıldı.
Başrollerinde Jack Lemmon, Shirley MacLaine ve Fred MacMurray gibi oyuncuların yer aldığı filmde hem dram hem de komedi unsurları başarılı bir şekilde harmanlanıyor.
Filmde, New York’ta büyük bir sigorta şirketinin binlerce çalışanından biri olan C.C. Bud Baxter’ın (Jack Lemmon) Manhattan’daki bekâr evini şirketin üst düzey yöneticilerinin kaçamakları için kullanmalarına izin vermesi, bu sayede kariyer basamaklarını hızlı bir şekilde tırmanması anlatılıyor. Ancak “garsoniyerin” şirket yöneticileri arasında inanılmaz bir popülerlik yakalaması yüzünden Baxter kendi evinde kalamaz hale geliyor. Üstelik bu yoğun “kaçamak trafiği” esnasında Fran Kubelik (Shirley MacLaine) isimli bir kadına âşık olması ise işleri daha da karmaşık hale getiriyor…
7. A Man for All Seasons – Her Devrin Adamı (1966) – IMDB: 7.7
Haftalık film önerileri listemizin son sırasındaki A Man for All Seasons, İngiliz sinema tarihindeki en önemli yapımlardan biri. 1966 yılında vizyona giren A Man for All Seasons, İngiliz Film Enstitüsünün tüm zamanların en iyi İngiliz filmleri listesinin 43. sırasında yer alıyor.
Amerikalı yönetmen Fred Zinnemann imzası taşıyan filmin en iyi film, yönetmen ve aktör dâhil olmak üzere altı dalda Oscar Ödülü bulunuyor.
Paul Scofield, Wendy Hiller, Leo McKern, Orson Welles, Robert Shaw ve Susannah York gibi sinema tarihinin önemli isimlerini kadrosunda bulunduran tarih-dram filmi, başka bir kadınla evlenebilmek için eşinden boşanmak isteyen İngiltere Kralı VIII. Henry (Robert Shaw) ile bu duruma karşı çıkan İngiliz devlet adamı ve yazar Thomas More (Paul Scofield) arasındaki çekişmeye odaklanıyor. Elbette bu ölümsüz İngiliz klasiği, 16. yüzyıl İngiltere’sinin siyasi ve politik olaylarına da yakından bir bakış atma imkânı sağlıyor.